RUHULLAH ŞAYIK / DOĞRUHABER
Türkiye ‘karanlık odaklar’ın ‘kirli maskeler’ ile başlattığı yeni bir operasyonel süreç ile kaos ortamına sürüklenmek istenirken, Türkiye kamuoyunun çoğunluk halinde destek verdiği ‘Gazze Direnişi’ ve ‘İslami değerler’ hedefe konulmuş durumda.
KARGAŞA ORTAMI OLUŞTURMA GAYRETLERİ
22 ve 23 Aralık’ta askerlere yönelik gerçekleştirilen saldırılarda 12 asker hayatını kaybederken bu ‘acı haber’ üzerinden toplumun sinir uçlarını bozmaya yönelik girişimler yaşandı.
Bazı siyasilerin provokatif söylemlerinin yanı sıra sosyal medya üzerinden harekete geçirilen ‘operasyonel’ hesaplar ile bir kargaşa ortamı oluşturulmaya çalışıldı.
PKK bahaneli ‘maskeyle’ Kürd halkına yönelik genellemeler yapılarak kullanılan ötekileştirici hakaret dili ve aşırı milliyetçi söylemlerle halk arasında yaşatılmak istenen çatışma ortamı için zemin hazırlama gayretleri gösterildi.
ŞEHİD ŞEYH SAİDE YÖNELİK HAKARETLER
Müslüman Kürd halkının en önemli şahsiyetlerinden biri olan ve emperyalizme karşı ‘Kıyam Önderliği’ yapan Şeyh Said’e yönelik başlatılan hakaret ve karalama süreci de yine dikkat çekti.
Şeyh Said hakkında ‘derin mahfillerde’ başlatılan kara propaganda sürecine birçok siyasetçi ve sözde akademisyen ve unvan sahibi kişilerin alet olması ise ‘tezgahı’ hazırlayanların ekmeğine adeta yağ sürdü.
Müslüman Kürd halkını ‘terörize’ etmeye çalışarak hedefe koyma gayretleri başarıya ulaşmadı.
HÜDA PAR’A YÖNELİK SÖZLÜ SALDIRILAR
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki (TBMM) bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşma sonrası da kirli bir kampanya başlatıldı.
CHP’li vekillerin sözlü hakaret ve saldırılarına cevap veren HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun konuşmasında yer verdiği ‘parti programındaki bir konu üzerinden’ yanıltıcı eleştiriler ile başlatılan saldırı furyasının başını ise CHP Genel Başkanı Özgür Özel üstlendi.
Filistin davasına her platformda ses olmaya çalışan ve 7 Ekimde başlayan siyonist terör barbarlığına karşı her gün meydanlarda bu vahşete dikkat çeken HÜDA PAR’a yönelik organize saldırı girişimine bazı medya organlarının da çanak tutması gözlerden kaçmadı.
‘HİLAFET YEŞİLİ’ KOMEDİSİ
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, başrolde olduğu komedi filminde ise HÜDA PAR’ın parti programına içerik üzerinden ‘dürüst’ eleştiri üretemeyince kitapçığın rengini hedef aldı. Yeşil renkli kapak kitapçığını ‘Hilafet yeşili’ şeklinde eleştiren Özel bilinçaltında biriken İslam düşmanlığını ‘hilafet’ kavramına tahammülsüzlüğü ile bir kez daha ifşa etmiş oldu.
ATATÜRK MASKESİYLE ‘SÜPER’ PROVOKASYON DENEMESİ
Operasyonel sürecin son halkası ise futbol üzerinden Atatürk maskesiyle icra ediliyor. Fenerbahçe ve Galatasaray arasında oynanması gereken Süper Kupa Finali esnasında gösterime konulan provokasyon filminde en dikkat çeken noktalardan biri 15 Temmuz FETÖ darbe girişimiyle akıllara kazınan "Yurtta sulh cihanda sulh" söylemi oldu.
Yapılan sözleşmeye rağmen son saatlerde iki takım başkanı tarafından dayatılan ve prosedür gereği yapılması mümkün olmayan şartlar yüzünden maç oynanmadı.
SÜREÇ FUTBOLDAN ‘ATATÜRK’E SAHİP ÇIKMA’ SÜRECİNE EVRİLTİLDİ
İstiklal Marşı’nın okutulmadığı yalanıyla süreci başlatanlar bu mumun erken sönmesiyle bayrak ve Atatürk kartını sahaya sürdü.
Sıradan bir futbol müsabakasını ‘Atatürk’e sahip çıkma’ sürecine dönüştürme gayretine giren karanlık mahfiller, halkı poster ve bayraklarla meydanlara inmeye çağırdı.
Şeyh Said’e yönelik hakaretler ve HÜDA PAR’a yönelik sözlü saldırıların ardından CHP’li yetkililer bu süreçte de yine en ön safta yer alarak yaptıkları açıklamalarla halkın tansiyonunu yükseltmeye çalıştı.
ÖZEL, CUMHURBAŞKANINI HEDEF GÖSTERDİ
Yurt içindeki maçlarda bile Atatürk baskılı formalarıyla sahaya çıkmayan iki takımın Suudi Arabistan’da ‘düşünülmüş’ dayatmaları sonrası yaşananlar hakkında açıklamalar yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldı.
Özel, ortaya çıkan belgeli bilgilere rağmen aynı ‘yalan’ iddiaları sürdürerek Cumhurbaşkanını İstiklal Marşı ve Atatürk’ü pazarlık konusu yapmakla suçladı ve “Baş suçlu Recep Tayyip Erdoğan’dır” ifadelerini kullandı.
İSLAM’IN KUTSALLARINA AŞAĞILIKÇA SALDIRILAR YAPILDI
Her türlü provokasyona gelerek aziz İslam dinine saldırmak için bahane arayan azgın azınlık yine ağzından salyalar akıtarak iş başına geçti.
Arapların ‘Atatürk düşmanlığı’ yaptığı ileri sürülerek bunun üzerinden başta Kâbe i Şerif olmak üzere İslam’ın kutsal değerlerine hadsizce ve aşağılıkça hakaretler yağdırıldı.
Salyalı güruhun organize bir biçimde yaptığı saldırı ve provokasyonlar aynı zamanda toplumun ‘terörize’ edilmesine yönelik tehlikeli bir hâl almaya başladı.
SOYKIRIM KARŞITLIĞI ‘ARAPÇILIK’ OLARAK YANSITILIYOR
İşgalci Siyonist çetenin çoğunluğu bebek, kadın ve çocuk 22 binden fazla Filistinliyi katlederek işlediği soykırım suçuna karşı çıkan vicdan ehli insanlar, kirli mahfillerin işaretiyle ‘provakatörler’ tarafından ‘Arapçılık’ yapmakla suçlanıyor. Siyonist vahşete için için sevinen insanlıktan çıkmış güruh, ‘milliyetçilik’ gibi maskesiyle halkı Gazze gündeminden uzak tutmaya çalışıyor.
‘ARAPÇILIK VE İSLAM DÜŞMANLIĞI’YLA KAN AKITTILAR
Emperyalistlerin ve siyonistlerin talimatıyla yürütülen ‘kirli planlar’ bir adım öteye taşınarak saldırı ve kan akıtmaya vardırıldı. İstanbul’da düzenlenen ve yüzbinlerce vatandaşın katıldığı, “Gazze’ye destek, siyoniste lanet” yürüyüşünde Tevhid bayrağı taşıyan bir katılımcı, hadsiz bir provokatör şahsın yumruklu saldırısına uğradı. İsmail Aydemir adlı vatandaşa, "Siz Arap sevicisiniz" diyerek yumruk atan provokatörün saldırısında Aydemir’in yüzü kanlar içinde kaldı.
Bu saldırı da, ‘kirli maskelerle, yürürlüğe konan karanlık senaryoların” hedefinde Gazze ve İslami değerler olduğunu göstermiş oldu.
EN BÜYÜK AMAÇ GAZZE’Yİ GÜNDEMDEN DÜŞÜRMEK
Siyonist vahşetin her şekliye vücut bulduğu Gazze’de 7 Ekim’den beri yaşanan soykırıma karşı STK’sından en küçük ferdine kadar Türkiye kamuoyunun Filistin halkı ve direniş eksenine büyük destek vermesi ‘Yahudi sever’ klikleri büyük ölçüde rahatsız ediyor.
Gazze’de işlenen vahşet karşısında sesini yükseltenlerin sözlü ve fiili saldırılara uğraması, yapılan etkinlik ve yardım çalışmalarının sabote edilmesine yönelik girişimler kamuoyunun dikkatini çekiyor.
Gazze Direnişine her an ve her platformda ses olan HÜDA PAR’a sözlü saldırılar ve bu konuda sesini yükselten liderlerden olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da yine aynı klikler tarafından hedef gösterilmesi ve yıpratılmaya çalışılması Gazze direnişi üzerindeki dikkatlerin dağıtılmak istendiği şeklinde yorumlanıyor.
SİYONİST TERÖR REJİMİNE NEFES ALDIRILMAK İSTENİYOR
Kamuoyu, Kassam Tugayları başta olmak üzere Direniş Gruplarının indirdiği darbelerle hezimeti yaşayan işgalci rejim, ABD ve küresel emperyalistlerin, bu karanlık olaylar silsilesinin bir parçası olduğunu düşünüyor.
Peş peşe uygulamaya konan bu karanlık senaryolar; Gazze’ye destek konusunda İslam aleminde başı çeken ülkemizde Gazze Direnişini gündemden düşürme, verilen desteği sekteye uğratma ve siyonist terör rejimine ‘nefes aldırma’ şeklinde değerlendiriliyor.