Bölgesel asgari ücret önerisi  Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun 11 Aralık'ta başlayan görüşmelerinde ele alınırken, işverenler arasında destek bulurken bazı uzmanlar ve eleştirmenler arasında da farklı görüşler ortaya çıkıyor.

Savunucular, bölgesel asgari ücretin, ekonomik ve sosyal gelişmişlik farklarını dikkate alarak daha adil bir ücret sistemi oluşturulmasına katkı sağlayabileceğini belirtirken, eleştirmenler ise uygulamanın eşitlik ve adalet ilkesine aykırı olduğunu öne sürüyor.

TÜİK verilerine dayanarak, kasım ayında tüketici fiyat endeksinde yaşanan artışlar ve yıllık enflasyonun yükselmesi, asgari ücretin belirlenmesindeki zorlukları daha da ortaya koyuyor.

İstanbul'da yaşanan enflasyonun Türkiye genelindeki enflasyondan belirgin bir şekilde farklılaşması, bölgesel asgari ücretin gündeme gelmesinde etkili olmuş gibi görünüyor.

Bu öneriye yönelik eleştiriler de önemli bir yer tutuyor. Bazı uzmanlar, uygulamanın işçileri düşük ücretli bölgelerden yüksek ücretli bölgelere taşıma riski taşıdığını ve mevcut adaletli ücret anlayışına aykırı olduğunu savunuyor.

Son yıllarda özellikle büyükşehirlerdeki yaşam maliyetlerinin artışı nedeniyle dile getirilen bölgesel asgari ücret konusuna  değinen SGK Uzmanı Emin Yılmaz,  “1957 ila 1975 seneleri arasında bölgesel asgari ücret uygulanmıştı. O dönem bu konu Anayasa Mahkemesi’ne taşındı. ‘Eşit işe eşit ücret’ kanun maddesi gerekçe göstererek Anayasa Mahkemesi bölgesel asgari ücreti komple kaldırdı. Bu bence de doğru bir karardır” bilgisini paylaştı.

Bölgesel asgari ücretin büyükşehirlere göçleri arttıracağını ve bu durumun hakkaniyetli bir uygulama olmayacağının altını çizen uzman isim asgari ücret zammı için çok dikkat çeken bir çözüm önerisinde bulundu. Şu an için Sosyal Güvenlik Kurumu’da (SGK) 7200 meslek kodu olduğunu dile getiren Emin Yılmaz, bu kodlara göre asgari ücret belirlemenin doğru olacağını savundu.

SGK Uzmanı Emin Yılmaz konuya ilişkin şunları söyledi: “Enflasyondan dolayı asgari ücret sürekli erimekte, asgari ücrete komşu olan ücretler de en düşük ücrete yaklaşmakta. Ancak bu bir başlangıç ücretidir. Asgari ücrete zam yapılması yasalarda yer alır ama onun üzerindeki maaşlara zam yapılması yasalarda yoktur. Bu tamamen işverenin inisiyatifine kalmıştır.

Ama işverenler maliyetleri karşılayamadığı takdirde nitelikli personelin ücreti asgari ücrete yaklaşıyor. Bu da günümüzde en düşük ücretin ortalama maaş olmasını sağlıyor. Bu yüzden tek çözüm noktası meslek koduna göre ücret belirlenmesi.”

ASGARİ ÜCRET NE KADAR OLACAK?

Eğer komisyon yüzde 40 artış yönünde karar verirse asgari ücret net 15 bin 963, brüt asgari ücret de 18 bin 780 lirayı bulacak. Bu ücretin işverene maliyeti ise 22 bin 66 liraya ulaşacak. Yüzde 45'lik artış halinde net asgari ücret 16 bin 533, brütü de 19 bin 451 lirayı bulurken, işverene maliyeti ise 22 bin 854 lira olacak.