Gazze'de 2 aydan fazla bir süredir devam eden katliam ve soykırımlara karşı tepkiler devam ediyor.

Dünyanın gözü önünde devam eden saldırı ve katliam, Filistinli ve Gazzeli mücahidlerin direnişiyle yüreklere zafer umudu ekerken dünyada ve Türkiye'de devletlerin aksine halk olanca gücüyle boykot ve basın açıklamalarıyla yaşanan vahşetin normalleşmemesi için çaba sarf ediyor.

Mardin merkez Artuklu ilçesi, Şakir Nuhoğlu Camii'nde kılınan Cuma namazı çıkışı Mardin STK Platformu tarafından basın açıklaması yapıldı. Açıklamanın ardından Gazze'deki mücahitlere ve direnen halkın zafere ulaşması için dualar edildi.

Mardin STK Platformunun düzenlediği basın açıklamasına birçok siyasi partinin il başkanı, dernekler ve vatandaşlar iştirak etti.

"BM karar alamıyor, AB görmezlikten geliyor, İslam İşbirliği Teşkilatı kulağını tıkıyor ve insanlık büyük bir acziyet içinde bu katliamı seyrediyor"

Mardin STK Platformu adına basın açıklaması metnini okuyan Platform Sözcüsü Necmeddin Başboğa, dünyanın yapılan savaş suçlarına ve zulme sessiz kaldığını belirterek şunları söyledi:

"İsrail terör güçlerinin, izzetli Gazze'ye vahşi saldırılarının üçüncü ayına girmiş bulunuyoruz. İki aydır Gazze'de okullar, pazar yerleri, camiler, kiliseler, hastaneler, mülteci kampları ve sivil meskenler en ağır bombardımanla yerle bir ediliyor. Bebekler, çocuklar, kadınlar, hastalar, yaşlılar ve sivil insanlar hedef alınarak katlediliyor. BM karar alamıyor, AB görmezlikten geliyor, İslam İşbirliği Teşkilatı kulağını tıkıyor ve insanlık büyük bir acziyet içinde bu katliamı seyrediyor. Başta ABD ve İngiltere olmak üzere birçok batılı ülkeler, açıkça ve arsızca, tecavüzcü katil israile askeri ve diplomatik her türlü desteği veriyor. Vicdan ve hakkaniyet duygusunu yitirmemiş farklı ülkelerin vicdanlı insanları ise her gün 'artık yeter' diye çığlık atarak 'israilin zulmüne dur' diye haykırıyorlar. israil ve işbirlikçilerine buradan sesleniyoruz; Masum bebekleri ve annelerini nişan alıp taammüden öldürmek, Peygamberleri öldürmek kadar affedilemez büyük bir cürümdür. Bu insanlık suçunu işlediğinize bizler ve yaşayan bütün varlıklar bunun canlı şahitleridir. Tarihte işlenen bütün katliamlardan ve vahşetten daha büyük bir cürüm işliyorsunuz. Hiç bir insanın taşıyamayacağı ağır bir vebali yükleniyorsunuz. Hiçbir bahane, hiçbir maske, hiçbir kılıf bu ağır suçunuzu örtemeyecek ve unutturamayacaktır. Nesilden nesile, toplumdan topluma ve bu asırdan gelecek asırlara, kıyamete kadar bu caniliğiniz ve barbarlığınız unutulmayacak ve anlatılacaktır. Ahd olsun ki, unutanların kalbi ve ifade etmeyenlerin dili kurusun."

"Dünyada bir israil sorunu vardır"

Filistin'in 1917'den bu yana sürekli işgal altında tutulmaya çalışıldığını ifade eden Başboğa, "Filistin 1917'den beri İngilizlerin ve 1948'den beri israilin işgali altındadır. Bu işgal her gün devam etmekte, Filistinliler kendi evlerinde, kendi topraklarında siyonistlerin zulüm ve işkencelerine maruz kalmakta ve bir kısmı da sürgün edilmektedir. Direnenler tutuklanarak zindanlarda çürümekte veya katledilmektedirler. Evi, toprağı ve inancı için direnen Filistinliler ise siyonistler tarafından terörist olarak lanse edilmektedir. Küresel ve yerli işbirlikçileri ise medya ve başka kanallarla bunu yaymaktadır. Mardin'den dünyaya sesleniyor ve ilan ediyoruz; Filistin sorunu, Filistinliler sorunu yoktur. Gazze veya HAMAS sorunu da yoktur. Sorun olan, sorun çıkaran ve sorunların kaynağı israildir. israilin kirli ve sinsi emelleri, saldırı ve işgalleri, hukuksuz ve acımasız politikaları sorunun ta kendisidir. Ortadoğu'yu kan çanağına çeviren, suikastler yapan, adam kaçıran, başkalarının malına, arazisine göz dikerek işgaline devam eden israildir. Dünyada bir israil sorunu vardır. Bu sorunlu yapı olduğu sürece barış ve hukuktan bahsedilemez. Yüzyıllık işgal ve cinayetin karşısında evini, mülkünü ve ailesini savunmak için direnen ve mücadele eden Filistinlilere terörist denemez. Bu onurlu ve haklı mücadeleyi veren HAMAS terörist değildir. İslam ülkelerinin ve uluslararası kuruluşların siyonist saldırılara lakayt kalması nedeniyle canlarını dişlerine takarak şehadete yürüyen Kassam Tugayları ve Ebu Ubeyde'ler de terörist değildir. Onlar İnsanlık vicdanı ve adanmış kahramanlardır. Şeref ve izzetin, iman ve cihadın, ihlas ve sulhun sembolleridir." dedi.

"Bütün Müslümanların siyonizme destek veren firmalara ve ürünlere karşı boykota devam etmelerini bekliyoruz"

Başboğa son olarak şöyle konuştu:

"7 Ekimden bu yana HAMAS, çoraklaşan zihinlere ve kuruyan yüreklere bir can suyu gibi direniş ve cesaret vermektedir. Cafcaflı, cilalı ve cerbezeli kavramlarla dünyaya nizamat veren küresel ve yerel birçok kişi ve yapının kirli maskesini düşürmüştür. Buna binaen; Mardin Sivil Toplum Kuruluşları Platformu olarak; siyonist israilin hem bölgeyi, hem de dünyayı ateşe vermek istediğini hatırlatarak; tüm İslam ülkelerini acilen dayanışma ve işbirliği içinde israile karşı tavır koymaya, ticaret ve diplomasiyi askıya almaya çağırıyoruz. Başta ABD, Avrupa Birliği, Çin ve Rusya olmak üzere tüm Birleşmiş Milletler üyelerine, bir an önce uluslararası hukuk ve insanlığa karşı işlenen savaş suçlarına ortak olmamaya ve israile desteklerini keserek karşı tavır almalarına davet ediyoruz. Bütün Müslümanların siyonizme destek veren firmalara ve ürünlere karşı boykota devam etmelerini bekliyoruz. Dünyanın farklı kıta ve ülkelerinde vicdanın sesine kulak vererek, israil vahşetine karşı sesini duyurmak isteyen ve farklı etkinliklerle saldırgan israili mahkum eden tüm duyarlı insanlara selam olsun diyor ve seslerini daha gür çıkarmaya devam etmelerini bekliyoruz. Ve Mardin olarak da her alanda, her zaman ve her vesile ile mazlum Filistinli kardeşlerimizin haklı mücadelesine taraf olduğumuzu ve siyonist, mütecaviz israilin karşısında olduğumuzu, bunu göstermek için duruşumuzu bozmadan devam edeceğimizi hatırlatmak istiyorum. Bugüne kadar gösterdiğiniz katılım ve destekleriniz için ve bundan sonra da yapacağınız katkılarınız için hepinize teşekkür ediyorum. Yaşasın Filistin'in haklı davası, yaşasın HAMAS ve Gazze'nin onurlu direnişi. Ve zalimler için yaşasın cehennem."

Basın açıklaması yapılan duanın ardından sona erdi. (İLKHA)