ANKARA-Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, sulama yatırımlarının yüksek katma değer sağlayan, kısa zamanda geri dönüşü olan yatırımlar olduğunu belirterek, Silvan Projesi rakamlarının, sulama yatırımlarının 6 yıl gibi kısa bir zamanda kendini amorti ettiğini ortaya koyduğunu bildirdi.
Bayraktar, "Sulama yatırımlarına daha büyük kaynaklar yönlendirilmeli ki kısa bir zamanda hem sulama yatırımları tamamlansın, hem de yatırılan para geri dönsün" dedi.
Silvan Projesi'nde harcanacak 6 milyar lira, yılda 1 milyar lira olarak dönecek
Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, Silvan Projesi kapsamında Silvan Barajı, Ambar Barajı, Pamukçay Barajı ve Silvan İletim Tüneli Projelerinin tamamının tamamlanması için gereken paranın 6 milyar lira olduğunu vurguladı.
Bayraktar, "2016 yılında tamamlanması hedeflenen bu proje, tam olarak faaliyete geçtiğinde, 1 milyon 930 bin dekarı cazibeli sulama olmak üzere toplamda 2 milyon 450 bin dekar alanı sulayacak. Proje faaliyete geçtiği zaman 880 milyon lira sulamadan, 120 milyon lira da enerjiden gelir sağlanacak. Yani Silvan Projesi yılda 1 milyar lira gelir sağlayarak kendisini 6 yılda amorti edecek" dedi.
Su kaynaklarımızı korumak, etkin kullanımını sağlamak zorundayız
İnsanoğlu için vazgeçilmez olan suyun, günümüzde içme-kullanma, tarımsal faaliyetler, enerji üretimi ve sanayi suyu ihtiyaçlarının karşılanmasının yanı sıra sosyal ve ekonomik kalkınmada da olmazsa olmaz bir öneme sahip olduğunu bildiren Bayraktar, şöyle devam etti:
"Bu önemin bilincinde olarak, dünyada stratejik meta haline gelen su kaynaklarının sürdürülebilir olması için, su kaynaklarımızı korumak ve suyun etkin kullanımını sağlamak zorundayız. Nüfus artışıyla birlikte suya olan talebin gün geçtikçe arttığı günümüzde, içme ve kullanma suyu yanında endüstriyel su kullanımı da artıyor.
Yeraltı suları, su ihtiyacını daha kısa sürede karşılaması ve ilk yatırım maliyetinin daha düşük olması nedeniyle, daha çok talep ediliyor. Bu artış, yüzey sularının olmadığı veya yetersiz olduğu yerlerde yeraltı suyu kaynakları üzerinde baskıya yol açıyor. Su kaynaklarının sınırlı olması ve iklim değişikliği nedeniyle kuraklık etkilerini de göz önünde bulundurduğumuzda, su kaynaklarını verimli kullanmamız fevkalade önemli.
Küresel ısınma tehdidi nedeniyle son zamanlarda kuraklığın artması sonucu tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de sulama yatırımlarının önemi arttı. Ülkemizde İç Anadolu'nun ve Güneydoğu Anadolu'nun birçok yerinde, yıllık yağış miktarı, ülke ortalamasının yarısına kadar hatta bazı bölgelerde yarısının da altına inmektedir. Yağışa bağlı olarak ciddi derecede kurak sayılabilecek alanımız az olmakla birlikte, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu'nun önemli bir kısmı yarı kurak iklim alanıdır."
Sulamanın faydaları
Bayraktar, sulamaya açılan alan artıkça, üreticilerin gelir dağılımının düzeleceğine, gübre kullanımı imkânı sağlanıp, kolaylaşacağına, üretimde çeşitlenme sağlanarak gelirin artacağına, münavebe de yaşanan sıkıntıların azalacağına ve bitkinin gelişim süresine bağlı olarak birim alanda yıl içinde birkaç ürün alınmasına imkân verileceğine dikkat çekti.
Ayrıca ekonomik olarak sulanabilecek 8,5 milyon hektar tarım arazisinin tamamı sulamaya açıldığında istihdamda artış sağlanacağını ve bu sebeple göçün büyük ölçüde önleneceğine vurgu yapan Bayraktar, şunları kaydetti:
"Sulama yatırımları; sağladığı doğrudan ve dolaylı istihdam, tarıma dayalı sanayinin gelişmesi, enerjide dışa bağımlılığımız ve enerjinin dış ticaret açığına olan etkisi, yağlı tohum ithalatı için ödediğimiz döviz miktarı ve sulama yatırımlarının diğer pek çok yatırıma göre kendisini kısa zamanda amorti ettiği düşünüldüğünde, oldukça karlı yatırımlar.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak sulama yatımlarının üreticilerimiz açısından ne denli önemli olduğunun bilincindeyiz. Doğaya zarar vermeden mevcut projelerin bir an önce bitirilmesi ve yeni projelerin hayata geçirilmesini destekliyoruz." (İLKHA)