İşgal rejimine destek veren kimi firmalar, Müslüman halkın uyguladığı boykotu kırmak için ürünlerinde yüzde 70'e varan indirimlere gittikleri görülüyor.

Sosyal medya kullanıcıları, siyonist işgalci firmaların yüzde 70'e varan indirimlerine "demek bu fiyattan da satılabiliyor" diyerek halkı sömürdüklerine dikkat çekiyor.

Şanlıurfa'nın Karaköprü ilçesinde "Helal Dünya Marketleri" siyonist rejimin mallarını satmayarak boykota destek olmaya başladı.

Üretilen ürünlerin helal ve haram sorununa dikkat çeken Yüzgül, üreticilerin haram anlayışı olmadığı bu yüzden üretilen ürünlerde haramlığa dikkat edilmediğini vurguladı.

"Helal ve haram onlar için sorun değil"

Helal gıdayı neden tüketmemiz gerektiği konusunda bazı tavsiyelerde bulunan Yüzgül, "Neden helal gıda? Avrupalıların kullandığı, ürettiği veya tükettiği ürünlerin hepsinde haram veya şüpheli maddeler var. Bu tür maddelerden uzak durmamız gerektiği için Müslüman olarak bunların helal gıdaların üretimine başlamaya karar aldık. Helal ve haram Avrupa ve Amerika ülkeleri için söz konusu olmadığı ve buna dikkat etmediklerini biliyoruz. Siyonist mallarını neden tüketmememiz gerektiğine gelince bizim için en önemli şey onların bizim en büyük düşmanımız olması. Tarihin her döneminde Hazreti Yakub'un 12 oğlu 'ben-i israil' olarak bilinir ve onlar Hazret-i Yusuf'u kuyuya atarak bu zulme başladılar. Hazret-i Yusuf'u kuyuya atmalarından bu güne kadar hayatları zulüm, fitne ve fesatla geçmiş kendi peygamberlerini öldürmüş bir kavim. Tarih boyunca İslam'ın düşmanı olmuş kendi peygamberlerini öldürmüş bir kavimin tabii ki ürünlerini tüketmemek ve almamak gerekir." diye konuştu.

"Bir gün değil, her gün boykot"

Boykotun sadece savaşın olduğu dönemlerde değil her zaman yapılması gerektiğine dikkat çeken Yüzgül, "İşgalcilerin ürünlerini boykot etmek açısından GİMDES olarak şöyle bir sloganımız var 'Bir gün değil, her gün boykot' temel noktamız bu. Boykot; savaş döneminde yapıp savaş gevşeyince veya bitince bırakarak değil, her zaman kendi ürünlerimizi üretim kendi ürünlerimizi tüketmek mecburiyetindeyiz. Hindistan İngilizler'in işgalindeyken Mahatma Gandi bir keçi alıp bir mağaranın içine giriyor ve o mağarada 3 ay kalıyor, 3 ay sonra mağaradan çıktığında insanlar onu karşılıyor ve Mahatma Gandi onlara 'ben 3 ay boyunca bu mağarada kaldım hiç İngiliz malı tüketmedim ve hayattayım siz de bunu yaparak onları bitirebilirsiniz' diyor ve Hindistan bağımsızlığını o şekilde kazanıyor. Siyonistlerin ve Amerika'nın mallarını tüketmemek de bir savaştır." ifadelerini kullandı.

"Üretilen gıdalarda yaklaşık 3 bin 500, E kodlu katkı maddesi var"

Gıdaların üretiminde kullanılan E kodlu katkı maddeleri hakkında bilgi veren Yüzgül, "Gıdaların içerisinde kullanılan yaklaşık 3 bin 500, E kodlu katkı maddesi var. Bu maddelerin için de helal olarak kabul ettiklerimiz, şüpheli olanlar ve haram olanlar var. Haram olanlardan birkaç tane söyleyecek olursak; jelâtin olarak bildiğimiz E 441 nolu yoğurt, gofret, peynir ve çikolata gibi her yerde kullanılabilen bir madde. Haram olarak kabul edilen E 904 nolu 'Şellak' olarak bilinen bir böcek kanı, 920 ve 921 olarak bildiğimiz yufka ve ilaçlarda kullanılan özellikle balgam sökücü olarak kullanılan bu madde Çin'de bir sektördür ve insan saçından yapılır. Kola böceği olarak bildiğimiz 'Karmin Böceği' var onun kanı kullanılıyor. Bu kan renklendirici olarak kırmızı olan her yerde kullanılıyor. Ramazan aylarında Müslümanlara bakıyoruz iftarını kolayla açıyor ve bu haramdır. Bir Müslümanın bunu tüketmemesi gerekir." dedi. (İLKHA)