Arap basın yayın organlarından bazıları yalan uydurmayı ne kadar da iyi beceriyor! Bu ülkelerdeki medya çalışanları despot ve zalim yöneticileri savunurken nasıl da uyduruyorlar! Zalim diktatörlere halka karşı sevgi ve merhamet postunu giydiriyorlar. Kuyruğuna kadar Amerika ile ilişki içinde olan ve onunla sürekli irtibat halinde bulunan yöneticinin Amerika düşmanı olduğu yalanını yayıyorlar. Arap medyasından bazı kaynaklar gerçekleri ters yüz etmede çılgınlık derecesinde ileri gittiler. Örnek olarak şunları ifade edebiliriz:

1- Mısır’da bazı basın yayın organları ABD Başkanı Barack Obama’nın Müslüman Kardeşler Cemaatinin uluslararası örgütünün bir üyesi olduğunu yazdı. Hatta bazıları daha da ileri giderek, Obama’nın Amerika ajanı olduğunu bile dillendirdi. Peki, bu suçlamanın arkasındaki sebep nedir. Acaba bununla Amerika halkının kendisini iyi tanıdığı ve tanıdığı için de başkan seçtiği Obama’nın imajını kötülemek midir? Yoksa Müslüman Kardeşleri Amerika ile ilişkilendirerek onları kötülemek mi?

2- El-Misriyyu’l-Yevm gazetesi Londra’da çıkan El-Hayat gazetesinin eski genel yayın yönetmeni Cihad El-Hazin ile yaptığı röportajda, Amerika’nın Mısır ordusunu dağıtmak için bu ülkeye askeri operasyon yapacağının üzerinde durdu. Peki, bunun doğru olduğuna kim inanır? Acaba bu haber, bazı Arap ve yabancı ajansların İsrail liderlerinin Amerika’ya 1948 yılında işgal edilmiş Filistin topraklarının güney sınırlarını İsrail için koruyacak tek güç olan Mısır ordusuna yardım etmesinin gerekliliğini iletmeleri ve bu konuda onu teşvik ettiklerine dair çıkan haberlere bir cevap mıdır?

3- Bazı medya kaynakları, halkın oylarıyla seçilen Dr. Muhammed Mursi’yi kötülemek için, onun fotoğrafını devrik diktatör Mübarek’in fotoğrafının yanına koyup altına “yargı önüne çıkan liderler” ibaresini yazdılar. Mursi’ye niçin bu kadar haksızlık yapılıyor? Niçin fiili olarak ülkesini yönetme fırsat bulamayan bir üniversite hocasıyla, otuz yıl diktatörlükle yönettiği ülkeyi yaşayanlar mezarlığına dönüştüren bir zalimle kıyaslıyorlar? Neden ikisini aynı kefeye koyuyorlar?

4- Mısır’da trenler, metro ve trafik adeta durdu. Ülkede karışıklık ve kaos gün gittikçe daha da belirgin hale geldi. Binlerce kişi şehit oldu ve on binlerce kişi de yaralandı. Bununla birlikte Filistin’de yayın yapan bir haber sitesi “İhvan’ın Cuma günü yaptığı gösteriler sönük geçti” başlığını kullandı. Ancak görünen o ki haberi yayınlayan kişi haberle birlikte verdiği ve kahire sokaklarını dolduran tankları gösteren resme dikkat etmemişti.

5- Filistinli bazı medya kaynakları Mısır medyasını taklit ederek onların yayınladığı yalan haberleri yaymaya başladı ve Hamas hareketinin Mısır’ın içişlerine karıştığını iddia etti. Bugüne kadar Hamas hareketinin Mısır’ın içişlerine karıştığına dair somut bir delil olmamasına rağmen bu yalanı tekrarlamaktan geri durmuyorlar. Peki, Filistin medyası bu yalan haberlerin ne derece tehlike arz ettiğini bilmiyor mu? Yoksa bunlar, Yakub’un çocuklarının içinde olan bir amaç için mi bu karalamayı sürdürüyorlar.

6- Mısır’da bazı gazeteler, Amerikalı senatör John McCain’in Müslüman Kardeşlerin liderlerinden Hayrat Şatır’ın silah kaçakçılığına ortak olduğunu yazdılar. Bu ortaklık nedeniyle Amerikalı senatörün Mısır’da olup bitenin bir askeri darbe olduğunu ifade ettiğini dile getirdiler. Ancak bu doğru olmadığı için, Amerika’yı sarsacak böyle bir habere yorum bile yapılmadı. El-Ehram gazetesinin Amerika’nın Kahire büyükelçisinin Mısır’a silah soktuğunu ve ülkeyi iki devlete bölmek için çalıştığını yazması da bu kabildendir. Görev süresi dolduğunda ülkeden ayrılan Amerika büyükelçisi haber için “böyle yalan haber yayınlayan bir gazete kötü gazete değil, gazete bile değildir” demişti.

Dr. Fayiz Ebu Şemmale/Filistinhaber