İşgal rejiminin saldırılarını kınamak ve Filistin direnişine destek vermek amacıyla Kocaeli’de faaliyet gösteren tüm sivil toplum kuruluşlarının çağrısıyla on binler, Cuma namazı sonrası bir araya geldi.
Fevziye Camii’nde kılınan Cuma namazının ardından Anıtpark’a kadar yapılan yürüyüşte, siyonist işgal rejimine lanet sloganları atılırken, Filistin ve HAMAS’a destek dile getirildi.
Kadın-erkek, yaşlı-genç her yaş ve kesimden insanın katılımıyla gerçekleşen yürüyüşe, siyasi partiler de destek verdi. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın ile HÜDA PAR Kocaeli İl Başkanı Ali Çiftçioğlu da yürüşüşe destek verdi.
Yürüyüşün ardından Kur’an-ı Kerim okunarak başlanan basın açıklaması, sık sık tekbir ve sloganlarla desteklendi.
Kocaeli Gönüllü Kültür Teşekkülleri dönem sözcüsü Muhammed Hanefi Akbulut tarafından okunan basın açıklamasında, Türkiye halkının Filistin’e verdiği destek dile getirilirken, yaşanan zulmün bir an önce son bulması için uluslararası kamuoyuna çağrı yapıldı.
Medeni dünyanın gözü önünde çocuklarımız öldürülüyor
Akbulut, “Sözde devlet, siyonist terör örgütü 75 yıldır koskoca bir coğrafyada gün gün, saat saat sistematik olarak soykırım uyguluyor. Sözüm ona, Dünya jandarmalığına soyunan büyük şeytan Amerika’nın ve batının desteği ile hastaneler, okullar, sivil yerleşim yerleri bombalanıyor. Hiçbir sığınağı olmayan insanların başlarına, savaş suçu sayılan bombalar bırakılarak bölge imha ediliyor.” ifadelerini kullandı.
İsrailin işgal politikası bundan yıllar önce başladı
Adına ‘yerleşimci’ dedikleri ama aslında hırsız olan işgalci kitlelerle şehirlerdeki halkın yerlerinden edildiğini söyleyen Akbulut, “Filistin halkının evlerine, yerlerine yurtlarına yani sahip oldukları her şeye zorla el koyup oraya yerleştiler. Bu zulme karşı çıkarılan en ufak bir çatlak sesi dahi bastırmak adına silaha sarılmaktan, sivil halka bombalar yağdırmaktan asla vazgeçmediler. Bugün geldiğimiz noktada ise, küçücük bir alana sıkıştırılmış, ellerinden insanca yaşama hakkı alınmış bir halkın zorunlu ve meşru müdafaası için ortaya koydukları direniş hareketini bastırmak adına, benzeri görülmemiş yöntemlere başvurdular. 2 milyondan fazla insanın yaşadığı, binlerce kadın ve çocuğun bulunduğu bir yere; elektrik, su, gıda girişini durdurdular. Ayrıca, dünyanın dört bir tarafından bu zulme kayıtsız kalmayıp mazlumlara destek veren devlet ve yardım kuruluşlarının görderdiği insani yardımların Gazze’ye girişini engellediler.” dedi.
Bu, eşi ve benzeri görülmemiş bir soykırımdır
Koskoca bir açık hava hapishanesine döndürülen Gazze halkının bugün tarihte benzeri görülmemiş bir tecrit ve abluka ile yok edilmeye çalışıldığına dikkat çeken Akbulut, “Siyonist katiller bir taraftan şehri havadan bombalarken, bir taraftan da 2 milyonu aşkın bir nüfusu gıdadan, sudan, tıbbı destek ve yakıt ihtiyacından mahrum bırakıyor. Gönderilen insani yardımları engelliyor. Hastaneleri, ambulansları bombalıyor, masum sivilleri öldürüyor. Bugün Gazze’deki çocuklar, bizim çocuklarımız gibi, güzel bir güne değil. Bomba sesleriyle, ne zaman biteceği belli olmayan bir savaşa uyanıyor! Bugün Gazze’deki anneler, çocuklarını henüz kundağa saramadan kefene sarıyorlar!” diye konuştu.
Çözüm, bu vahşetin bir an evvel durdurulması ve bağımsız Filistin devletinin kurulmasıdır
Hiçbir zalimin zulmünün ilelebet devam edemeyeceğini söyleyen Akbulut, “Gazze’de akan kan elbet bir gün duracak; Siyonist İsrail, zulüm ve vahşet üzerine bina ettiği varlığının enkazı altında kalacaktır. Bugün zalimler, bütün çocukları katletmeye, soykırım yapmaya kalksalar, elbet bir gün, nehirde bulup saraylarında büyüttükleri bir çocuğun, bütün saltanatlarını ve Firavunluk sistemlerini yerle bir ettiği güne şahitlik edeceklerdir!” diyerek konuşmasına devam etti.
Bütün insanlığın vicdanına sesleniyoruz
"Bütün dünya devletlerini, işgalci terörist israile karşı ciddi ve caydırıcı yaptırımlar uygulamaya, gereken her türlü müdahaleyi yapmaya ve sürecin takipçisi olmaya davet ediyoruz" diyen Akbulut sözlerini şöyle tamamladı: Günümüzde geldiğimiz noktada ise, işgalci İsrail’in, hiçbir ayrım gözetmeksizin insanları katlettiğini ve ölüme mahkûm ettiğini görüyoruz. Ne yazık ki İsrail, bu cüretkâr tavrını, bir yandan kendisine koşulsuz destek veren ABD ve Batı ülkelerinden; bir yandan da yaşanan vahşeti kınamaktan öteye gidemeyen BM ve İslam ülkelerinden alıyor. Bugün bütün insanlığı bu katliama karşı durmaya, ses çıkarmaya davet ediyoruz. Tarih boyu utançla hatırlanacak bu katliam için bütün insanlığın vicdanına sesleniyoruz: Gelin, masumların; hasta, yaralı, yaşlı, kadın, çocuk demeden vahşice katledildiği bu soykırıma hep birlikte dur diyelim!
Basın açıklamasının ardından açıklama yapan HÜDA PAR Kocaeli İl Başkanı Ali Çiftçioğlu ise Filistin’de yaşanan soykırımın bir an önce sona ermesi için gerekli her türlü adımın atılması gerektiğini dile getirerek, “Bugün gelinen noktada siyonist ve katil israil haddini aşarak hiçbir hukuk tanımayacak noktaya gelmiştir. İsrailin bu tavrı muhakkak ki ABD’ye olan güveninden kaynaklanmaktadır. Oysa biz HÜDA PAR olarak diyoruz ki israilin bu saldırgan tavırlarına karşılık olarak Türkiye ve diğer İslam ülkeleri ne gerekiyorsa yapmalıdır. Diplomatik ilişkiler kesilmeli, elçileri sınır dışı edilmeli ve uluslararası kamuoyu oluşturularak israile baskı yapılmalıdır.” İfadelerini kullandı.
Basın açıklamasının ardından yapılan dua ile eller Filistin halkı için açıldı.
İşgal rejiminin temsili olarak yapılan sözde büyükelçiliğine Kocaeli halkı adına bırakılan çelenk ile program sona erdi. (İLKHA)