Sözlü tacizi gerçekleştiren Felsefe Bölümü 4`üncü sınıf öğrencisi İlknur Özcan, şunları söyledi: "ODTÜ ‘başörtüsü` ve inanç özgürlüğünü savunan ilk üniversitedir. Başörtüsünün de özgürlüğünü biz savunduk. Tepkim başörtüsüne değil başörtülü arkadaşın, ‘ODTÜ yurtlarında fuhuş oluyor, çocuk düşüren kızlar var` diye karalama ve iftirasınaydı. Öğrenci velileri şahit. Veliler de alkışlayarak beni desteklediler. ODTÜ`de çok sayıda başörtülü öğrenci var. Onlarla hiçbir sorunumuz yok. Arkadaşlıklarımız var, paylaşımlarımız var. Ben ODTÜ`de yurtta kalıyorum. Benim yaşam alanıma dil uzattığı için dayanamayıp tepki gösterdim. Benim yaşam alanıma müdahale etti. Yurtlarda kalan tüm kızlara ve bana iftira attı. Buna tepki gösterdim, başörtüsüne değil. Paylaşılan videonun başı ve sonu kesilmiş. Başörtülü mağdur biz saldırgan gösteriliyoruz. Böyle bir durum yok. başörtülü kişiye tepki gösterdiğimde birçok başörtülü öğrenci velisi de oradaydı. Öyle olsaydı o başörtülü velileri de bana tepki gösterirlerdi. Tam tersine onlar bile bana hak verdiler."
Ellerinde hazırladıkları dövizler söyledikleriyle çelişiyor
Ellerindeki dövizler böyle bir olayı gerçekleştirecekleri konusunda daha önce hazırlık yaptıklarını gösteriyor. Aksi bir durumda gelişen anlık olaylarda böyle bir hazırlık sözkonusu olamaz...
Türbanlı B.Ş.: Tahammül edemiyorlar
ODTÜ`deki olayın kahramanlarından olan ve isminin yazılmasını istemeyen B.Ş. şöyle konuştu: "Kimseyi karalamadık, tepkileri başörtümüzeydi. ‘ODTÜ`de gerici ve yobaz istemiyoruz` diye tepki gösterdiler. Oradan ayrılmasaydık saldırılar sürecekti. Fiziki saldırı bile olabilirdi. Bütün yurtlar öğrenci kaydetmek için çalışıyordu. Bizim de yaptığımız öğrencileri yurtlarımıza yönlendirmek. Yurtlarımızın özelliklerini anlattık. Ne dinden bahsettik, ne karalama yaptık ne de iftira attık. Özgürlükten bahseden bu arkadaşlar başörtümüze tahammül edemiyorlar."