Aksa Tufanı operasyonuyla bir kez daha gündeme gelen İzzettin el Kassam Tugayları'nın isim kaynağı olan Şeyh İzzeddin El-Kassam Suriye’de Lazkiye’nin güneydoğusunda yer alan Cebeliye'de dünyaya gelmiştir. 

Ezher’de eğitim gören   ve eğitimi sırasında Muhammed Abduh ve Muhammed b. Abdülmâlik el-Alemî gibi hocalardan ders alan Şeyh Kassam, Cebele'ye döndükten sonra babasının medresesinde müderris olarak görev yapmış o dönemlerde İtalyanlar’ın Libya’ya saldırmasına karşı (1911) önce düzenlenen gösterilere katılmış hatta Osmanlı askerleri için marş kaleme almıştır. 

Kassam, I. Dünya Savaşı başladığında  Osmanlı ordusuna katılmış ve askeri eğitimin ardından cephede garnizon imamı olarak görevlendirilmiştir. Ardından Cebele'ye dönerek Fransızlara karşı  Ömer el-Baytâr ile birlikte direniş hareketine başlamış, Fransızlar tarafından aranmaya başladığında Filistin’e geçerek Hayfa’ya yerleşmiştir. 

1926’da Cem‘iyyetü’ş-şübbâni’l-müslimîn’e giren Şeyh Kassam, Yahudilere arazi satılmasına  karşı çıkarak bunun önlenmesi için çalışmalarda bulundu.  Kassam, “Meşâyih” ( ölümünden sonra Kassâmiyyûn) denilen taraftarlarının örgütlenmelerini sağladı.

Kassam ve taraftarları Balfour Deklarasyonu’nun yıldönümünde İngilizlere karşı harekete geçti .(2 Ekim 1935) İzzettin Kassam, 1935'te silah eğitimi için mücahitleriyle birlikte dağa çıktığı sırada, Batı Yaka şehirlerinden Cenin yakınlarındaki Ya'bed Tepesi'nde, havadan ve karadan saldırı düzenleyen 500 kişilik İngiliz birliği tarafından kuşatılarak şehit edildi.

Kassam'ın mücadelesi Filistin halkı için bir meşale oldu ve Filistinlileri harekete geçirerek 1936'da gerçekleşen büyük kıyamın da şartlarını hazırladı. Onun başlattığı hareket, silahlı mücadele konusunda birçoklarına cesaret kazandırdı. Böylece onun şehadetinden sonra çeşitli silahlı oluşumlar ortaya çıktı. Bunların başta geleni yine onun taraftarlarınca ve Şeyh Ferhân es-Sa'di'nin liderliğinde kurulan İhvanu'l Kassam hareketiydi. Bunun yanı sıra Filistin'in bağımsızlığı için mücadele eden Filistin Arap Partisi, İzzettin el-Kassam'ın mücadelesinden cesaret alarak el-Futuvve adında silahlı bir gençlik teşkilatı kurdu. İbrahim el-Kebir liderliğinde de ed-Derâviş (Dervişler) adında silahlı bir grup oluşturuldu. Bütün bu silahlı grupların ortaya çıkmasında Kassam'ın verdiği silahlı mücadelenin manevi bir örnekliği ve öncülüğü olmuştur.