Cumhurbaşkanı Erdoğan işgal altındaki Filistin topraklarında yaşanan son çatışmalar ile ilgili olarak, "Ortadoğu'ya kalıcı barışın gelebilmesi Filistin-İsrail sorununun nihai çözümüyle mümkündür. Bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz, başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin hayata geçirilmesi gerekiyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
İlişkilerimizi daha da geliştirme konusunda ortak iradeye sahibiz. Görüşmelerde, bu çerçevede üst düzey ziyaretlerin devam edilmesini gerektiğini belirttik. 1 Ekim'deki terör saldırısında terörü kınayan Şansölye'ye teşekkür ederim. Sayın Şansölye, Gazi Meclis'i ziyaret ederek Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı terör tehdidinin ciddiyetine şahit oldu. Düzensiz göçle mücadelede, ülkemizin öncü konumu bunun Avrupa'nın güvenliğine sunduğu katkılar herkesin malumudur. İçişleri bakanlarımız görüşmelerinde hem bu alandaki iş birliğini hem de terörle mücadeleyi ele aldılar. Bu yıl 4 milyar doları aşmasını beklediğimiz ikili ticaret hacmimizi, 5 milyar dolara çıkarma hedefi üzerinde durduk. Avusturya'nın Türkiye'ye yaptığı doğrudan yaptığı yatırımlar 11 milyar dolara yaklaşmıştır. Türkiye'nin Avusturya'daki yatırımı 716 milyon dolardır. İş formuna katılara iş insanlarımızla doğrudan temas sağlaması da güzel bir teşvik unsurudur.
Gelecek sene Türkiye ile Avusturya arasında 100. iş gücü anlaşmasının ise 60. yıl dönümünü idrak edeceğiz. Bu anlamlı yıldönümlerinin layıkıyla anılması için gereken çalışmaları müştereken gerçekleştireceğiz. Avrupa'nın bütünleşmesi ancak Türkiye'nin birliğe tam üyeliği ile tamamlanacaktır. Tam üyelik dışındaki hiçbir alternatifi kabul etmeyeceğimizi özellikle vurguladım.
Kıymetli dostumla Ortadoğu'daki ve Rusya-Ukrayna savaşındaki gelişmeleri ele aldık. Ortadoğu'ya kalıcı barışın gelebilmesi Filistin-İsrail sorununun nihai çözümüyle mümkündür. Bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz, başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin hayata geçirilmesi gerekiyor. Ukrayna'da savaşın sonlandırılması için diplomasinin altını çizdim. Karadeniz tahıl girişiminin yeniden canlandırılmasına dair bilgiler verdim. Yakın diyaloğu sürdürme konusundaki kararlığımızı karşılıklı vurguladık.
"İki ülke arasındaki ilişkilere baktığımızda önümüzdeki sene 100. yılını ermiş olacak" diyen Avusturya Başbakanı Nehammer sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ben misafirperverliğiniz için teşekkür ederim. Bugün güvene dayalı görüşmeler yaptık, çalışmalar yaptık. Sayın Cumhurbaşkanının açık konuşmasını çok iyi buldum. Biz arkadaşız, partneriz. Arkadaşların böyle dürüst konuşması gerekiyor. İnandığım bir şey var. Ekonomik ilişkilerde ilerleme sağlayabiliriz. Kanaatimce AB tarafından her seferinde değiştiren senaryoların ortaya konuşması pek uygun değil. Benim bu ziyaretimde bir işaret. Biz Türkiye ile yoğun bir ekonomik iş birliği yapmak istiyoruz. Göç konusu var. Milyonlarca mülteci var Türkiye'de. Burada kabul edildiler. Burada kendilerine bakılıyor. AB ile Türkiye arasındaki anlaşmanın sürdürülmesi önemli. Türkiye açısından daha fazla esneklik olması gerekiyor. İnsan kaçakçılığı göçmen kaçaklığı konusunu ele aldık. Avusturya, deprem meydana geldiğinde askerlini göndererek yardımcı olmaya çalıştı. Dostların zor günlerde yan yana olması gerekiyor. Bu da dostluğun emaresi. Bugün çok etkilendiğim bir şey var. O da aramızdaki iş birliği potansiyeli. Türkiye'deki sanayinin yaratıcılığı konusunda beni çok şaşırttı bakanınız. Elektrikli arabalar artık üretiliyor. yenilikçi bir teknoloji. Bu da bizi bağlıyor."