İTTİHAD ULEMA, her yıl İslam coğrafyasından âlim, akademisyen, siyasetçi, STK temsilcileri ve kanaat önderlerinin katılımıyla düzenlediği Alimler Buluşması'nın 8'incisini düzenledi.
Diyarbakır'da İTTİHADUL ULEMA bünyesinde bir araya gelen yüzlerce alim, tertip edilen "8'inci Alimler Buluşması" programı kapsamında maddi-manevi, sosyal ve siyasi birçok toplumsal meseleyi masaya yatırdı.
"İTTİHADUL ULEMA'nın düzenlenmemiş olduğu 'Alimler Buluşması' sürekli devam etmeli"
Prof. Dr. İmad Muhammed Kerim
Bu tür program ve etkinliklerin yapılmasının lazım olan bir şey olduğunu altını çizen Irak Kürdistanı'nda üniversitede öğretim üyesi olan Prof. Dr. İmad Muhammed Kerim, "Avam halkın nezdinde alimlerin uyanışına ve etkilenmesinde direkt etkisi vardır. Yapılan konuşmalar çok çok önemlidirler ve dikkate alınması gereken konulardır. Yapılan tavsiyelerin yerine getirilmesi lazım. İslami uyanış ve tebliğe çok büyük etkisi olacaktır. Var olan durumu değiştirmeye çok etkisi olacaktır ve umutların yeşermesine vesile olacaktır. Başka bir faydası da biz alimler ve ilim taliplerinin buluşması, birbirimizi tanımamıza vesile oluyor. Bu da çok büyük bir şeydir. Daha sonra gündemde olan konular hakkına istişareler yapılıp var olan sorunların çözümü hakkında görüşmeler yapılıyor. Bu da çok büyük ve yerinde bir iştir. Bu tür programların devamının gelmesi için Allah'u Teala İTTİHADUL ULEMA'ya yardım etsin. İTTİHADUL ULEMA'nın düzenlediği 8'inci buluşmadır. Bunun sürekli devam etmesi çok önemlidir. Allah muvaffak etsin. Hocalarımızın dillerine sağlık. Konuşmaların faydalı olmasını dilerim." ifadelerini kullandı.
"Kur'an bizim anayasamız ve hidayet kaynağımızdır, elhamdülillah Müslümanların sayısı gün geçtikçe artıyor"
Doç. Dr. Adem Berzencî
8'inci alimler buluşmasına katıldıkları için çok mutlu olduklarını söyleyen Irak Kürdistanı Salahaddin Üniversitesi'nde Öğretim Üyesi olan Doç. Dr. Adem Berzencî, "Farklı millet ve dillerden birçok alim buraya katılmışlar. Bu da Müslümanların hangi dilden olursa olsun hepsinin bir olduğunu gösteriyor. Avrupa ülkelerinde özellikle İsveç'te Kur'an'a saldırılar artmış durumda. Onlar böylece Müslümanlara rahatsızlık vermek istiyorlar. Biz ise onlara şunu diyoruz: Kur'an Allah'ın kelamıdır. Allah 'onu koruyacağını' söylüyor. Avrupa ve özellikle İsveç'te Kur'an'a teveccühün artığını gördüklerinden dolayı bu tür eylemlere kalkışıyorlar. Oradaki halk, Kur'an'daki mucizeleri gördüklerinde hidayet buluyor ve Müslüman oluyorlar. Bu da Kur'an'ın onlar üzerinde bıraktığı etkiden ötürüdür. Biz de bu saldırıları kınıyoruz ve rahatsız oluyoruz." şeklinde konuştu.
Berzencî, "Onlar bunu ifade özgürlüğü adı altında yapıyorlar fakat bu ifade özgürlüğü değildir. İfade özgürlüğü adı altında hiçbir halk hedef alınmamalı. Onlara şunu demek istiyoruz: 'siz Kur'an mushafını yakabilirsiniz fakat Kur'an gönlümüzdedir. Kur'an bizi muhafaza ediyor, biz onu değil.' İster doğuda olsun ister batıda Müslümanlar her yerde Kur'an'a sahip çıkmaya çalışıyor. Kur'an bizim anayasamız ve hidayet kaynağımızdır. Elhamdülillah Müslümanların sayısı gün geçtikçe artıyor. Biz Müslümanlar da Kur'an'ı kendimize düstur ve anayasa edinmeliyiz. İçindeki hükümleri hayatımıza tatbik etmeliyiz. Böylece bin 300 yıl boyunca sahip olduğumuz hilafet gücüne tekrar erişebiliriz ve bütün dünyaya en iyi şekilde hüküm sürmüş. İnşallah Müslümanlar tekrardan bu gücüne kavuşacaktır. Herkes o hüküm altında tekrardan toplanacaktır. Allah'u Teala o günleri bizlere nasip etsin." temennisinde bulundu. (İLKHA)