Fırat Üniversitesi’nde düzenlenen “Deprem Çalıştayı” programına katılan akademisyenler, depremle mücadele konusunda bilgi verdi.
Atatürk Kültür Merkezinde gerçekleştirilen programa Elazığ Valisi Ömer Toraman, Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekili Erol Keleş, Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, Fırat Üniversitesi Rektörü Fahrettin Göktaş, kurum müdürleri ve vatandaşlar katıldı.
Çalıştaya konuşmacı olarak Colorado Boulder Üniversitesinden Prof. Dr. Roger Bilham, İstanbul Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Naci Görür ve Prof. Dr. Alper İlki, Orta Doğu Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Erdem Canbay, Fırat Üniversitesinden Prof. Dr. Feyzi Bingöl ve Prof. Dr. Kürşat Esat Alyamaç katıldı.
Çalıştayda konuşan İstanbul Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Naci Görür, depremle mücadele konusunda yapılması gerekenleri anlattı.
“Bir ülkeyi depreme hazırlamak için ciddi bir yasal düzenlemeye ihtiyacınız vardır”
Prof. Dr. Naci Görür, depremle mücadelede önemli bir yasaya ihtiyaç olduğunu belirtti.
Depremle mücadelede atılacak ilk adımın önemli bir yasa gerekliliği olduğunu ifade eden Prof. Dr. Görür, “Bir ülkeyi depreme hazırlamak istiyorsanız birincisi ciddi bir yasaya ihtiyacınız var. Bugün bu hükümet bunu yapıyor ama sadece İstanbul için yapıyor. Bu doğru değil. Bütün Türkiye için bir deprem yasası gerekiyor çünkü bütün Türkiye deprem ülkesi. Aman buraya gerek yok diyebileceğimiz bir durum değil. Bu deprem yasası yöneticilerimizin önünü açmalı. Adil, hoşgörülü, şefkatli ama dirayetli bir yasa, siyasete göre değişmeyen, kamu yararını önceleyen bir yasa gerekiyor.” şeklinde konuştu.
Mikro bölgeleme çalışmalarının önemli olduğunu kaydeden Prof. Dr. Görür, “Hangi ili depreme hazırlayacaksanız mikro bölgeleme çalışmasını yapacaksınız. Mikro bölgeleme çalışması da öyle üç beş sondajla olacak bir iş değil. Mikro bölgeleme çalışması demek kentinizin her kilometre karesini ayırıp belirli derinlikte sondaj yapıp numuneler alarak ve inceleyerek olur. O bölgede jeolojik, sismolojik çalışmamaların yapılmasıyla olur. Bütün deprem parametreleri incelenmeli.” diye konuştu.
“Kentlerin yapılaşması mikro bölgeleme verilerine göre olmalı”
Kent yapılanmalarında mikro bölgeleme verilerine dikkat edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Görür, mikro bölgeleme verileri o bölgeye siz çivi çakamazsınız diyorsa orası kullanılmamalı tavsiyesinde bulundu.
“Depremle mücadeleye siyaset girmemeli”
Yapılacak deprem çalışmalarına siyasetin girmemesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Görür, “Bu işe siyaset girmeyecek. Bir bölgede inşaat çalışması yapılacaksa oranın mikro bölgeleme verileri o bölgeye siz çivi çakamazsınız diyorsa orası kullanılmamalı. Bu da bir yasa içinde olmalı. Kentlerin yapılaşması mikro bölgeleme verilerine göre olmalı. Eğer deprem bilginiz, birikimiz, kültürünüz yoksa bu işi ciddiye almazsanız deprem vatandaşının davrandığı gibi davranmazsanız asla Elazığı depreme dirençli bir kent yapamazsınız.” dedi.
“Depremin zamanı olmaz”
Depremin zamanının olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Görür, “Depremde zamanı kaldırın. Zaman diye birşey düşünmeyin. Bugün olursa ben, yarın olursa evladım, diğer gün olursa torunum daha sonra olursa da benim vatandaşım etkilenir diye düşünün. Her insanın canı kutsaldır. Yerel yönetimler muhakkak bir fay analizi, tehlike analizi yaptırmak zorunda.” ifadelerini kullandı. (İLKHA)