İSTANBUL -Amerika, İspanya, Fransa, İsviçre, Mısır, Libya ve Tunus gibi ülkelerden gelen 50`nin üzerinde hukukçu ve aktivist Mısır`da yaşanan darbeyi, hak ihlalleri ışığında uluslararası hukuka taşıyor. Mısır`da yaşanan darbe ve hak ihlallerini görüşmek üzere İstanbul`da bir araya gelen hukukçu ve aktivistler aktardıkları bilgilerle yaşanan insan hakları ihlallerini gözler önüne serdi.

İki gün sürecek olan toplantının ilk günkü basına açık olan bölümü sona erdi. Sabah saatlerinde başlayan toplantıda İHH İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım`ın yanı sıra bazı aktivist ve hukukçunun konuşmaları ile devam etti. Konuşmaların ardından soru-cevap kısmına geçildi. Öğle arasından sonraki ikinci bölüm ise basına kapalı bir toplantıda gerçekleştirildi.

"Yaralılar, buldozerlerle toplatılıp yakıldı"
Uluslararası güçler ve Emperyalizmin insan hayatını hiçe sayarak katliamlar gerçekleştirdiğini vurgulayan İHH İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım; "Yaralı ve hayatını kaybeden insanlar buldozerlerle toplatılıp yakıldı. BM yaşananlar noktasında çok yetersiz kaldı. Sadece güvenlik konseyi yararına çalışıyor. Mısır cuntası medyaya büyük bir ambargo koydu. Mısır halkı meydanlarda yaşananlardan habersizdi. Halk iki Sokak ötede gerçekleşen eylemleri bile duyamadı, göremedi.

Yaşanan tüm hukuksuzluk ve insan hakları ihlallerine rağmen batı ülkelerinden ses çıkmadı. Sisi`nin mutlaka yargılanması gerekiyor. Mısır`da bulunan keskin nişancıları büyük bir kısmı da Mısır askeri değil. Dış ülkelerden gelen keskin nişancılarda Mısır`da insan avına çıkmış durumda. Bizler yaşanan katliamları Uluslararası Ceza Mahkemesi`ne taşıyacağız. Umarız bu toplantıdan güçlü ve etkili bir organizasyon çıkar" diye konuştu.

"Sözde Liberal, Demokrat ve insan hakları savunucuları neden sessiz?"

Uluslararası toplulukların Mısır`daki katliamlara ve hak ihlallerine sessiz kaldığını anlatan Prof. Dr. Norman Fınkelsteın; "Neden şiddet içermeyen direniş hareketleri Hindistan`da işledi de Mısır`da işlemedi? Kendilerine Liberal, Demokrat, insan hakları savunucusu diyen kişilerin hiç birinden ses çıkmadı. Mısır`da yaşanan katliamlara duyarsız kaldılar" diyerek Mısır`ın içindeki ve dış dünyada gücü elinde bulunduranların oyununa dikkat çekti.

"Hayatını kaybedenlerin sayısı 6 bini buldu"
Olaylar sırasında yaşanan karatma ve dezenformasyona dikkat çeken Mısır temsilcilerinden Abo Bakr Abdel Fatah Mohammed; "Tahrir`de size yansıtıldığı gibi milyonlar toplanmadı. Tüm görüntüler üzerinde oynanıyordu. Çoğu zaman Mursi için meydanlara çıkan halkı, darbe yanlısı gösterilermiş gibi yansıtıyorlardı. Hatta bazı TV`lerde darbe yanlısı gösteriler diye verilen video ve görüntülerde ellerinde Mursi fotoğrafı olan insanlar vardı.

Yine Tahrir`e toplanan insanların çoğu para karşılığında tutulmuş insanlardı. Direnişçilerin susturulması için başlatılan operasyonlar ise tam bir felaketti. Rabia ve Nahda meydanları başta olmak üzere gösterilerde hayatını kaybeden insan sayısı 6 bini geçmiş durumda.

Camiye sığınan, orada sıkışan insanlar bile asker tarafından muhasaraya alındı ve elimize ulaşan bilgilere göre 30 kişi orada katledildi. Meydanlardaki çadırlara taşınan yaralılar acımasızca ateşe verilerek yakıldı. Askerlerin yaptığı en büyük oyunlardan biri de, direniş liderlerinin çocuklarını, ailesini, dostlarını gözaltına alarak liderlerin gelip teslim olmasını istemeleriydi" dedi. (Enes Durmaz-Ali Fidancı-Selman Tuğrul/ İLKHA)