Konutlardaki kira artış oranına getirilen yüzde 25'lik zam, ev sahipleri ile kiracıları karşı karşıya getirirken, kirada anlaşamayan tarafların mahkeme yolunu seçmesi ise mahkemelerdeki iş yükünü ciddi anlamda artırdı.
Mahkemelerdeki iş yükünün azaltılması amacıyla 'Arabuluculuk Yasası'nda değişiklik yapıldı. Yapılan değişiklikle kira uyuşmazlıklarında taraflar mahkeme gitmeden önce arabulucuya gidecek ancak anlaşma sağlanmazsa davalık olacaklar.
1 Eylül'de başlayan arabuluculuk sistemi hakkında İLKHA muhabirine açıklamalarda bulunan Avukat Tahir Zaman, arabuluculuk sisteminin ev sahipleri ile kiracılar arasındaki anlaşmazlığa olumlu katkı sağlayacağını düşündüklerini söyledi.
Son zamanlarda ev sahibi ile kiracı uyuşmazlıklarının içinden çıkılamayacak bir hal almaya başladığını belirten Zaman, bu durumun mahkemelerin iş yükünü fazlasıyla artırdığını aktardı.
"İş yükünü azaltmak amacıyla zorunlu arabuluculuk müessesesi getirildi"
İş yükü artan mahkemelerin adeta kilitlendiğini vurgulayan Zaman, "Kiracı ve mülk sahipleri arasında birçok kavgaya şahit olmaya başladık. Devlette bu kavgaların önüne geçebilmek ve mahkemelerin iş yükünü azaltmak amacıyla 1 Eylül 2023 tarihi itibariyle zorunlu arabuluculuk müessesesini getirdi." ifadelerini kullandı.
"Bir uzlaşı zemini oluşturuluyor"
Zorunlu arabuluculuk müessesesi hakkında bilgi veren Zaman, şunları söyledi:
"Zorunlu arabuluculuk, taraflar arasındaki bir uyuşmazlığı üçüncü bir kişi olan arabulucu tarafından çözüme kavuşturmaya çalışıldığı bir süreçtir. Bu süreçte kiracı ve mülk sahibi bir araya getirilip, bir uzlaşı zemini oluşturulmaya başlanıyor. Taraflar daha önceden belki de birbirlerini hiç dinlememiş olabilirler. Bu süreçte bir konuşma metni oluşturuluyor ve bir arabulucu tarafından bir uzlaşı zemini oluşturuluyor. Bunun neticesinde de kişilerin birbirlerini en azından anlaması durumu ortaya çıkıyor."
"Mahkemelerin yıllarca çözemediği sorunlar kısa sürede çözüme kavuşuyor"
"Arabuluculuk sürecinin bir diğer faydası da şudur; Mahkemelerin yıllarca çözemediğini arabulucu çok kısa bir süre içerisinde çözüme kavuşturmuş oluyor." diyen Zaman, şöyle devam etti: "Yani 3-4 yıl içerisinde çözüme kavuşturulamayan sorunlar arabuluculuk neticesinde çok daha kısa süre içerisinde çözüme kavuşturulmuş oluyor. Bu durumda iki tarafında haklılık payının olduğunu gözetmek lazım. Kiracılar açısından istenen kira bedelleri çok yüksek, ev sahibi açısından yüzde 25 çok düşük gibi çok fazla uyuşmazlıklar var. Taraflar en azından arabulucu vasıtasıyla bir orta yol bulmuş olacaktır."
"Arabuluculuk çok faydalı olacaktır"
Arabuluculuk sürecinin, hem daha kısa sürede çözülmesi hem mahkemelerin iş yükünün azaltılması hem de taraflar arasındaki dengenin gözetilmesi açısından çok büyük bir önem arz ettiğini vurgulayan Zaman, "Bu bağlamda zorunlu arabuluculuk müessesesinin çok faydalı olacağını düşünüyoruz. Tabi zorunlu arabuluculukta anlaşamayan taraflar dava yoluna yine gidebileceklerdir. Lakin dava yükünün azalacağını, tarafların buradan olumlu bir neticeyle ayrılabileceklerini düşünüyoruz. Bu bağlamda arabuluculuk müessesesinin çok faydalı olacağını düşünüyoruz." ifadelerini kullandı. (İLKHA)