TÜİK  Türkiye ekonomisinin "Nisan - Mayıs - Haziran" dönemini kapsayan 2. çeyrek büyüme rakamlarını açıkladı.

SYH 2023 yılı ikinci çeyrek ilk tahmini; zincirlenmiş hacim endeksi olarak, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %3,8 arttı.

Diğer hizmet faaliyetleri 2023 yılı ikinci çeyreğinde %6,6 arttı

GSYH'yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2023 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; diğer hizmet faaliyetleri %6,6, hizmetler %6,4, inşaat %6,2, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri %5,1, finans ve sigorta faaliyetleri %4,9, gayrimenkul faaliyetleri %3,2, bilgi ve iletişim faaliyetleri %1,3 ve tarım sektörü %1,2 arttı. Sanayi %2,6, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri ise %1,2 azaldı.

BÜYÜME 3,32 BEKLENİYORDU

Deprem sonrası kamunun yaptığı yaraları sarma harcamaları ve seçim döneminin de etkisiyle yüzde 3 ila 3,5 arasında büyümesi bekleniyordu. AA anketinde ekonomistler yüzde 3,32 beklerken, Reuters anketine katılan ekonomistler ise yüzde 3,5 büyüme bekliyordu.

BAKAN ŞİMŞEK'TEN BÜYÜME MESAJI

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ikinci çeyrek büyüme rakamlarını değerlendirdi.

Bakan Şimşek açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

TÜİK tarafından bugün açıklanan GSYH verilerine göre; Türkiye ekonomisi 2023 yılının ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre reel yüzde 3,8 büyürken, mevsimsel düzeltilmiş GSYH büyümesi bir önceki çeyreğe göre yüzde 3,5 olmuştur.

Sıkı küresel finansal koşullar ve geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,8 daralan küresel ticarette rağmen deprem felaketinin ekonomik etkilerini telafi etmeye çalıştığımız yılın ikinci çeyreğinde ekonomimiz güçlü büyüme performansına devam etmiştir.

Küresel aktivitedeki zayıflamayla reel ihracatta düşüş devam ederken; güçlü iç talebe bağlı olarak ithalat artışını sürdürmüştür. Böylece net dış talep büyümeyi sınırlandırmıştır. Öte yandan ekonominin üretken kapasitesinin artırılması açısından önem arz eden yatırım harcamaları yüzde 5,1 artmıştır.

Hedefimiz büyümenin güçlü olmasının yanı sıra, aynı zamanda dengeli, sürdürülebilir ve kapsayıcı olmasıdır.

İç ve dış talep dengesinin yeniden tesisi için tedbirler almaya ve uygulamaya devam ediyoruz. Kaynakların tüketimden çok; yatırım, istihdam, üretim ve ihracata aktarılmasını Önceliklendiriyoruz. Bu tedbirler neticesinde ekonomimizin dış şoklara karşı kırılganlığını azaltmayı hedefliyoruz.

Şeffaf, tutarlı ve uluslararası normlara uygun politikalar sayesinde güvenin temin edilmesi ile öngörülebilirlik artırılacaktır. Öngörülebilirlik, sürdürülebilir büyümenin sağlanması için gereken yatırım ve istihdam artışında kritik önem taşımaktadır.

Uyguladığımız politikaların makro finansal istikrar üzerindeki olumlu etkilerini görmeye başladık. Bu etkilerin kalıcı olması ve istikrarın sağlanması için gereken adımları atmaya devam edeceğiz. Dengeli ve sürdürülebilir büyüme ile sağlanacak refah artışının toplumun tüm kesimleri tarafından adil paylaşılması önceliğimizdir.