Şanlıurfa'da faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları, Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürlüğü görevine başlayan Asım Sultanoğlu’na bir ziyaret gerçekleştirdi.
Ziyaret sonrasında İl Milli Eğitim Müdürlüğü binası önünde bir basın açıklaması yapıldı.
Açıklamayı, Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı ve Memur-Sen İl Temsilcisi İbrahim Coşkun okudu.
"Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürü sanki failmiş gibi sanık koltuğuna oturtulmaktadır"
Sapkınlığı meşrulaştırmaya çalışan sayısı az sesi çok olan güruhla her platformda mücadele etmeye and içtiklerini ifade eden Coşkun, "Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürlüğü görevine başlayan Asım Sultanoğlu’nu Urfa’da faaliyet gösteren STK başkanlarımızla ziyaret ettik. Bizim sivil toplum kuruluşları olarak meselelere bakış açımız evrensel hukuk normu olan suçun şahsiliği güvencesinden hareketle çirkin bir fiilin failine gereken cezanın en ağırından verilmesi, suçla ilgisi olmayanların ise korunmasıdır. Yıllardır bu sapkın zihniyetle mücadele ediyoruz. Pedofiliyi, LGBTi sapkınlığını meşrulaştırmaya çalışan sayısı az, sesi çok güruhla her platformda mücadele etmeye and içtik. Şimdi kimi bilerek kimi bilmeyerek bu çirkin fiili işleyen kişiyi unutup/unutturup fiille ilgisi olmayan Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürü’nü sanki failmiş gibi sanık koltuğuna oturtmaktadır." dedi.
"İtibar suikastine, haysiyet cellatlığına prim vermeyiz"
Yapılan saldırılarla gerçek failin isminin unutturulduğuna dikkat çeken Coşkun, şöyle devam etti:
"İl Milli Eğitim Müdürünün ismi ısrarla zikrediliyor. Şimdi soruyorum size failin ismini kim unutturdu? Bu da yetmezmiş gibi konu ile ilgili paylaşım yapan herkese saldırılmakta, kişi haklarına laf söylenmekte, itibar suikasti yapılıp haysiyet cellatlığına soyunulmaktadır. İtibar suikasti yapılırken size her şeyi söylemek serbest, ziyaret edeceklerin çetelesini tutup fişlemek(!) size hak, ama daha hiçbir çalışmasını görmediğimiz, eğitim vizyonunu dinlemeye fırsat bırakmadığınız bir bürokratla ilgili hayırlı olsun demek kabahat öyle mi? Tekraren, yakinen tanıştığımız arkadaşlarımızın kadir bilmez cümlelerine rağmen iyi niyetimizi koruyarak diyoruz ki biz en küçük bir sapkınlığın kokusunun dahi alındığı yerde dimdik karşısında durur hesap sorulması için sesimizin son çığlığıyla haykırırız. Ancak itibar suikastine, haysiyet cellatlığına prim vermeyiz."
"Yeter ki derdimiz Urfa olsun"
Coşkun son olarak şunları söyledi:
"Son olarak gerçekten Urfa’yı, çocuklarımızın geleceğini, parlak yarınlarımızı düşündüğü için kaygılarını dile getiren kardeşlerimiz yok mu? Tabi ki var. Bu arkadaşlarımızın kaygıları bizim de kaygımız. Oturur, konuşur birbirimize izah ederiz. Yeter ki derdimiz Urfa olsun, derdimiz gençlerimiz olsun, geleceğimiz olsun." (İLKHA)