Devlet ile PKK müzakereleri temelinde başlayan çözüm süreci, PKK`nin cezaevindeki lideri Abdullah Öcalan`ın 21 Mart`ta deklare ettiği yeni yol haritasıyla farklı bir aşamaya geçti. Öcalan`ın, "Artık silahlı unsurlarımızın sınır ötesine çekilmesi aşamasına gelinmiştir." mesajından sonra PKK`nin silahlı elemanlarının sınır ötesine birkaç ay içinde çekilmesi beklenirken bu süreçte PKK`nin farklı bölgelerdeki militanları Lice, Kulp, Genç, Hazro ve Silvan beşgeninde kümelenmeye başladı.
PKK`nin kurulduğu yer olan Sisé köyü ile Dérxust köyünü merkez edinen PKK`liler bazı kamplarını köylere taşıyarak sözüm ona demokratik özerklik projesinin alt yapısını oluşturmaya başladılar. PYD`nin Rojava`da uyguladığı sistemin benzerini Lice`de hayata geçirmeye çalışan PKK, bir taraftan militan sayısını artırmaya çalışırken öbür taraftan rant ağını genişleterek ekonomik alt yapısını güçlendiriyor. Yeni konseptte makyavelist hareket tarzına devam eden örgüt; köylüleri kaçırıyor, haraç kesiyor ve kurduğu yerel mahkemelerde yargılamalar yaparak halka çeşitli cezalar veriyor…
Lice`de neler oluyor
PKK`nin demokratik özerklik için pilot bölge ilan ettiği Lice`de bazı yerlere askerlerin giremediği iddia ediliyor. Genç sınırındaki Riz bölgesi ve Spéné`nin dağlık kesimleri başta olmak üzere bir çok bölgede kurulan kamplarda, çevre köylerden götürülen gençler askeri ve siyasi eğitime tabi tutuluyor. Eğitimlerde, Sosyalizm ve Zerdüştlük özellikle gençlerin zihinlerine empoze ediliyor.
PKK için önemli günlerde köylüleri toplayarak dağlara götüren militanlar, burada büyük ateşler yakarak kadınlı-erkekli kutlamalar yapıyor.
Bir kısmını halktan gasp ettikleri araçlarla gündüz ortasında köy köy gezen silahlı militanlar, bir yandan köylülere korku salıyor bir yandan da çeşitli vaatlerle gençleri dağa çıkarmak için propaganda yapıyorlar.
Köylülerin anlatımına göre, PKK militanları, "Biz devletle anlaştık 2 yıl sonra demokratik özerkliği ilan edeceğiz. Şimdiden dağa çıkanlar yeni yönetimin memurları ve polisleri olacak." diyerek gençleri dağa çıkmaya teşvik ediyorlar. Militanların propagandalarına kanan bazı gençler sadece gelecek endişesi ile PKK`ya katılıyor. Çatışmalar bittiğe halde PKK`ya yoğun şekilde katılımların altında bu nedenin olduğu ifade ediliyor.
PKK`nin esrar tarlaları ve rant savaşları
Lice, Kulp ve Genç üçgeninde bir kısmı PKK militanları tarafından bir kısmı da PKK`ye vergi veren kişiler tarafından işletilen binlerce dönüm esrar tarlasından bahsediliyor. Öyle ki her biri 300-400 dönüm büyüklüğünde çok sayıda esrar tarlalarının olduğu belirtiliyor. PKK`nin son iki yıldan bu yana kendisi ve anlaşmalı olduğu şahıslar dışındaki kişilere esrar ekimini yasakladığı bunu ihlal edenleri ise cezalandırdığı belirtiliyor. Köylülerin iddiasına göre, karakolların bu tarlalardan haberi var ancak müdahalede bulunmuyor. Jandarmanın operasyon düzenlediği esrar tarlalarının, mevcut esrar tarlalarının yüzde 5`i dahi etmediği öne sürülüyor. Söz konusu bölgelerde uyuşturucu kaynaklı nedenlerden bazen ölümlerin yaşandığı çatışmalar meydana geliyor.
Yakın çevrelerinde boy boy hint kenevirlerini gören gençler uyuşturucuya başlıyor. Hatta bazı köylerde kadınların dahi esrar kullanmaya başladığı iddia ediliyor.
Köylülere baskılar ve PKK mahkemeleri
Lice`de, halka otoritesini dayatan PKK, Benin`den Temıra`ya, Darakol`dan Hevsel Beg`e, Metmur`dan Reşan`a, Hazmaz`a kadar yüzlerce köyü baskı altında tutuyor. Maddi durumu biraz iyi olan köylülerden haraç alan PKK`liler bazı köylülere de 50 bin-100 bin TL civarında para cezaları kesiyor. Başka partilere oy verdiğini düşündükleri kişileri ise sudan bahanelerle cezalandıran PKK`liler bu kişileri kaçırarak çeşitli işkenceler yapıyor.
Vatandaşların anlaşmazlıklarını mahkemelere yada alimlere götürmelerine engel olan militanlar, kurdukları sözde mahkemelerle halkı yargılıyor. PKK mahkemelerinde, zenginler(militanlara para verdikleri için) ve bir yakını dağda olanların kayırıldığı ifade ediliyor. PKK aleyhinde suç işleyenlerin ise korkunç şekilde cezalandırıldığı yine baskı altındaki vatandaşlar tarafından dile getiriliyor. Örneğin, oğlu dağa giden bir babanın oğlunu aramasını suç olarak gören PKK militanlarının yakalayarak kaçırdıkları bu kişinin tüm dişlerini çektikleri anlatılıyor. Yine ceza olarak, otomobiline el konulan bir vatandaş, aracını geri istediğinde militanların onu sözde mahkemeye götürdükleri, mahkemede kendisine "Bir kelime konuşabilirsin, ikinci kelimeyi konuşursan dayak yiyeceksin, üçüncüyü konuşursan öldürüleceksin." dedikleri bu kişinin yakınları tarafından dile getirildi.
BDP dışındaki partilere oy verenler potansiyel düşman
Yerel seçimler için şimdiden hazırlıkların yapıldığı bölgede vatandaşların BDP dışındaki partilere oy vermemesi için şimdiden hazırlıklara başlayan PKK`liler, "Başka partiye oy verenler haindir ve bizlerin düşmanıdır." dedikleri ifade ediliyor.
PKK`lilerin her köye bir erkek, bir kadından oluşan sorumlular atadıkları ve bu kişilerin köylerdeki gelişmeleri örgüte bildirdikleri dile getirilirken bu şahısların aynı zamanda seçimlerde tüm oyların BDP`ye verilmesinden sorumlu oldukları ifade ediliyor. Köylerde BDP dışındaki partilere oy verildiği takdirde köy sorumlularının cezalandırılacakları yönünde tehdit edildikleri iddia ediliyor.
Korkutulan halk silahlanıyor
Jandarmanın adeta tüm görevlerini PKK`nin sözüm ona asayiş birimlerine terk ettiğini belirten vatandaşlar, PKK militanlarının ellerindeki silahlarla devriye gezdiklerini hatta Sisé köyü ile Dexust köylerinde gündüz nöbet tutukları belirtiliyor. Bazı köylerdeki terk edilmiş evlere yerleşen militanlar, adeta dağlardaki kampları köylere taşımış bulunuyor. PKK`lilerin aynı zamanda köylülerin dini ve kültürel yönden yozlaşmaları için faaliyet yürüttükleri belirtiliyor.
PKK`nin baskılarından bunalan halk silahlanıyor. Bu nedenle bölgede halk arasında sık sık silahlı çatışmalar yaşanıyor
Halk endişeli
Köylerinde fotoğraf dahi çekilmesinden korktuklarını belirten vatandaşlar, gelecekten yana büyük kaygılar taşıyor. PKK`nin baskıları devam ederse köylerini terk edeceklerini belirten çok sayıda kişi, PKK`dan yana hayal kırıklığına uğradıklarını söylüyor. (Yusuf Özgür-İLKHA)