Mus’ab’ı da içten kemiren bir durgunluk vardı. Boşlukta bir şey ararcasına uzaklara bakıp derin düşüncelere kapılıyordu. Kendisi de, bunun farkındaydı. Onca sıcak ortamda bulunmuştu ancak hiç böyle şeyler hissetmemişti. Sabah namazına müteakip, içinde bulundukları ormanda teslis sesleri gelmeye başladı. Bu, sıcak bir ortamın habercisiydi. Ama hiç böyle hazırlıksız yakalanmamışlardı. Her işte bir hayır var diyerek önce helalleştiler sonra tekbirlerle düşman üzerine yürüdüler. Bu arada Mus’ab cebinden çıkardığı mektubu arkadaşına verdi.
“Bunu anneme ulaştır” Dedi.
Ardından tekbir getirerek ileriye atıldı. Yarım saatlik bir çatışmadan sonra düşman geri püskürtüldü. Ama bir şehitleri vardı. Mus’ab. Mektubu alan arkadaşı:
 

“Allah şehadetini kabul etsin, tüm bunları sanki biliyordun.” Dedi. Kardeşinin son isteğini yerine getirmek için annesine mektubu ulaştırdı.
Uzun zamandır oğlundan haber alamayan Fatıma Hanım, kapının çalmasıyla “Hayırdır inşallah” diyerek, kapıya yöneldi. Kapıyı açtığında, oğlunun eski arkadaşlarından birini görünce sevindi.
“-Mus’ab’tan bir haber mi var yoksa?”
“-Evet, teyze sanırım Mus’ab’tan mektup var”
Fatıma Hanım’ın “Buyur gel otur” deyişine karşılık, “Yok teyze benim işlerim var, ben gideyim.” diyerek uzaklaştı.
Fatıma Hanım oğluyla baş başa kalmışçasına, önce mektubu kokladı. Sonra besmele çekerek mektubu açtı ve okumaya başladı.
Bismillahir rahmanir rahim.
Canım anneciğim;
Sen bu satırları okuduğunda, ben en çok arzuladığım şehadete, en sevgiliye gidiyor olacağım inşallah. Her ne kadar üzülme desem de, ana yüreğidir dayanmaz biliyorum.
 

-Fatıma Hanım daha ilk satırları okurken gözyaşlarına boğuldu. Gözyaşları içinde okumaya başladı-.
Anne! Hatırlar mısın, hani okuyup büyük adam olacaktım, ikimiz beraber mutlu olacaktık. Seni, –Gecenin bir yarılarında eve sarhoş bir şekilde gelip sana hakaretler yağdıran, itip kakan –babamın elinden kurtaracağım deyişlerimi? Hep bu hayallerle büyüdüm canım annem. Ama sonra fark ettim ki, bizden daha kötü olan mümin kardeşlerimiz de varmış. Her gün üzerlerine bombalar yağan, kurşunlanan, namusuna el uzatılan… Mümin ve mümine kardeşlerime bunlar reva görülürken, benim dünyalık hayaller peşinde koşmam, ne kadar utanç verici bir durum, değil mi anne? Hem kurban olduğum Efendimiz dememiş miydi:“Müminler bir vücudun azaları gibidir. Bir taraf ağrısa tüm vücut ağrır.” Bende bunları duyunca yerin dibine girdim. Dayanılmaz ağrılar içerisinde, kardeşlerimle, mücadele için onların yardımına gittim. Çünkü ağrılarımı ancak onlarla olmak, hafifletebilirdi.
 

Canım anneciğim, senden son isteğim, seni mutlu edemediğim için beni affetmendir. Buluşmamız büyük güne kaldı. Seni çok seviyor, her şeye gücü yeten Allah’a emanet ediyorum.
Oğlun Mus’ab
Sedire halsiz bir şekilde yaslanan Fatıma Hanım, mektubun son satırlarını okuduktan sonara, mektubu bir kokladı, bir kokladı… Bir yandan başörtüsüyle gözyaşlarını silerken, biryandan da: “Helal olsun oğlum, helal olsun” Diyebildi.
 

Hür Ömer / Konya – Yaş: 21

 

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfayı geçmesin. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.