Kürt meselesine ilişkin barış sürecine katkı sağlaması amacıyla kurulan Âkil İnsanlar Heyeti`nde yer alan Celalettin Can ve Tükenmez Dergisi Yayın Kurulu Üyesi Nimet Tanrıkulu, kısa bir süre önce Kandil`e giderek KCK Yürütme Konseyi`nin eşbaşkanları Cemil Bayık ve Bese Hozat ile görüştü. Görüşmelere KCK`nin üst düzey yöneticileri Mustafa Karasu, Ali Haydar Kaytan, Sabri Ok ve Beritan Dersim de katıldı.

Taraf Gazetesi`ne Kandil temaslarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Celalettin Can, PKK`nın geri çekilme sürecine yönelik yaklaşımlarını da aktardı. Can`ın Taraf`taki ifadeleri şöyle:

GÜVENSİZLİK ARTTI

Bayık, silahlı mücadele hazırlıkları hangi koşullarda durdurduklarını Can`a şöyle aktardı: "Abdullah Öcalan barış için el uzatınca Başbakan da bu eli tutunca biz bu hazırlıkları durdurduk. Ateşkes kararı, elimizdeki esirlerin bırakılması, militanların geri çekilmesi bu süreci takip etti ve süreç halen devam ediyor. Aramızda tarihsel ve güncel yaşanmışlıklardan kaynaklı toplumsal, siyasal güvensizlikler var. Dolayısıyla sorunun esasına yönelmek için gerekli olan `Güven Verici Adımlar`ın tek yanlı kalmaması gerekiyor. Ama hükümet verdiği sözlerin hiçbirini tutmayınca zaten hâlihazırda var olan güvensizlik arttı."

Can, Bayık`la görüşmesinde örgütün hükümete 15 Ekim`e kadar süre tanımasının da gündeme geldiğini kaydetti. Bayık görüşmede bu sürenin sonunda silahlı mücadeleye dönmeyi düşünmediklerini söyledi. Bayık`ın bu konudaki açıklamaları şöyle:

KOMİSYONU BEKLİYORUZ

"Önderlik, sekiz komisyon kurulmasını önerdi. Bunlar Hukuk Komisyonu, Sosyo- Ekonomik Komisyon, Misak-ı Milli Komisyonu, Kadın Özgürlüğü Komisyonu, Ekoloji Komisyonu, Sivil Toplum Komisyonu, Güvenlik Komisyonu, Hakikatleri Araştırma ve İzleme Komisyonu. 1 Eylül`de bu komisyonların kurulacağı yönünde açıklamaların yapılmasını, 15 Ekim`e kadar da komisyonların kurulmasını istedi. Biz şimdi bekliyoruz. Bunu yapmazlarsa `Bu süreç tamamen bir oyundur ve bizi tasfiye etmeye çalışıyorlar` diye düşüneceğiz. Biz Kürt sorununun savaşla değil siyasetle çözülmesini istiyoruz. AKP`yi demokrasiye çekmek istiyoruz. Toplumun bu konuyu konuşması ve tartışması bizi umutlandırıyor."

SİLAHLI MÜCADELE YOK

"Her şeye rağmen 1 Eylül`de açıklama yapılmazsa ne yaparsınız" diye soran Can, Bayık`tan şu cevabı aldığını söyledi: "Süreci askıya alırız, bunun son derece zengin ve yaratıcı yolları var. Militanların geri çekilmesinin yavaşlatılmasından tutun da çekilmenin durdurulmasına, bütün Türkiye`ye yayılan serhıldanlardan, görüşmelerin durdurulmasına, Kürdistan`ın diğer parçalarında AKP politikalarına karşı siyaset geliştirilmesine kadar daha akla gelmeyen birçok yol ve yöntem geliştirilebilir. Silahlı mücadeleyi şu an düşünmüyoruz. Kafamızda öyle bir şey yok ama biz her zaman her türlü gelişmeyi karşılayacak örgütsel düzeyi yakalamış durumdayız. Süreci askıya alırız. Mesela militanlar yavaş çıkar veya çıkışı durur, diyaloglar kesilir, kitle hareketleri örgütlenir ama silahlı mücadeleyi düşünmüyoruz."

ajanslar