Prof. Dr. Barış Doster, Bakan Tekin'in açıklamasına ilişkin “Amaç, elbette eğitimin karma, bilimsel, laik, eşit bir eğitim olmaktan daha da çıkarılması, artık tamamen haremlik-selamlık bir eğitim düzeni ile laiklikten uzaklaşıp medreseye yakınlaşma konusunda bir adım daha atılması ve eğitimden başlayarak hızlı bir şekilde diğer alanlarda da kadın ve erkekleri ayrıştırmak” diyen Doster, “Bakın İranlı kadınlar eylem yaparken ‘Yaşasın Mustafa Kemal Paşa' sloganları atıyorlar. Onlar laikliğin özgürlükle ve toplumsal barışla ilgisinin farkındalar” dedi.
TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil konuya ilişkin açıklamasında "Karma eğitime ve kız çocuklarına uzanmaya çalışan elleri kırarız" dedi.
Oysa kız ve erkek öğrencilerin üzerinde olumsuz etkileri olduğu uzun soluklu araştırmalarla ispatlanan karma eğitim modelinin, başta ABD olmak üzere Batılı ülkeler tarafından terk edilmeye başlandığı ortaya çıktı.
2018 verilerine göre ABD’deki 506 okulun tek cinsiyetli olarak eğitim verdiği ve sadece kızların okuduğu 84 üniversitenin olduğu öğrenildi. Avustralya’daki okulların yüzde 12’sinde kız ve erkek öğrencilerin ayrı olarak okuduğu belirlendi. İngiltere’de de tek tip eğitim veren 400’ü aşkın eğitim kurumunun olduğu kaydedildi. Danimarka’da karma eğitimin terk edildiği, Almanya’da ise 2001 yılından bu yana karma eğitim zorunluluğunun kaldırıldığı kaydedildi.
2010 yılında Kuzey Londra'da eğitim faaliyetinde bulunan Kuzey Londra Kız Yüksek Okulu'nda öğrencilerin diğer okullara göre olan başarı grafiğinin gittikçe yükselmesi The Times gazetesine haber konusu olmuştu.
Sadece kız öğrencilerin eğitim aldığı okulun başarı grafiği, devlet okulları ve diğer karma okullara göre daha yüksek ve bu grafik gittikçe arayı açmıştı. Bu durumun kız ve erkek öğrencilerin ayrı ortamlarda eğitim almasının haklılığını ispatladığını yazan The Times gazetesi, eğitim tablosunda kız okulunun en yüksek dereceler almaya devam ettiklerini vurgulamıştı.
Bu durumun nedenlerini The Times gazetesine açıklayan okul müdürü Bernice McCabe, "Kızlar erkeklerden ayrı ortamlarda eğitim almalarının faydasını görüyor. Bu ortamda kendilerine her şekilde güven duyabiliyorlar. Etrafında erkekler olmadığı için bir davranışta bulunacaklarında erkekler tarafından etkilenmeyeceklerinin farkındalar. Erkeklerin olmadığı bir ortamda kızlar zeki ve kendine güvenmeleri için daha serbest bir ortam yakalıyorlar." görüşlerini dile getirmişti.
Sadece erkek öğrencilerin alındığı Royal Grammar Okulu Genel Müdürü Jon Cox da konu hakkındaki görüşlerini aktarmış. Cox, "Kızların olmadığı bir ortamda erkeklerin dikkati dağılmıyor ve derslerine daha fazla odaklanıyorlar. Kızların olduğu bir ortamda dışa açılmaları ve sınıfta söz almaları daha da azalıyor ve söz aldıklarında 'acaba kızlar ne düşünür?' kompleksine kapılabiliyorlar." diye konuşmuştu.