Bakanlıkları bünyesinde yapılan faaliyetleri anlatan Tarım, Sulama ve Hayvancılık Bakanlığı yetkilisi Abdulgafur Gaffari, en büyük sıkıntılarının parasal kaynak temini olduğuna vurgu yaparak tüm Müslümanları bu konuda sorumluluk almaya davet etti.
İLKHA'ya özel röportaj veren Gaffari, ülkede uyuşturucu ekiminin önüne geçtiklerini belirterek alternatif ürünler yetiştirmeleri için imkanları ölçüsünde çiftçilere yardımcı olduklarını kaydetti.
Hükümet olarak modern ekipmanlardan yoksun oldukları için münbit topraklardan yeteri kadar istifade edemediklerinin altını çizen Gaffari, Müslüman tüccarların ülkelerinde yatırım yapmaları halinde hem kendilerinin bundan kazanç elde edeceğini hem de halkının çalışma imkânı bularak geçimine katkı sağlayacağına işaret etti.
İşgal döneminde uyuşturucu ekimiyle geçimlerini sağlayan çiftçilerin, bu zehir tuzağına tekrar düşmeye mecbur kalmaması için İslam aleminin kendilerine maddi destek sağlaması gerektiğine vurgu yapan Gaffari, olanakların oluşması halinde yüzbinlerce insanın tarımla geçimini temin edebileceğine dikkat çekti.
Tarım Bakanlığı Yetkilisi Abdulgafur Gaffari ile yapılan röportajın detayları şöyle:
"Tarım Bakanlığının faaliyetleri nelerdir? Ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?"
Tarım Bakanlığı Yetkilisi Abdulgafur Gaffari:
"Bakanlığımızın adı; Tarım, Sulama ve Hayvancılık Bakanlığı. Bakanlığımız, hayvan sahipleri için aşı ve ilaç teminine çalışır, iyi nesil hayvanlar yetiştirilmesine yardımcı olarak 'Hayvancılık'la uğraşanları iyi hayvan yetiştirmeye teşvik eder. Onlara çok süt veren inekler verir, en kaliteli buğday tohumlarını dağıtır. Yaklaşık 115 şirket, bu tarz buğdayları ve tohumları hazırlamaktadır. Bakanlık teknik olarak çiftçilerle iş birliği yapmaktadır. Onlara eğitim vererek gerekli malzeme desteğinde bulunur, ziraat alanında dernekler oluşturulmasını sağlar.
Bakanlığımızın Sulama bölümünde ise; suyun bilinçli kullanımı konusunda, suyun az ama daha verimli olabilmesi için çiftçilere çeşitli eğitimler vermektedir. Afganistan'da tarıma elverişli arazi çoktur. Bakanlık bu araziler için su temin ederek o tarlaları kiraya verir. Böylece zengin olanlar gelip buralarda yatırım yapabilirler. Onlara birkaç yıllığına bu arazileri canlandırmaları için veriyoruz. Aynı şekilde Bakanlığımız, suyu olmayan araziler için de su temin etmektedir."
"Afganistan İslam Emirliği Tarım Bakanlığının acil olan ihtiyaçları nelerdir?"
Tarım Bakanlığı Yetkilisi Abdulgafur Gaffari:
"Bakanlığın tarımı geliştirmek için ayırdığı bütçesi azdır. Daha önce geliştirme bütçesi 12 milyar Afgani idi. Afgan halkının yüzde 85'si çiftçilik ya da hayvancılıkla uğraşır. Milletin yüzde 85'i bu alanda çalıştığı için para lazım. Zira tarımı parayla geliştirebilir, eğitimler verebilir, sulama yapabilir, tohum dağıtabiliriz. Maalesef yeteri kadar kaynak yok. Ziraat için gerekli araçlarımız çok az. Buğdayın toplanması lazım, una dönüştürülmesi lazım. Araçlarımız olmadığı için bunlar eski yöntemlerle yapılıyor. Bizim çiftçiliğimiz henüz teknolojiyle uyumlu hale gelmedi. Buna çok ihtiyaç var. Eğer çiftçilik yaparken gerekli araçları kullanıyor olsaydık, tarlalarımızdan 120 hatta 140 silo buğday toplayabilirdik. Ancak şu anda 70 ya da 80 silo buğday toplayabiliyoruz. Eğer kaynağımız olursa Tarım Bakanlığının işleri daha kolay ilerleyecektir."
"Tarım Bakanlığı ziraat ile meşgul olan insanlara ne kadar yardım edebiliyor?"
Tarım Bakanlığı Yetkilisi Abdulgafur Gaffari:
"Tarım Bakanlığının yeteri kadar kaynağı olursa, toprağı mekanize olarak düzenleyecek, yüzlerce kişiye iş olanağı sağlayacaktır. Tarım Bakanlığına ait araziler var. Bakanlık yeterince kaynak bulabilirse buralar için plan yapmayı düşünüyor. Aynı şekilde her vilayette bir ziraat bölümü oluşturmak istiyoruz. Böylelikle orada üretim yapabilir, dağıtabilir, alışverişin burada yapılmasını sağlayabiliriz. Ancak bu, ekonomik imkanlarla olabilir ki bizim yeterince paramız yok. Aynı şekilde yetişmiş meyve ve sebzeler için soğuk hava depolarının olması lazım. Her vilayette depoların bulunması gerekir. Afgan halkının ihtiyaç duyduğu şeyleri ulaştırmak için bu depolara ihtiyaç vardır. Ancak şimdilik Tarım Bakanlığı bunları yapacak imkânlara sahip değil."
"Tarım Bakanlığı'nda 'Karz-ı Hasen sandığı' var, biraz bu sandığın içeriğinden bahsedebilir misiniz?"
Tarım Bakanlığı Yetkilisi Abdulgafur Gaffari:
"İslami yöntemlerle işlerimizi yürütüyoruz. Burada mallarımız iki gruba ayrılır. Yani iki türlü yöntemimiz var: Mürabaha ve vekalet. Çiftçilerimiz bir şeye ihtiyaç duyduklarında biz ihtiyaç duyduğu şeyi onun için alırız. Buna şeriatta mürabaha denir. Eğer paraya ihtiyacı varsa biz ona para veririz. Buna da vekalet denir. Bizim sorunumuz da şudur ki paraya ihtiyacımız var. Bizim çok güzel bir sistemimiz var. Ancak bu sebeplerden ötürü istediğimiz gibi sistemimizi yürütemiyoruz. Bu konuda İslam ülkeleriyle de görüştük, mesela Katar, Kuveyt ve Türkiye ile. Onlara dedik eğer bize para verirseniz, ya da çiftçilik için gerekli malzeme ve araçları verirseniz, ya da bu konuda eğitim verirseniz biz işleri yürütürüz. Onların hazırlıkları var ama büyük ihtimalle resmi işlerden ötürü henüz hayata geçmedi."
"ABD 20 yıl boyunca milleti uyuşturucu satmaya teşvik etti. Bazıları haşhaş ekiyorlardı ki yeni dönemde tamamen yasaklandı. Geçimini haşhaş ile sağlayanlar vardı. Tarım Bakanlığı bunlar için ne yaptı?"
Tarım Bakanlığı Yetkilisi Abdulgafur Gaffari:
"Afganistan İslam Emirliği geldiğinde haşhaş ekimi yasaklandı. Tarım Bakanlığı onun yerine 'hink' adında bir bitkinin tohumlarını dağıtmaya başladı. Bunlar özellikle kuzey bölgelerinde yetişir. Geliri haşhaştan daha fazladır. Afganistan'da iyi mahsul veriyor. Bu tohumlar birçok çiftçiye dağıtıldı. Ancak İslam Emirliği'nin bu tohumları satın alacak imkânı yok. Aynı şekilde önceden haşhaş ekenlere alternatif tohum da dağıtıyor. Onlara gübre de veriyor. Bu yıl haşhaş yerine buğday çok ekildi. Aynı şekilde hink dediğimiz bitki de ekiliyor. Bunun hasılatı da çok oluyor."
"Afganistan İslam Emirliği bağımlılar için neler yapıyor?"
Tarım Bakanlığı Yetkilisi Abdulgafur Gaffari:
"Afgan halkı bilir ki biz eskiden Kabil'e gelemezdik. Burada çok fazla uyuşturucu bağımlısı vardı. Kadın, erkek… nereye gidersek bağımlılar vardı. İslam Emirliği hepsini topladı. Onlar için rehabilitasyon merkezleri ayarladı. Orada tedavi oluyorlar. Âlimler ve İslam Emirliği görevlileri onlar için çaba sarf ediyorlar. Dini konularda tecrübeli olanlar onlarla konuşuyor. Bunlara bağımlılığın haram olduğunu anlatıyorlar. Sağlık için, toplum için, aileleri için zararlı olduğunu anlatıyorlar. Her ne kadar bunların sayısı sıfırlanmazsa bile çok azalmıştır. Bunların tedaviye ihtiyaçları var, bazı araç gereçlere ihtiyaç var. Bize ulaşan haberlere göre uyuşturucu bağımlılarının tedavi olduğu bazı yerlerde gerekli malzemeler azalmış. Allah muhafaza bağımlılar yeniden eski hallerine dönmesinler. Bundan ötürü herkesin İslam Emirliğine yardım etmesi lazım ki bu olaylar yeniden yaşanmasın."
"Haşhaş eken çiftçiler bu işi ABD'nin teşvikiyle mi yoksa mecbur kaldıkları için mi yaptılar? İnsanlar şimdiki hallerinden mi yoksa önceki hallerinden mi memnunlar?"
Tarım Bakanlığı Yetkilisi Abdulgafur Gaffari:
"Amerikalılar buradayken bu işin yasaklanmasını istemiyorlardı. Dolaylı olarak buna teşvik ediyorlardı. Uyuşturucu kaçakçılığı küresel bir ticaret aracıydı. Birçok ülke bundan faydalanıyordu. Ancak İslam Emirliği her şeyi İslam şeriatına göre yapıyor. İslam şeriatına uygun ise yapılmasına izin verir, eğer aykırıysa ona izin vermez. Bunu yapanlar gönüllü olarak yapıyorlardı. Eğer pazarı olmasaydı bu işi yapamazlardı. Amerikalılar bunun pazarını ayarlıyorlardı. 'Siz şu kadar ekin, biz sizden alırız.' diyorlardı. Ama şimdi birisi ekerse İslam Emirliği gidip orayı bozuyor. Böylece uyuşturucu bitkilerini eken kimse kalmıyor. Elhamdülillah artık Afganistan'da uyuşturucu kaynakları sona erdi. Uyuşturucu bağımlıları, uyuşturucu temin edecek yer bulamazlarsa nasıl alıp kullansınlar?"
"Afganistan çok verimli topraklara sahiptir, maddi imkânsızlıklardan dolayı çoğu topraklar ekilemiyor. Buradan İslam ülkelerindeki tüccarlara nasıl bir çağrıda bulunursunuz?"
Tarım Bakanlığı Yetkilisi Abdulgafur Gaffari:
"Bizim bütün Müslümanlara mesajımız şudur; ziraat alanındaki tecrübelerini bize aktarsınlar. Parası olanlar, malzemesi olanlar Afganistan'a yatırım yapsın. Zira Afganistan'ın geniş toprakları vardır. Bu araziler onlara verilir, oralarda fabrikalar yapsınlar, milletimiz bu fabrikalarda çalışsın. İhtiyaç duyduğumuz şeyler ekilsin. Bütün İslam dünyasına sesleniyorum: Burası güvenli bir ülkedir. Burada hayır var, savaş yok; zulüm yok, İslam'ın adaleti var. Buraya yatırım yapın." (İLKHA)