Konuyla ilgili İLKHA muhabirine değerlendirmelerde bulunan STK'lar Milli Eğitim Bakanı'nın değerlendirmesini olumlu bularak, bu yönde desteklerini dile getirdiler.
Ayrıca karma eğitiminin ülkemizde eğitim anlayışını zedelediğini, başarısızlığa sebebiyet verdiğini ve herkesin bu karara saygı duyarak özgür bir şekilde eğitim alabileceklerine dikkat çektiler.
"Karma eğitim metodu birçok öğrencinin yeteneğinin körelmesine sebep olmaktadır"
Karma eğitimin ideoloji olarak benimsenmesinin yanlış olduğuna kanaat eden Peygamber Sevdalıları Derneği Başkanı Fesih Memiş, "Milli Eğitim Bakanı'nın isteyen ebeveynlerin çocuklarını ayrı okulda okutmaları hususundaki açıklamaları doğru bir yöndedir ve destekliyoruz. Karma eğitim daha çok Avrupa tarafından aşılanan bir süreçtir. Karma eğitim hakkında birçok tartışmalardan sonra ülkemizde de eğitim verilmeye başlandı ve hatta İmam Hatip okullarımızda bile uygulandı. Karma eğitim konusunu ideolojik olarak üstünde durmaları yanlıştır. Bu düşünce daha çok erkek ve kadının eşitliğini korumak adına yapılan bir düşüncedir. Fakat yanlış bir düşüncedir. Çünkü Allah'u Teala kadını ayrı bir fıtratta erkeği de ayrı bir fıtratta yaratmıştır. Hem duyguları hem de diğer hal ve hareketleri birbirinden farklıdır. Psikolojik olarak birbirlerine karşı farklı davranışlarda bulunabilirler. Karma eğitim metodu birçok öğrencinin yeteneğinin körelmesine sebep olmaktadır." şeklinde konuştu.
"Toplumda haya ve iffet duygusunun kaybolmasıyla ahlaki yozlaşmaya girdik"
Peygamber Sevdalıları Derneği Başkanı Fesih Memiş
İslam dini okumayı en güzel şekilde emretmesiyle beraber İslam'a uygun bir şekilde de eğitimin alınması gerektiğine dikkat çeken Memiş, "Elhamdülillah bizler Müslümanız. Kadın ve erkek tarafından sağlanan ortamlar İslam'da uygun görülmemiştir. İster iş sahası ister eğitim kurumu olsun mahremiyeti ortadan kaldıracak olan ortamda yabancı kadın ve erkeklerin bir arada bulunması uygun değildir. Toplumda birçok olumsuzluğa da sebebiyet veriyor ki en basit örneği ar ve hayanın ortadan kalkmasıdır. Toplumda haya ve iffet duygusunun kaybolmasıyla ahlaki yozlaşmaya girdik. Bizler yıllardır yanlış eğitim metodundan mustaribiz. Toplumda yavaş yavaş karma eğitimi beyinlere nakşettiler. Bu ideolojik bir projedir. Dolayısıyla eğitimde ideoloji olamaz. Eğitim konusu pedagojik bir konudur." ifadelerine yer verdi.
Memiş, karma eğitimin ülkede halen devam etmesiyle Türkiye'de elle tutulur bilim adamı yetiştirmekte aciz kalındığını vurgulayarak, "Yüz yıllık Cumhuriyet tarihi boyunca elle tutulur dünya çapında tanınmış bilim adamımız yok maalesef. Bu karma eğitim modeli Avrupa'dan çıkmasına rağmen yapılan araştırmalar sonucunda karma eğitimde kabiliyetlerin, yeteneklerin köreldiğini fark ettiler. Bundan dolayı şu an Avrupa'da karma eğitimin zararları konusunda ciddi bir çalışma yapılıyor. Almanya'da kızlara has birçok lise, üniversite ve enstitüler açılmış durumda. Fakat Türkiye'de Avrupa'nın bile zararını gördüğü karma eğitim modeline devam ediyor. Bizim dinimiz okumayı emrettiği için erkek ve kızların eğitimlerini alacak has bölümlerin olmasını istiyoruz." dedi.
"Batı ülkelerde ilk karma eğitimi uygulamaları orada gerçekleşti ve sonucunda çoğu ülkeler bu metot eğitimden vazgeçtiler"
Mehmet Şerif Öter
Milli Eğitim Bakanı'nın kız okulları değerlendirmesinin kendilerine bir ihtiyaç ve hak olduğunu belirten Mardin Toplumsan Dayanışma Federasyonu Başkanı Mehmet Şerif Öter, "Milli Eğitim Bakanımızın karma eğitimin sakıncaları hakkında bir açıklaması olmuştu. Bu değerlendirme gerçekten ülkede önemli bir gündem oldu. Bize göre de bu bir ihtiyaç bu bir haktır. Bugün Avrupa'ya baktığımızda ilk bu tür uygulamalar orada gerçekleşti ve sonucunda çoğu ülkeler bu eğitim metodundan vazgeçtiler. Özgürlük adı altında hem ayrı hem de karma eğitimi de uygulamaktadırlar. Bunun ülkemizde ve gelişmekte olan birkaç ülkede zorunlu olarak dayatılması tamamen bir ideolojidir." şeklinde konuştu.
Ülkede karma eğitimin beraberinde başarısızlığı, karşı cisle münasebeti, ve motivasyon dağınıklığına sebebiyet verdiğini ifade eden Öter, "Eğitim sistemimizin geride kalmasının temel sebeplerinden bir tanesi de karma eğitimin olmasıdır. Öğrenciler ergenlik döneminde derste eğitime, hocaya odaklanacağına karşı cinse odaklanıyor. Öğretmen dersi anlatmakta zorlanıyor, öğrencinin de motivasyonu dağılıyor. Ülkemizde anayasa 10. Maddesinde 'bütün vatandaşlar eşittir' ibaresi geçmektedir. Özgür haklara da sahiptir. Birileri ne derece karma eğitimi kendine özgür olarak kullanıyorsa ayrı eğitimi de bir hak olarak gören insanlarda vardır. Karma eğitimi benimsemeyen kişilere karşı tepki ve saldırılara izin verilmemesi gerekiyor." dedi.
"Milli Eğitim Bakanımızın bu açıklamasını olumlu buluyor ve destekliyoruz"
Karma eğitimi benimsememesinin gerekçelerini aktaran Öter, "Bizim de kendimize göre ayrı eğitimi istememizin bilimsel gerekçeleri vardır. Karma eğitim başarısızlığı beraberinde getiriyorsa ve öğrencilerin mahremiyetini, ahlakını ortadan kaldırıyor, öğrenciyi eğitiminden uzaklaştırıyorsa ebeveynlerin bu metodu benimsememeleri oldukça haktır ve doğrudur. Birçok velinin kız çocuklarını okula göndermemelerinin gerekçelerinden biri de budur. Herkes özgür hakkını kullanmalıdır. Birilerinin kendi yaşam tarzını, kendi ideolojisini, kendi cinsel eğilimini dayatması olacaksa o bir zulümdür ve hükümet bu konuda çözüm arayışına gitmelidir. İsteyen ayrı isteyen karma eğitim olarak karar alanların haklarına saygılı davranılmalıdır. Bu hakkı hiç kimsenin insanlardan alma gibi bir hakkı da olmaması gerekiyor. Milli Eğitim Bakanımızın bu açıklamasını olumlu buluyor ve destekliyoruz. Bu konuda geri adımın atılmaması gerekiyor. Sivil toplum olarak da bu konunun takipçisi olacağız. Gerekenin yapılması için uğraş vereceğiz inşallah." ifadelerini kullandı.
"Bu konunun gündeme getirilmesi olumlu adımlardır"
Kızıltepe Eğitim Bir-Sen Başkanı Tarık Yılmaz
Ebeveynlerin ve çocukların özgür bir şekilde eğitim almak zorunda olduğunu ifade eden Kızıltepe Eğitim Bir-Sen Başkanı Tarık Yılmaz, "Milli Eğitim Bakanımızın kız okullarının da olabileceği düşüncelerini kamuoyuyla paylaşmasını gayet olumlu bir adım olarak görüyoruz. 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununda deniliyor ki 'Türkiye Eğitim Sisteminde sadece karma eğitim olmak zorundadır.' Ancak günümüz şartlarında ve inanç sistemimizde velilerimizin, çocuklarımızın kendi coğrafi durumları, kendi okumak istediği alanlarla ilgili olarak hem kız okullarının olması, kız çocuklarının yalnız gidebileceği okullar, erkek çocuklarının yalnız gidebileceği okullar ve karma şeklinde olan okulların olması gayet doğal bir durumdur. Bu konunun gündeme getirilmesi olumlu adımlardır. Bu açıklamanın her gündeme gelişinde birtakım çevrelerin sürekli hiçbir şekilde konunun gündeme getirilmemesi, konuşulmaması doğrusunu anlayamıyoruz. Ebeveynler, çocuklar herkes istediği şekilde bir eğitim almak zorundadır." şeklinde ifade etti.
Her Müslüman'ın ilim öğrenme önemine değinen Yılmaz, "Çocukların edepli, ahlaklı bir şekilde eğitim görmeleri için kız veya erkek olarak değil de bir birey olarak eğitim görmelerini belirterek, "Bizim inanç sistemimizde de kadın ve erkek her Müslüman'ın ilim öğrenmesi farzdır. Bizler çocuklarımızın erkek ve kız olarak değil, bir birey olarak eğitim almalarını ve en güzel bir şekilde ahlakla, edeple donanmalarını istiyoruz. Milli Eğitim Bakanımızın bu konudaki düşünceyi dile getirmesi gayet olumludur ve bu bir eğitim modelidir. Bu konunun gündeme getirilmesi, konuşulması lazım. Her üç model şeklinde de eğitim olabilir. Milli Eğitim Bakanımızı bu konuda destekliyoruz." ifadelerini aktardı. (İLKHA)