Bahreyn İslami Milli Vifak Cemiyeti’nin özgürlük ve hukuk dairesi, Halife rejiminin uluslararası hukuk anlaşmalarını imzalayıp bunlara aykırı hareket etmesini, bu rejimin insan haklarını çiğneme ve cinayetlerini örtme hilesi olarak nitelendirdi. İnsan hakları açısından Bahreynli yöneticilerin dosyası kapkaradır. Bahreyn halkının inkılaba kalkışından önce de, geçmiş otuz yıl içerisinde de muhalifler Bahreyn başbakanının öncülüğünde şiddetli işkencelere tabi tutuluyordu. Krallık rejimi, ülkede değişim isteyen halkın bütün taleplerine kulak tıkamaktadır. Bilinen tek yol; zorla, silahla ve dayatma ile karşılık vermek. Zira ifade özgürlüğü ve gösteri hakkını kısıtlamak için bahaneler arıyorlar.

Son günlerde işkence ile ilgili resimleri basına yansıyan Bahreyn insan hakları savunucularından Naci Fetih’in şiddetli işkencelerden geçirildiği bildirilmektedir. İnsan haklarını savunma örgütlerinden Front Line, işkence fotoğraflarının Fetil’in işkence gördüğüyle ilgili konuşmalarının ispatı olduğunu ileri sürdü. Zira Fetil, 2 Mayıs 2013 yılında emniyet güçlerince gözaltına alınmış bir süre gözaltında kalmıştı. Fetil’in dışarı ile irtibatı kesilmiş, dört haftalık sorgudan sonra yasadışı yürüyüşe katılmaktan altı ay zindan cezasına çarptırılmıştı.

Ayrıca Fetil, terörle mücadele kanununun altıncı maddesinin askıya alınması için çalışan grup kurmakla itham edilmişti. Birinci duruşmanın düzenlendiği 11 Haziranda kendisi ile ilgili bütün iddiaları reddedip kendisine işkence edildiğini ileri sürdü. Mahkeme, oturumu 25 Hazirana aldı. Naci Fetil’in şiddetli işkencelere tabi tutulduğuyla ilgili yeni deliller sunmasıyla Front Lain örgütü, Fetil’in işkencesiyle ilgili kaygılarını bildirdi ve yetkililerin bu konuyu araştırmamalarından dolayı rahatsızlığını dile getirdi. Bahreyn hükümeti, uluslararası insan hakları sözleşmesini imzalamasıyla buna yönelik taahhütte bulunmaktadır. Söz konusu kurum, Naci Fetil’in gördüğü işkencenin etkileriyle ilgili tahkikat sona ermeden aleyhinde hiçbir işlemin yapılmamasını istedi.

Bahreyn İslami Milli Vifak Hareketi, Ramazan ayı boyunca diktatörün devrilmesi, kadın ve erkeklere özgürlük adı altında itirazda bulundukları gerekçesiyle geceleri çok sayıda Bahreynlinin gözaltına alındığını duyurdu. Bu arada rejimin güvenlik güçleri, halkın itirazlarını sona erdirmek için zehirli biber gazı kullanmakta, saçmalı mermiler sıkmakta, hatta rast gele göstericilerin üzerine ataş açmaktadır.

Zulme itiraz eden insanlar, gözaltında tutulan ya da işkence edilen insanların resimleri ellerinde, göz altıları ve işkenceleri protesto etmektedir. Katilleri ve işkenceleri sorgulayan bağımsız bir mahkemenin kurulmasını ve ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılmasını istiyorlar. Bahreyn halkı, 2011 yılından beri Halife diktatörlüğüne karşı barışçıl gösterilerine devam ediyor.

Bahreyn’de insan hakları kıyımı devam ediyor. Bu cinayet, dünyada barış ve güvenliği korumak isteyen uluslararası kurumların sükûtu gölgesinde sürdürülüyor. Batı, bu ülkedeki işkence ve cinayetlere göz yummaları bir yana, daha fazla zulmetmeleri için Suud ve Halife rejimlerini teşvik ediyor.

Bahreyn halkı, iki yıldan fazladır rejimin zulmünü protesto için gösteriler yapıyor. Bahreyn rejimiyle işbirliği yapan işgalci Suud rejiminin yardımıyla şu ana kadar yüzlerce Müslüman şehid edilirken binlercesi yaralandı ya da tutuklandı. Uluslararası insan haklarının ulaştığı deliller gösteriyor ki gösterilere katılanların bir kısmı rejim güçlerinin şiddetli işkenceleri altında hayatlarını kaybetti, bir kısmı da sakat kaldı. Zehirli gazlar bugüne kadar çok sayıda hamile kadının düşük yapmasına sebebiyet verdi.

Bütün bu baskı ve zulümlere rağmen halkın oylarıyla seçilmiş adil bir yönetimin başa gelmesini isteyen Bahreyn halkı, protestolarına devam ediyor. Bahreyn güvenlik güçleri, hiçbir insani ölçü tanımadan protestolara karşı zor kullanmakta, caddelerde ele geçirdikleri gençleri şiddetli dayaktan geçirmektedirler. 2012 yılında yayınlanan bazı videolar, Bahreyn güçlerinin sokaklardaki zulmünü açıkça gözler önüne seriyordu. Uluslararası af örgütü, bir süre önce yayınladığı bir raporda bu ülkede insan hakları kıyımının büyük boyutlara ulaştığını bildirdi.
 
Söz konusu rapora göre kriz bütün şiddetiyle devam ediyor. Yüzlerce protestocu zindanlarda tutuluyor. Zindandaki insanlara kötü muamele yapılıyor. Emniyet güçlerinin şiddeti devam ediyor. Birkaç ay önce kullanılan zehirli gazlardan dolayı birçok gösterici hayatını kaybetti. Birleşmiş Milletler Teşkilatı, açıktan yapılan bu zulümlere rağmen Suud’a ve Bahreyn’e karşı hiçbir girişimde bulunmadı. Zaten Amerika, İngiltere ve Fransa; Halife ve Suud rejimlerinin Batının ve Birleşmiş Milletler Güvenlik konseyinin desteğinin gölgesinde zulümlerine devam etmelerini istiyorlar. Bugün Bahreyn’de uluslararası kurumların ve dünyanın anlamlı sessizliği altında büyük bir insanlık kıyımı yaşanıyor.
 
Yazan Ali Rıza Sadıki Sebzevari
Kaynak: Risalet Gazetesi
Çeviren: Hanefi Aydın