Doğruhaber-Haber Yorum
Gün geçmiyor ki bir köpek saldırısı daha yaşanmasın. Bir hayat daha kararmasın.
Ne var ki, küresel güçlerin güdümündeki Türkiye medyası, her haberde olduğu gibi bu haberde de yanlı davrandı, saldıran köpeği, saldırıya uğrayan şahsa karşı savundu.
Bunun son örneğini, geçtiğimiz günlerde, "Ağaca bağlı köpeğe kurşun yağdırdı" haberiyle iliklerimize kadar yaşadık.
|
Yukarıdaki haberin metnine ve fotoya baktığınız zaman, bu şahsı suçlamaktan başka hiç bir çareniz kalmıyor değil mi? Gelin haberi bir de sonradan ortaya çıkan detaylar çerçevesinde yeniden değerlendirelim.
Evet yayınlanan bir videoda, elinde silah olan bir şahıs, ağaca bağlı bir köpeğe kurşun yağdırıyordu. Bu yönüyle durum kabul edilemez görünüyordu. Ancak...
Her şeyden önce, ağaca bağlı olduğu söylenen köpeğin ipi çok uzundu ve oradan geçen bir çocuğu yakalayıp parçalaması içten bile değildi.
Ayrıca söz konusu köpek bir "yasaklı ırk"tı. Yani şehirlerde bulundurulması yasaklanmış bir köpek türüydü. Bu köpekler yasaklıdır, çünkü saldırgan ve kana susamış doğalarından dolayı, insanlar için (özellikle de çocuklar için) çok tehlikelidirler.
Ayrıntılar bu kadarla da kalmıyor. Videonun kesilen bölümünden anlıyoruz ki, silahlı şahıs köpeğe ateş etmeden önce köpek bu şahsa saldırıyor ve saldırıya uğrayan kişi kendini son anda ve güçlükle kurtarıyor. Yani ortada ciddi bir tahrik, panik ve korku durumu var.
Bu şahısın daha önce de aynı köpek tarafından saldırıya uğradığı ve saldırıyı bu psikoloji ile yaptığı da sonradan edinilen bilgilerden bazıları. Belki de adam köpeğin çok tehlikeli olduğunu ve ila ahir birilerine zarar vereceğini düşündü, kim bilir.
Tüm bunları, köpeğe kurşun yağdıran adamı aklamak için yazmıyoruz. Zira köpeği silah kullanarak öldürmek yerine, çok daha insancıl başka yöntemler deneyebilirdi. Yetkililere bildirebilirdi mesela. Yetkililerin, sokak köpeklerinin tarafını tutmaya zorlandıkları düşünülürse, bu pek de çözüm olmazdı herhalde. İmza toplayabilirdi. Çevredeki vatandaşları örgütleyip, belediye nezdinde baskı unsuru oluşturmaya çalışabilirdi. (Tabi bu süre zarfında birileri o köpek tarafından öldürülmesin diye de dualar ederdi.) Her şeye rağmen, bir köpeğin, ulu orta silahla infaz edilmesini doğru bulmadığımızı açık ve net ifade etmek isteriz.
Ne var ki böylesi bir karşılıklı saldırı durumunda, şahsı cani bir suçlu gibi damgalamadan önce, tüm bu ayrıntıların ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini de söylemeden edemiyoruz. Adil olmak da bunu gerektirmez mi? Adaletin temelinde gerçekler ve detayların tam olarak ortaya çıkartılması yatmaz mı?
Peki bizim meşhur medyamız ne yaptı. Köpeği mazlum, ona ateş eden şahsı ise vicdansız ve insafsız ilan etti. Bunu yaparken de her zaman kullandığı yöntemleri kullandı. Yani, kesme, kırpma, cımbızlama ve yanıltarak algı oluşturma.
Sokak köpeklerinin insana tercih edilmesinin sonuçlarından sadece biri