Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları şu şekilde:

'KİRA SINIRLAMASI DEVAM EDECEK'

"Temmuz ayında yenilenecek kira sözleşmelerinde yüzde 25 sınırlaması devam edecek. Ticaret Bakanlığımız denetimlerini daha da sıklaştıracak. Stokçuluk ve fırsatçılık yapanlara asla müsaade edilmeyecek. Yeni ekonomi kadromuz enflasyonla mücadele yolunda uluslararası çalışmalara başladı. Dost ve kardeşlerimiz başta olmak üzere uluslararası yatırımcıların ülkemize yönelik ilgisi yükseldi. Son 21 yılda 255 milyar dolar doğrudan yatırım çeken Türkiye'nin salgın sonrasında yıldızının daha da parladığını görüyoruz. Yatırım ortamıyla bu ilgi ve pozitif havayı ekonomimiz için fırsata çevirmekte kararlıyız. 9 günlük bayram tatiline rağmen dış ticaret rakamlarında güzel haberler gelmeye devam ediyor. Yıl sonuna kadar 265 milyar dolara ulaşacağımız kanaatindeyim. Türkiye ekonomisini, istikrar, güven ve sürdürülebilirlik çizgisinde yükselteceğiz. 

'RÜZGAR EKENLER FIRTINA BİÇMİŞTİR'

"Varoşlarda, gettolarda yaşamaya mahkum edilen göçmenlerin çoğu Müslümanlardır. Şiddet maalesef şiddeti doğurmuştur. Tarih boyunca olduğu gibi rüzgar ekenler  bugün de olduğu gibi fırtına biçmiştir. Mağazaların yağmalanmasını elbette tasvip etmiyoruz. Ancak bu sosyal patlamadan otoritelerin ders çıkarması açıktır. Benzer vakalar ülkemizde yaşandığında bizlere hak, hukuk, demokrasi dersi verenlerin bugün derin bir sessizliğe bürünmesi ayrıca manidardır. Dışişleri Bakanlığımız Fransa'ya gidecek olan ya da orada yaşayan vatandaşlarımıza gereken duyuruları yaptı. İlgili birimlerimizle süreci yakından takip ediyoruz. Endişeyle karşıladığımız son hadiselerin daha fazla kan akmadan bir an önce sona ermesini diliyoruz. Bu olayların göçmenlere ve Müslümanlara yönelik yeni bir baskı yapılmasından kaygı duyuyoruz. Biz yüzbinlerce vatandaşımızın yaşadığı hiçbir ülkenin böyle bir girdaba sürüklenmesini istemeyiz. Hele hele ırkçı nefretin insanımızı hedef almasına izin veremeyiz. Türkler İslam düşmanlığından en çok mağdur olan toplumun kesimlerinden biridir. Dönerci cinayetleri denilerek üstü kapatılmak istenen katliamlarda yüreği yanan yine bizim insanlarımızdı."

İSVEÇ'İN NATO ÜYELİĞİ

Fransa'daki olayları titizlikle incelerken Stockholm'deki saldırı sonrası tepkimizi çok net bir şekilde gösterdik. İslam İşbirliği Teşkilatı'da bunu aynı netlikle gösterdi. Teröre destek vererek, teröristlere açık alan bırakarak Türkiye'nin dostluğunun kazanılmayacağını herkesin kabullenmesi gerekiyor. Muhataplarımız bunu ne kadar kısa sürede içselleştirirse süreç o kadar kısa sürecektir. Biz geçen sene neyi savunuyorsak bugün de aynı ilkeleri savunuyoruz. Oyalama taktikleri yerine verilen sözlerin tutulmasının daha akılcı ve devlete yakışır bir yöntem olacağına inanıyoruz. Buradan kendilerine ev ödevlerini daha iyi yapmalarını tavsiye ediyorum. Aba altından sopa gösterme kurnazlığına teslim olmayacağımızı tüm dünya bilir, bilemelidir. Biz birilerinden ülkelerinin isimlerini değiştirmesini değil altına imza attıkları hususlara sadık kalmalarını rica ediyoruz. Türkiye olarak bunlar sağlanana kadar geri adım atmayacağımızın bilinmesini istiyoruz."

ANA GÜNDEMİMİZ DEPREM BÖLGESİ

Depremzedelerimizi bayramda da ihmal etmedik, elimiz daima orada. Evleri yıkılan vatandaşlarımızın yeni bayramı evlerinde karşılamaları hedefliyoruz. Allahın izniyle asrın felaketinin de üstesinden birlikte geleceğiz. Durmadan dinlenmeden çalışacağız. Ana gündemimiz deprem bölgesidir. Başta depremde en çok yıkıma uğrayan Hatay, Adıyaman, Maraş olmak üzere 11 vilayetimizin tamamında imar ve inşa çalışmaları şu anda devam ediyor. TOKİ'miz bölgenin yeniden ayağa kaldırılması sürecinde öncü rol oynuyor. Amacımız 1 sene içerisinde 319 bin deprem konutunu teslim etmektir. Bölgede 143 bini köy evi olmak üzere toplam 650 bin konutu inşa edeceğiz. Şimdiye kadar inşası başlayan konut, köyevi ve ahır sayısı 180 bini buldu. Giden canlarımızı geri getiremeyiz, ama maddi kayıplarımızı telafi edecek imkana ve kudrete sahibiz.

"İSTANBUL HAVALİMANI BİR REKORA İMZA ATTI"

Daha önce trafikten, bozuk yollardan dolayı eziyete dönüşen seyahatler yatırımlarımızla birlikte artık keyifle yapılıyor. Osmangazi Köprüsü 24 Haziran Cumartesi günü 11 bin 770 araç geçişiyle bir rekora daha imza attı. 1915 Çanakkale Köprüsü'nde araç geçiş sayısında yüzde 55 oranında artış sağlandı. Yavuz Sultan Selim Köprüsü günde ortalama 100 bin araç geçti. Boğaz geçiş trafiği rahat nefes aldı. Ankara-Niğde karayolu rekora koşan bir başka projemizdir. İstanbul Havalimanı'na bayram boyunca günde ortalama 1517 uçak iniş kalkış yaptı. 25 Haziran'da 1593 iniş kalkış ile tüm zamanların en yüksek rakamına ulaştı. Dünya çapında birinciliklere doğmayan İstanbul Havalimanı Avrupa'nın en yoğun ve en iyi havalimanı seçildi. Takoz siyasetinin nelere malolabileceğini yıllar geçtikçe daha iyi anlıyoruz. Seçimlerde bu zihniyeti sandığa gömen insanımızın 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde bunlara geçiş vermeyeceğine inanıyorum.

"BİR DÖNEM SAVAŞ LOBİSİNİN HEDEFİ OLDUK"

Bayram sürecinde 21 ülkenin lideriyle görüşerek hem tebrikleri kabul ettik hem de ikili konuları ele aldık. Rusya-Ukrayna savaşından Sudan'daki kardeş kavgasının sona erdirilmesine kadar Türkiye'nin katkısını ortaya koyuyor. Ülkemiz krizlerin çözümünde denge, adalet ve güven veren tavrıyla belirleyici rol oynuyor. İstanbul süreci değerlendirebilseydi bugüne kadar yaşanan yıkım ve gözyaşı olmayacaktı. Tahıl mutabakatı ve esir takaslarıyla devam eden diplomatik gayretler maalesef savaş lobisi tarafından engellendi, yıpratıldı. Bunun bedelini de asker sivil onbinlerce insan ödedi. Hatta bir dönem Türkiye olarak bu savaş lobisinin hedefi olduk. Muhalefetin adayının asılsız ithamları bu senaryonun bir parçasıdır. Türk demokrasisine de zarar veren iddialarla ilgili ortaya tek bir somut delil ortaya konulmadı. Seçim atmosferinde niçin böyle bir provokasyona girişildiğine dair kamuoyunu tatmin edecek hiçbir açıklama da gelmedi. Son 1,5 yılda bunun gibi sayısız örnek, kışkırtma ile Türkiye'yi zorda bırakmayı hedefleyen ardniyetli teşebüssle karşı karşıya kaldık. Savaşa odun taşımak yerine barışın tesisi için gayret safrettik. Halen Rusya ve Ukrayna ile aynı anda görüşen, diyalog kanallarını işleten, çözüm önerileri geliştiren tek ülke biziz.