Arefe günü sabah namazıyla başlayıp bayramın 4'üncü günü ikindi namazıyla sona eren ve hanefi mezhebine göre yapılması vacip olan teşrik tekbirleri hakkında konuşan İTTİHADUL ULEMA Yönetim Kurulu Üyesi Molla Abdulkuddus Yalçın, önemine vurgu yaptı.
Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Sallallahu Aleyhivesellemin Kurban Bayramının arefe günü sabah namazından başlayarak bayramın dördüncü günü ikindi namazı da dâhil olmak üzere farzlardan sonra getirdiğine dair rivayetlerin olduğu teşrik tekbirleri Hanefilerde vacip, Şafii mezhebinde ise sünnettir.
Teşrik tekbirlerinin önemi hakkında açıklamalarda bulunan Molla Yalçın, ihmal edilmemesi gerektiğinin altını çizdi.
Teşrik tekbirlerini "Kurban Bayramı'nda namazlardan sonra getirilen tekbirdir" şeklinde tanımlayan Yalçın, "Lafzı da Şafii mezhebine göre 'Allahu ekber, Allahu ekber, Allahu ekber. Lailaheillallah Allahu ekber, Allahu ekber velillahil hamd' şeklindedir. Hanefi mezhebinde ise başta iki tekbir şeklinde 'Allahu ekber, Allahu ekber. Lailaheillallah Allahu ekber, Allahu ekber velillahil hamd' diye getirilir." dedi.
Bu tekbirlerin arefe günü sabah namazıyla başlayıp bayramın 4'üncü günü denilen ve aslında teşrik günlerinin 3'üncü günü ikindi namazına kadar devam ettiğini söyleyen Molla Yalçın, "Bu aradaki tüm farz namazlardan sonra bu teşrik tekbirleri getirilir. Hatta Şafii mezhebine göre sadece farz değil nafile namazlardan sonrada getirilmesi müstehaptır, sünnettir. Bunun getirmenin sevabı vardır. Unutulması halinde sonradan tekrar edilmesi sünnettir. Hanefi mezhebine göre vaciptir ve vacip olduğu içinde unutulursa bayramın dördüncü gününde bir farz namazdan sonra kaza edilmesi gerekir." ifadelerini kullandı. (İLKHA)