Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) tarafından yürütülen AB Katkılı Kırsal Kalkınma Destekleri (IPARD III) Programı öncesinde Malatya'da üreticileri ziyaret ettiğini belirten Meyer-Landrut, girişimcilerden duydukları en büyük sorunlardan birinin nitelikli çalışanların şehri terk etmesi olduğunu ifade etti.
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolas Meyer-Landrut, Birlik olarak Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerde tarım sektörünün yeniden canlandırılması için tarım altyapısı ve makine konularında iyileştirmelerin sağlanmasını da destekleme kapsamına alacaklarını bildirdi.
6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Malatya'yı incelemenin çok önemli olduğunu belirten Meyer-Landrut, "Malatya'da, korkunç deprem sırasında ortaya çıkan ihtiyaçları görmek ve durumu anlamak ve bu sayede en iyi şekilde destek sağlayabilmek istedik ki AB'den gelecek yardım mümkün olduğunca etkili olsun. Malatya'nın ekonomisinde tarım çok önemli rol oynuyor. Dolayısıyla yaşanan sorunların üstesinden nasıl gelinebilir, bunu görmeye çalıştım. Bu sebeple bazı tarım işletmelerini ve tarlaları gezdik." ifadelerine yer verdi.
Meyer-Landrut, fiziksel hasara ek olarak insan kaynağı sorununun da önem taşıdığına işaret ederek, bu kaynağın tarım ve sanayi ekonomisinin canlandırılması açısından çok önemli olduğunu kaydetti.
Yeni istihdam koşulları oluşturulması gerektiğini vurgulayan Meyer-Landrut, "IPARD'ın iki temel amacı, rekabeti geliştirerek insanların daha kolay ihracat yapabilmesini sağlamak ve istihdamı artırmaktır. Bu iki boyut mevcut durumda daha da önem kazandı. Şimdi daha önceden olmayan bir şeyi de programa katacağız. Tarım altyapısı ve makine konusunda iyileştirmenin sağlanması boyutlarını da desteklere ek olarak değerlendireceğiz. Öncelikleri anlamamız çok önemli. Deprem sonrası kurtarma, insani yardım çalışmaları yapıldı. Şimdi rehabilitasyon ve toparlanma aşamasına geçildi. Çalışmalar aşamalı olarak izlenmeli. Farklı paydaşlarla konuştuğumda önceliklerin neler olduğunu daha iyi anlıyorum. Umuyorum ki devasa yeniden inşa çalışmalarına katkıda bulunabileceğiz. Belediye altyapısı, sağlık ve eğitim bizim destek olabileceğimiz kilit sektörler. Spesifik olarak bu sektörlere yönelik program ve projeler yapmak gerekecek." dedi.
Meyer-Landrut, birkaç aşamada çalıştıklarını belirterek, bunlardan ilkinin geçmişte oluşturulmuş ve kullandırılmamış fonların yeniden yönlendirilmesi olduğunu bildirdi.Gelecek yıl için uygulanacak programı farklı konular etrafında çeşitlendirerek daha fazla destekle programlamaya çalıştıklarını vurgulayarak, daima iyi tanımlanmış plan ve programlara ihtiyaçları olduğunu dile getirdi.
Meyer-Landrut, planlamaya yardım etmenin de öncelikleri arasında yer aldığına dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu:
"Deprem şehrin yapısını değiştirdi. Gelecekte bu bölgede imar haritalandırma çalışmaları ve bunların hangi koşullarda yapılacağı önemli. Bizim öncelikle projelerin planlanmasına yardım etmemiz gerekli. Proje iyiyse zaten uluslararası finans kuruluşlarından destek görecektir. Desteklenebilir bir projeye dönüşürse finansman sağlanır. Biz de başlangıç aşamasındaki projeyle desteklenebilir hale gelmesindeki ara boşluğu doldurmak istiyoruz. Bölgede yaşayanlar yeni beceriler kazanabilsinler diye de çalışıyoruz. Yani finansman ve eğitime de destek oluyoruz."
IPARD'a katılan illerde 420 milyon avroluk destek sağlanacağı bilgisini veren Meyer-Landrut, yeni dönemde de finansman ve yeni projeler olacağını ancak IPARD III'te deprem sonrası yeni dönemi ele alabilecek şekilde dizayn gerektiğini söyledi.
Meyer-Landrut, IPARD'ın 41 ilde uygulandığını, Türkiye hükümetinin destek ve yönlendirmesiyle bunu diğer illere de yaygınlaştırmak istediklerini belirtti. (İLKHA)