DİYARBAKIR - Diyarbakır`daki 57 STK tarafından oluşturulan `Mısırla Dayanışma İnisiyatifi`` yaptığı kitlesel basın açıklamasıyla, Mısır`da 2 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği, 10 bin kişinin yaralandığı katliamı kınadı. Açıklamada Cuntacı Sisi`nin dünya Müslümanlarının sessizliğinden cesaret aldığı belirtilerek yaşanan darbeye sessiz kalanların katliama ortak oldukları vurgusu yapıldı.
Merkez Yenişehir ilçesi Ofis semtinde bulunan AZC Plaza önünde gerçekleştirilen basın açıklamasına Diyarbakır halkı, kadını, çocuğu, yaşlısı ve genciyle katılım göstererek destek verdi. Sık sık `Mursiye Selam Direnişe Devam`, `Mısır İslamla özgürleşecek`, `Kahrol Sisi Seninleyiz Mursi` sloganlarının atıldığı kitlesel basın açıklamasında darbecilere beddualar edildi.
Basın açıklamasını `Mısırla Dayanışma İnisiyatifi`` adına okuyan Murat Koç, Mısır`da darbecilerin binlerce Müslümanı şehid ettiğini ve binlercesini de yaraladıklarını söyledi.
`Cuntacı güçler rastgele ateş açıyor`
Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarında 40 günü aşkın süredir şiddetin hiçbir türüne başvurmadan gösterilerini sürdüren halka müdahale edildiğini dile getiren Koç, "Cuntacı güçlerinin rastgele ateş açması sonucu binlerce kardeşimiz şehid oldu ve binlercesi de yaralandı. Çoğu yaralının durumunun ağır olduğu ve şehid sayısı her geçen saat artıyor. Mursi`yi desteklemek, darbeye karşı çıkmak için meydanlardan ayrılmayan kardeşlerimiz; keskin nişancıların saldırıları, satılmış asker ve polis gücüyle ve hatta bazı yerlerde diri diri yakılarak katlediliyorlar" dedi.
Rabiatul Adeviyye ve Nahda meydanlarında 40 günü aşkın süredir şiddetin hiçbir türüne başvurmadan gösterilerini sürdüren halka müdahale edildiğini dile getiren Koç, "Cuntacı güçlerinin rastgele ateş açması sonucu binlerce kardeşimiz şehid oldu ve binlercesi de yaralandı. Çoğu yaralının durumunun ağır olduğu ve şehid sayısı her geçen saat artıyor. Mursi`yi desteklemek, darbeye karşı çıkmak için meydanlardan ayrılmayan kardeşlerimiz; keskin nişancıların saldırıları, satılmış asker ve polis gücüyle ve hatta bazı yerlerde diri diri yakılarak katlediliyorlar" dedi.
`Bu katliam ilk değil`
Hasan el Benna`nın yarenlerinin ve Seyyid Kutub`un sadık öğrencilerinin bu zulme sessiz kalmayarak günlerdir meydanları doldurduklarını ifade eden Koç, "Bu kararlı mücadele, tavizsiz direniş, kan ve zulümle meşruluk elde etmeye çalışan zalimleri öylesine ürkütmüştür ki sivil ve savunmasız insanlara karşı kanlı saldırılar düzenleyecek kadar saldırganlaşmışlardır. Bu katliam ilk değildir. 8 Temmuz`da sabah namazı sırasında Kahire`de İhvan mensuplarına karşı gerçekleştirilen ve en az 50 kardeşimizin şehit olmasına yol açan katliam `uluslararası toplumun` gözü önünde gerçekleşti. Ardından 26 Temmuz`da Askeri cuntanın emriyle hareket eden Mısır Ordusu, Mübarek Ramazan ayında oruçlu olarak Rabiatul Adevviye Meydanı`nda bekleyişlerini sürdüren halkın üzerine özellikle başlarına ve göğüslerine gelecek şekilde gerçek mermi kullanarak ateş etmiş ve bu vahşice saldırı sonucu yüzlerce kardeşimiz şehid edilmişti, dört binin üzerinde kardeşimiz de yaralanmıştı" ifadelerini kullandı.
Hasan el Benna`nın yarenlerinin ve Seyyid Kutub`un sadık öğrencilerinin bu zulme sessiz kalmayarak günlerdir meydanları doldurduklarını ifade eden Koç, "Bu kararlı mücadele, tavizsiz direniş, kan ve zulümle meşruluk elde etmeye çalışan zalimleri öylesine ürkütmüştür ki sivil ve savunmasız insanlara karşı kanlı saldırılar düzenleyecek kadar saldırganlaşmışlardır. Bu katliam ilk değildir. 8 Temmuz`da sabah namazı sırasında Kahire`de İhvan mensuplarına karşı gerçekleştirilen ve en az 50 kardeşimizin şehit olmasına yol açan katliam `uluslararası toplumun` gözü önünde gerçekleşti. Ardından 26 Temmuz`da Askeri cuntanın emriyle hareket eden Mısır Ordusu, Mübarek Ramazan ayında oruçlu olarak Rabiatul Adevviye Meydanı`nda bekleyişlerini sürdüren halkın üzerine özellikle başlarına ve göğüslerine gelecek şekilde gerçek mermi kullanarak ateş etmiş ve bu vahşice saldırı sonucu yüzlerce kardeşimiz şehid edilmişti, dört binin üzerinde kardeşimiz de yaralanmıştı" ifadelerini kullandı.
`Katliamın sorumlusu; Suudi yönetimi, ABD, BM ve AB`dir`
Firavun Sisi ve yaslandığı emperyalist güçlerin yapacakları katliamı önceden belirttiklerini söyleyen Koç, "Bu zalimler, başta İslam âlemi olmak üzere dünyanın suskunluğundan cesaret alarak İhvan`ın ve Mısır halkının kararlılığını, onurlu direnişini, katliamlarla ve alçakça saldırılarla bitirmek için her türlü vahşeti ortaya koymaktalar. Unutmayalım ki bu katliamın sorumlusu sadece cunta şefi Sisi değildir. Darbecileri ve işledikleri cürümleri ilk günden itibaren destekleyen Amerikan uşağı Suudi yönetimi, ABD, BM ve AB bu katliamların suç ortakları, failleridir. Günlerdir bütün dünyanın gözü önünde savunmasız insanlar katledilirken, bu vahşete karşı sesini yükseltmeyen, zalime dur diyemeyen herkesin eli mazlum Mısır halkının kanına bulaşmıştır" şeklinde konuştu.
Firavun Sisi ve yaslandığı emperyalist güçlerin yapacakları katliamı önceden belirttiklerini söyleyen Koç, "Bu zalimler, başta İslam âlemi olmak üzere dünyanın suskunluğundan cesaret alarak İhvan`ın ve Mısır halkının kararlılığını, onurlu direnişini, katliamlarla ve alçakça saldırılarla bitirmek için her türlü vahşeti ortaya koymaktalar. Unutmayalım ki bu katliamın sorumlusu sadece cunta şefi Sisi değildir. Darbecileri ve işledikleri cürümleri ilk günden itibaren destekleyen Amerikan uşağı Suudi yönetimi, ABD, BM ve AB bu katliamların suç ortakları, failleridir. Günlerdir bütün dünyanın gözü önünde savunmasız insanlar katledilirken, bu vahşete karşı sesini yükseltmeyen, zalime dur diyemeyen herkesin eli mazlum Mısır halkının kanına bulaşmıştır" şeklinde konuştu.
`İslam ümmetinin kıyamı engellenemez`
Mücadelenin dün başlamadığını yarın da bitmeyeceğinin altını çizen Koç, "Mısır`da, Tunus`ta, Libya`da, Yemen`de ve Suriye`de yakılan intifada ateşi bugün tüm Ortadoğu`yu sarmış ve kuşatmış durumdayken, İslam ümmetinin kıyamını artık hiçbir güç engelleyemeyecektir. Bu, insanlığın ayağa kalkmasıdır, ümmetin yeniden var olma çabasıdır, bir diriliş rüzgârıdır. Dolayısıyla Mısır`daki darbeyi, İhvan`ı hedef alan sistematik katliamları; tüm Müslüman coğrafyalardaki devrim ve direniş süreçlerini ve İslami uyanışı engelleme teşebbüsleri olarak görüyoruz" dedi.
Mücadelenin dün başlamadığını yarın da bitmeyeceğinin altını çizen Koç, "Mısır`da, Tunus`ta, Libya`da, Yemen`de ve Suriye`de yakılan intifada ateşi bugün tüm Ortadoğu`yu sarmış ve kuşatmış durumdayken, İslam ümmetinin kıyamını artık hiçbir güç engelleyemeyecektir. Bu, insanlığın ayağa kalkmasıdır, ümmetin yeniden var olma çabasıdır, bir diriliş rüzgârıdır. Dolayısıyla Mısır`daki darbeyi, İhvan`ı hedef alan sistematik katliamları; tüm Müslüman coğrafyalardaki devrim ve direniş süreçlerini ve İslami uyanışı engelleme teşebbüsleri olarak görüyoruz" dedi.
"Diyarbakırlı Müslümanlar olarak İhvan`ın yanındayız"
İhvan yetkililerinin hayatlarından endişe duyduklarını belirten Koç, "Bizler Şeyh Saidlerin, Selahaddini Eyyubilerin torunları olan Diyarbakırlı Müslümanlar olarak sonuna kadar Muhammed Mursi`nin ve İhvan`ın yanında ve darbecilerin karşısında olduğumuzu buradan bütün dünyaya ilan ediyoruz. Bizler Diyarbakırlı Müslümanlar olarak İhvan`a karşı gerçekleştirilen bu haksız, hukuksuz ve alçakça katliamları şiddetle kınıyor ve lanetliyoruz. Katliamda şehid düşen kardeşlerimizin şehadetlerinin Âlemlerin Rabbi olan Allah katında kabul edilmesini yüceler yücesi Rabbimizden diliyoruz. Bu katliamda yaralanan kardeşlerimize de Allah`tan acil şifalar niyaz ediyoruz. Başta İhvan-ı Müslimin olmak üzere Müslüman Mısır halkına taziyelerimizi sunuyoruz." şeklinde konuştu.
İhvan yetkililerinin hayatlarından endişe duyduklarını belirten Koç, "Bizler Şeyh Saidlerin, Selahaddini Eyyubilerin torunları olan Diyarbakırlı Müslümanlar olarak sonuna kadar Muhammed Mursi`nin ve İhvan`ın yanında ve darbecilerin karşısında olduğumuzu buradan bütün dünyaya ilan ediyoruz. Bizler Diyarbakırlı Müslümanlar olarak İhvan`a karşı gerçekleştirilen bu haksız, hukuksuz ve alçakça katliamları şiddetle kınıyor ve lanetliyoruz. Katliamda şehid düşen kardeşlerimizin şehadetlerinin Âlemlerin Rabbi olan Allah katında kabul edilmesini yüceler yücesi Rabbimizden diliyoruz. Bu katliamda yaralanan kardeşlerimize de Allah`tan acil şifalar niyaz ediyoruz. Başta İhvan-ı Müslimin olmak üzere Müslüman Mısır halkına taziyelerimizi sunuyoruz." şeklinde konuştu.
Açıklamanın ardından grup tekbirler eşliğinde dağıldı.
(M.Sait Adiyaman/ Hüseyin Asana - İLKHA)