Muhalefet, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir kez daha kazanması sonrası eleştiri okları Kemal Kılıçdaroğlu'na çevirdi.

Yaşananların ardından sık sık parti tabanından değişim sesleri gelmeye başladı.

Muhalif gazetecilere tepki
Öte yandan Kılıçdaroğlu'nu parti tabanı kadar eleştiren bir kesimde muhalif gazeteciler.

Fatih Portakal, İsmail Saymaz, Uğur Dündar ve Fatih Altaylı gibi isimler günlerdir Kılıçdaroğlu'nun istifa etmesi gerektiğini dile getiriyor.

Muhalif gazetecilerin istifa çağrılarını hedef alan Kılıçdaroğlu'nun kürsüden cevabı sert oldu.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuya ilişkin ifadeleri şöyle:

"Eleştirilerin tamamını saygıyla karşılıyorum. Ama kalemi eline alıp önyargılarıyla hareket edenlerin gazeteciliğini sorgulamak da benim görevimdir.

Kalemini satmayan, onurlu gazetecilik yapan haklı eleştirilerini yazan bütün gazetecilere saygım vardır. Kalemini satan, kendisini savcı yerine koyup karar veren gazetecinin, gazeteciliğini sorgulamak benim görevimdir."


Kemal Kılıçdaroğlu'na tepki gösteren Fatih Portakal ise şu ifadeleri kullandı:

Kılıçdaroğlu “kalemini satan gazeteciler” iddiasında bulundu. Büyük olasılık konusmayi kendi kaleme almadı. Birileri yazmış okudu. İddia yazanı değil, söyleyeni bağlar.

İhtimaller sunlar: . Ya kendisini eleştiren gazetecilere ofkesi ve kızgınlığı hat safhada “siz oyle derseniz ben de böyle derim” kafasında. Yani öfkesini kontrol edemiyor. Boş bir cümle…

Ya önüne konulan her şeyi sorgulamadan okuyor, yani itibarsızlaştırma propagandasının parçası oluyor, hatta belki de kendi yönlendiriyor. Kurnazca bir davranış. .

Ya da kalemini satanlar var. Satanları da biliyor. Cesaretli iseniz açıklarsınız. Ben duymak istiyorum.