“Onlar müminleri bırakıp kâfirlerin koruyuculuğuna tutunuyorlar. İzzeti onların yanında mı arıyorlar? Şüphesiz izzet tamamen Allah’ın yanındadır.” (4/139)

Normalde okuduğum ayetler arasında merakımı çeken bende farklı duygular uyandıran ayetlere tefsirden bakıp incelerim. Ama bu ayeti okuduğumda çok dikkatimi çekmesine rağmen tefsirlere hiç bakmak istemedim. Çünkü aklıma o kadar çok şey geldi ki…

Helak olmuş birçok kavim gibi bizde izzeti, şerefi aramamız gereken yerde değil de hep yanlış yerlerde aradık. Özellikle çağımızda en çok dikkatimi çeken; izzeti Kuranı Kerimde değil de onun dışındaki kaynaklarda arayışımızdır. Biz üstünlüğü farklılığı hep kişisel gelişim setlerinde, batı klasiklerinde ve ya Türk klasiklerinde arayıp durduk. Hep bunları okumakla üstün bir birey olacağımızı düşündük. Bu eserlerden her hangi birinin okunulup okunulmadığı sorulduğunda okunulmamasını çok büyük bir ayıp olarak gördük ve genel cevabımız: “bir okur olarak bu eseri nasıl okumayabiliriz veya bir Türkçeci, bir üniversiteli olarak nasıl okumayabiliriz” dedik. Ama genelde çoğunluğumuz bir Müslüman olarak nasıl olurda yazarı Ali, Veli, Ahmet yani bizim gibi insani bir fıtrattan olan birinin yazmış olduğu bir kitabı okuyup incelememe rağmen yazarı yüce Allah olan Kuranı Kerimi okumadım okumayabildik? Kişisel gelişim setini okuduğumuzda üstün bir kişiliğe bürüneceğimizi, yüksek bir seviyeye erişeceğimizi veya kâmil bir insan olacağımızı zannediyorduk. Ama olmuyordu hep bir şeylerin eksikliğini hissediyorduk ruhumuzda. Aşırı derecede bu eserleri okumamıza rağmen bir enerji alamıyorduk. Sorumluluklar yüklenemiyorduk. Ama Kuranı Kerimin bir ayetini okuyan biri nasıl oluyorsa yaşamını Muhammedi bir harekete çeviriyordu?

Nasıl oluyordu da etrafındakilerle bu kadar haşır neşir olabiliyordu, onların üzerinde bu kadar etki bırakabiliyordu. Nasıl oluyordu da “kum feanzir” ayetini okuyan birisi 1400 yıl önceki sahabeler gibi yönlendirici, dinamik olabiliyordu.

Çünkü hiçbir kitap ve söz Kuran gibi pasif ruhları devrimci bir ruha; düşünceleri eyleme çevirememiştir. Asıl sebebini ise yüce Allah şöyle açıklıyor: “Şüphesiz bu Kuran hem senin için hem toplumun için bir şereftir…” (43/44)

Evet şüphesiz üstünlük ancak Kuran ile olur.
 
HAFTANIN YAZISI
Abdulhakim Tekin - Kilis - Yaş 23