Ziraat Mühendisi Süleyman Melik, Bilinçsiz gübrelemenin hem cebe, hem de toprağa zarar verdiğini, zamanında ve dozunda kullanılması gerektiğini söyledi.
Doğru ve Bilinçli gübre kullanımının toprağa verdiği faydalara değinen Melik, Bitkinin gelişiminde, saçaklanmasında ve kökleşmesinde hasadına kadar olan süreçte bitkiye fayda sağladığını söyledi.
"Topraktaki değerleri düşürüp toprağın organik madde miktarını arttırıyoruz"
Düzensiz gübre kullanımının toprağa verdiği zarara değinen Melik, "Yıllardır alışılagelmiş düzenle kullanmış olduğumuz düzenle toprağa vermiş olduğu belli başlı sıkıntılar vardır. Kireç, tuz ve PH miktarının yükselmesi organik madde miktarının düşmesi ile topraklarımızda belirtilen oranda çoraklaşmalar meydana geldi. Çoraklaşmaların meydana gelmesi ile ekili olan alanlarda verim düşüklüğü sorunları meydana geldi. Kullanmış olduğumuz ürünler ile yüzde yüz gübre ve siyah toprakla toprak değerlerimizi yükseltip daha önceki ata topraklarımız gibi verimli hale getiriyoruz. Topraktaki değerleri düşürüp toprağın organik madde miktarını arttırıyoruz. Özellikle çiftçi anlamında toprağı gevşetip toprakta var olan elementleri güçlendiriyoruz." şeklinde konuştu.
"Bitkinin evrelerinde ihtiyaç duyduğu takviyelerle biz destek sağlıyoruz"
Düzenli gübre kullanımının toprağa her açıdan fayda sağlayacağını söyleyen Melik, "Kullandığımız gübreler bitkinin gelişiminde, saçaklanmasında ve kökleşmesinde hasadına kadar olan süreçte bitkiye tabii ki fayda sağlıyor. Bu konuda çiftçilerimiz zaten memnunlar. Bitkinin evrelerinde ihtiyaç duyduğu takviyelerle biz destek sağlıyoruz. Bu da alışılmışın dışında bir tonaj artışına sebep oluyor. Artan maliyetler karşısında ne kadar da olsa çiftçinin maliyetinin yanında tonajını arttırıp bir destek sağlama yönünde çalışmalara devam ediyoruz." dedi.
Teknoloji ve tarımı bir arada kullanmanın önemine değinen Melik, "Günümüz teknolojisiyle tarımı bir arada buluşturmamız gerekiyor çünkü eski toprak yapımız, eski tohumlar ve eski ilaçlarla şu an ki şartlar bir değildir. Tarımla teknolojiyi ne kadar bir arada tutarsak maliyette düşüş tonajda artış sağlayabiliriz. Bu da ithalat ve ihracatımızı etkiler ve çiftçiliğe yönelik bir geri dönüş sağlanır. Maliyetin düşmesi ve verimin artmasıyla insanların şehirlerden köylere geri dönmesini sağlayabiliriz. Bilinçli tarımda her zaman doğru gübreleme ve doğru ekimle işlerimizi bilinçli olarak yaparsak ülkemize ve torağımıza katkı sağlamış oluruz." şeklinde konuştu.
"Toprak verimliliği için kullandığımız alternatifler bu kadar bol değildi"
Tarımda yapılan hataları düzeltmemiz gerektiğini ifade eden Melik, "Tarımdaki en büyük hatalarımızdan biri atadan kalan yöntemleri, devam ettirmemiz. O zamanlarda imkân dardı çeşitler sınırlıydı toprak verimliliği için kullandığımız alternatifler bu kadar bol değildi. İklimlerden kaynaklı problemler vardı. Alışılagelmiş durumu devam ettirdiğimiz sürece belli bir seviyede kalmaya devam edeceğiz. Öncelikle toprak analizi yaptırmamız lazım ve toprakta eksik olan değerleri bilmemiz lazım. Doğru ekimde tohum belirlemede çıkan tohumlarda çimleme doğru raporları almamız. Kullanacağımız ürünlerin hangi evrede bitkiye ne katacağını bilmemiz, çiftçilerimizin bilinçlenmesi lazım. Doğru sulama yapmamız lazım salma sulamanın önüne geçmemiz lazım. Damla sulama sisteminde devlet gerekli desteği sağlıyor. Bizim de bu doğrultuda alt yapıları oluşturup gerekli çalışmaları sergilememiz lazım." diye konuştu.
"Daha önce kullandığımız gübre miktarıyla şu anki durum bir değil"
Kimyasal gübrelerin topraklarımıza faydasından çok zararı olduğunu açıklayan Melik, "Kimyasal gübreler verimli olan topraklarımızda çoraklaşmalara sebep olmaya başladı. Daha önce kullandığımız gübre miktarıyla şu anki durum bir değil. Daha önce 20-30 kilo gübre atarken şu anda bu oran 40-50 kiloya yükseldi. Bunun sebebiyse topraklarımızın artık morfinleşmesi. Topraklarımız artık bağışıklık kazandığı için artık kesmiyor. Kimyasal gübrelerin topraklarımıza sağladığı en büyük kötülük topraklarımızdaki PH, kireç, tuz miktarı ve organik madde miktarına zarar veriyor. Bunlar topraklarda bulunan element ve değerlerdir. Bu elementleri dengede tutmazsak verimli bir tarım yapamayız." dedi. (İLKHA)