Mao, Çin'in dünyanın en büyük yarı iletken pazarı olduğunu vurgulayarak, ekonomik bağları koparmanın, tedarik zincirlerini kesmenin ve piyasanın işleyişini sekteye uğratmanın hiçbir tarafın çıkarına olmayacağının altını çizdi.
ABD'nin yalnızca Çin'i değil çok sayıda gelişmekte olan ülkeyi de engellemeye veya kısıtlamaya çalıştığını savunan Mao, "ABD, gelişmekte olan ülkelerin hakkı olan kalkınma ve teknolojik ilerlemeyi ellerinden alıp onları sanayi zincirinin alt basamağında tutmak istiyor." ifadesini kullandı.
Mao, bilim ve teknoloji alanında bu tür bencil ve zorbaca pratiklerinin adaletsiz ve ekonomi ile ticaret kurallarıyla tutarsız olduğuna işaret ederek, sanayi ve tedarik zincirlerini istikrarsızlaştırmanın küresel ekonomik kalkınmayı sekteye uğratacağını ve sonuçta ABD'ye zarar vereceğini ileri sürdü.
Çin'in diğer ülkelerle fırsatları paylaşarak ortak kalkınmaya açık olduğunu kaydeden Mao, aynı zamanda meşru hak ve çıkarlarını savunacaklarını vurguladı.