Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başkent Millet Bahçesi'ndeki Büyük Ankara Mitingi'nde konuştu. Erdoğan, alandakileri işaret ederek, bu muhteşem katılımın, dün İzmir'de, İstanbul TEKNOFEST'te de böyle olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yüz binler geliyor, sandığa yürüyor yüz binler, 14 Mayıs'ın müjdesini veriyor." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlere ve kadınlara, 14 Mayıs için kapı kapı dolaşmaları çağrısı yaparak, "Bu bay bay Kemal'in de ne olduğunu herhalde anlatıyorsunuz, bunun ne denli yalancı olduğunu anlatıyorsunuz değil mi?" dedi.
Gelirken bir billboardda, "Ankara daha iyi hizmete layık" yazılı olduğunu gördüğünü aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Dün baktım İzmir'de de bay bay Kemal billboarda onu yazmış, 'İzmir'e iyi hizmete geliyoruz.' diyor. İstanbul aynı şeyi söylüyor. Dört yıldır İstanbul'da ne yaptınız? Ankara'da dört yıldır ne yaptınız? Aynı şekilde İzmir de bir yağmur görmesin. Çamur, çukur alıyor başını götürüyor. Ankara'da da öyle değil mi? Bunların üç tane tanımı var. Eğer CHP'yi tanımak istiyorsanız üç kelime yeter, çöp, çukur, çamur. İstanbul'a belediye başkanı olduğum zaman ben de İstanbul'u böyle tanıdım. Çöp, çukur, çamur… İstanbul'u bunlardan bu kardeşiniz kurtardı, çöp dağlarından, çukurlardan, çamurlardan kurtardık. Hepsini geç, susuzluktan kurtardık. Ankara da susuz değil miydi? Burada da yine Melih kardeşimin gayretleriyle Ankara'yı da susuzluktan kurtardık. Bunları biliyorsunuz. Bunları bilmeyenlere hatırlatmak şart. Çünkü hafıza-i beşer nisyan ile maluldür. Onun için de 'Ya zaten söyledik, biliyorlar…' değil, yine söyleyin, unutuyorlar."
Ankara'da Havalimanını, havalimanı-Ankara arasındaki yolları kendilerinin yaptığını söyleyen Erdoğan, "Yaparsa AK Parti yapar." dedi.
Ankara, İstanbul ve İzmir'de metroları kimin yaptığını da soran Erdoğan, "Bunlarda yalandan başka bir şey bulamazsınız. Yalanın en önemli mihmandarı kimdir biliyor musunuz, bay bay Kemal. Eğer yalan dersi almak istiyorsanız bay bay Kemal'in yazıhanesine müracaat edin, onu çok iyi bilir. Fakat 14 Mayıs'ta inşallah benim milletim bunları siyasi mevta yapacak. Hazır mıyız buna? Ana kademe hazır mıyız? Sandıklara sahip çıkacağız ve her bir kardeşim sandığa muhakkak yanında en az 10 tane arkadaşını da alacak götürecek." dedi.
Necip Fazıl Kısakürek'in, "Kırılır da bir gün tüm dişliler, döner şanlı şanlı çarkımız bizim. Gökten bir el yaşlı gözleri siler, şenlenir evimiz barkımız bizim. Kurtulur dil tarih ahlak ve iman, görürler nasılmış neymiş kahraman. Yer ve gök su vermem dediği zaman, her tarlayı sular arkımız bizim. Gideriz nur yolu izde gideriz. Taş bağırda sular dizde gideriz, bir gün akşam olur biz de gideriz. Kalır dudaklarda şarkımız bizim" dizelerini okuyan Erdoğan, "Bir gün akşam olup gittiğimizde dudaklarda, bizim Ankara ile birlikte yazdığımız 21 yıllık hikayemiz kalacak, gençlerimize emanet edeceğimiz Türkiye Yüzyılı hayalimiz kalacak." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi bu FETÖ, bu alçağın avenesi kimlerle beraber? Bay bay Kemal ile beraber. Bunların yanında başka kimler var? İP var, malum o yavrucuklar var, beraber. Önceleri almamışlardı, sonradan HDP'yi de yanlarına kattılar. O da yetmedi, 2 tane de belediye başkanı aldılar yanlarına, Ankara, İstanbul. Önce 6'lı masaydı, sonra 7'li oldu, şimdi 9'lu masa oldu. Bay bay Kemal, o da yetmeyecek size. Sen onlarla beraber yürü, bizim yanımızda millet var, bizim yanımızda cumhur var. Cumhuru yanına alamayan avucunu yalar. Hüseyingazi Tepesi'nin, Elmadağ'ın arkasından güneşin ilk ışıkları şehri aydınlatırken, milletimiz de şehitleri ve gazilerinin omuzlarında istiklal meşalesini yükseltmişti. Daha öncesinde Ankara, PKK terör örgütü tarafından düzenlenen kanlı saldırılarla sindirilmek istenmişti. Güvenpark'ta, Anafartalar'da, Merasim Sokak'ta gerçekleştirilen alçak saldırıların amacı, bu şehrin azmini ve direncini kırmaktı. Ankara bu saldırılarda can verdi, bedel ödedi ama pes etmedi. Alçaklar karşısında asla diz çökmedi. Kanlı Gar saldırısıyla oynanmak istenen kirli oyunu da bozan yine Ankara oldu." diye kaydetti.
Ankara'nın şimdi yeni bir destan yazmaya hazırlandığını dile getiren Erdoğan, 15 Temmuz ihanetinin rövanşını almak için yanıp tutuşanların, FETÖ'nün Ankara'yı bombalayan eli kanlı katillerini cezaevlerinden çıkartma, devleti yeniden FETÖ'nün kamudan temizlenen mensuplarına teslim etme sözü verenlerin olduğunu ifade etti. Erdoğan, şöyle konuştu:
"Yine aynı tarafta bölücü emellerini gerçekleştirmek için, artık ilk asrını geride bırakmaya hazırlandığımız Cumhuriyetimizle hesaplaşmak için yanıp tutuşanlar var. Gelin bize öyle bir söz verin ki artık bunların herhangi bir umudu kalmasın. Diyarbakır'da Yasin Börü'leri şehit eden namussuzlar bunlar değil mi? Benim Kürt kardeşlerimi sokağa döküp, 51 tane Kürt kardeşimizin ölümüne sebep olan bunlar değil mi? Yine bunlar ne diyor? 'Selo'yu çıkaracağız.' Geçen gün bir bozuntu var Garo diye. O Garo bozuntusu gitmiş ziyaret etmiş, demiş ki 'Şimdi nasıl olsa çıkacağım, çıktıktan sonra Öcalan'ı ziyaret edeceğim ve ziyaretimle birlikte de ondan bu görevi devralacağım.' Düşünün, şimdi oradan Öcalan çıkacak, görevi buna verecek. Öyleyse çok çalışacağız. Yani biz böyle bir görevde olduğumuz sürece ne Selo çıkabilir ne de affedersiniz o evlat, yavru katili çıkabilir, çıkamaz. Cezasını çekecek.
Bunların gözlerini öyle bir hırs bürümüş ki bu şehrin onlarca insanının kanına girmiş PKK mensuplarının siyasi uzantılarıyla pazarlıklara oturdular. Bunların içerisinde bay bay Kemal var, Meral Hanım var, HDP var, öbür tarafta bakıyorsunuz Davutoğlu'su var, bebecanı var. Bakıyorsunuz, Ankara Büyükşehir, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanları, yani onları zaten burada kalkıp da bu masanın etrafına almak ayrı bir dert, konuşmak bile yersiz. Onlar da var. Fakat ben, bir yere inanıyorum, önce Allah'a, sonra milletime."
Erdoğan, Cumhur İttifakı'nın mitinglerinin her yerde başarılı bir şekilde yürüdüğünü, her tarafta Cumhur İttifakı'nın birliğinin ve beraberliğinin olduğunu söyledi.
Ülkeye ve millete olan düşmanlıkları sebebiyle kamudan atılanları yeniden devlete dolduracaklarını açıkça ilan edenlerin olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Avucunuzu yalayacaksınız. Sormak lazım, bay bay Kemal, sen talimatı nereden alıyorsun? Kandil'den. Ne diyor Kandil? 'Biz, artık bay bay Kemal'i destekliyoruz.' Ne kadar güzel. Şimdi ben de diyorum ki söyle bana arkadaşını, söyleyeyim sana kim olduğunu. Arkadaşı, Kandil baronu olanlardan bu ülkeye fayda olur mu?" dedi.
Erdoğan, şunları kaydetti: "Bölücü terör örgütüyle arasına mesafe koyamayan partinin yöneticileri, il il dolaşarak bay bay Kemal için oy dileniyor. Türkiye Yüzyılı'nın önünü kesmek isteyen küreselcisinden tefecisine herkes de bunların yanında yerini aldı. Ekonomiden zerre kadar anlayanlar şöyle bir düşünsün, ne diyor bay bay Kemal? 'Londra'dan 300 milyar dolar getirecekmiş.' İnanıyor musunuz? Şu anda sen hangi görevdesin, hangi kademedesin? Nasıl oluyor da olmayan bir şeyi getiriyorsun? Herhalde bunlar, daha önce getirdikleri esrar, eroin vesaire bunları göndermişler ki şimdi bunların bedelini geri döndürme gibi bir gayreti var, daha önce böyle bir iftirayı yaptı ya, olmayan bir şey, vadedilmez ve gelmez. Diyorum ya yalan bunda irtifa kesbetmiş. Nasıl olsa bunun ödemesi yok, söyle söyleyebildiğin kadar yalanı. Bu da bunu yapıyor. Şimdi bu 300 milyar doların hesabını 14 Mayıs'ta sormaya var mıyız? Bu yalanın hesabını sormaya var mıyız? Yurt dışında zerre kadar eli kalem tutan böyle bir şeye inanmaz. Peki yurt içinde eli kalem tutanın böyle bir şeye inanması mümkün mü?"
AK Parti'nin, Başkent Millet Bahçesi'nde düzenlenen Ankara Mitingi'nde konuşan Erdoğan, hiç kimsenin ülkesinin 21 yıllık kazanımlarının tehlikeye girmesini, kalkınma atılımlarının yarım kalmasını, evladının geleceğinin belirsizliğe gömülmesini, güvenlik endişesine kapıldığı günlere geri dönmeyi, işçinin, emeklinin, memurun ay başında maaşını alıp almayacağını bilmediği dönemleri tekrar yaşamak istemeyeceğini söyledi.
Erdoğan, "Biz Türkiye Yüzyılı'nı hayal ediyoruz. Onlar, siyaseti parçalı, ekonomisi kırılgan, demokrasisi zayıf, bölgesinde dışlanan, dünyada horlanan eski Türkiye hayali kuruyor. Ankara'daki Başkent Millet Bahçesi'ni kime söz verdiklerini bilmiyoruz. Herhalde onu da yakında açıklarlar, yani burası. Kim yaptı burayı? Bunlar yapmayı bilmez ama yağmalamayı, yıkmayı, istismar etmeyi çok iyi bilir." diye konuştu.
Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Alevi olduğunu açıklamasına ilişkin "Sana kim dedi, Alevi misin, değil misin? Bizim Alevi'ye de saygımız var, her türe saygımız var. Bunu söylemene ne gerek var? Sen, Aleviliğini yaşa ama anlatmaya gerek yok." değerlendirmesinde bulundu.
Bu tablonun, CHP ile hiçbir ilgilerinin olmamasına rağmen kendilerini bile rahatsız ettiğini vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
"CHP'nin arkasına takılıp giden diğer partilerdeki kardeşlerimiz için de aynı durum söz konusu. Aynı ittifaka mensup birilerinin her gün millete, vatana, bayrağa, ezana, kısaca can feda edilecek değerlere yaptıkları hakaretleri, bu kardeşlerimiz daha ne kadar sineye çekecek. Hadi şimdi sineye çekiyorlar, Allah göstermesin yarın öbür gün devletin tüm kurumları bunlara teslim edildiğinde ortaya çıkacak vahim tablonun hesabını nasıl verecekler?
Buradan soruyorum, kendinizin ve evladınızın geleceğini bu 7'li kavga masasına, hatta bu 9'lu masaya emanet eder misiniz? Ülkenizin güvenliğini, huzurunu, akıbetini, kendi deyimleriyle bu kumar masasına emanet eder misiniz? Hanım kardeşlerime sesleniyorum. Hanımlar, bakkala süt almaya bile göndermeyeceğiniz birine ülkeyi emanet edebilir misiniz? Beyler, dükkanınızı, atölyenizi, tezgahınızı 5 dakikalığına bırakamayacağınız birine ülkeyi emanet eder misiniz? Gençler, dersinize yardım etse, verdiği bilgilerin doğruluğuna şüpheyle bakacağınız birine kendi geleceğinizi teslim edebilir misiniz? Çiftçi kardeşlerim, önüne 5 keçi katsanız, akşama hepsini kaybedip geleceğini bildiğiniz birine ülkenizin geleceğini teslim edebilir misiniz? İşveren kardeşlerim, kendi müessesenizde vasıfsız eleman olarak dahi çalıştırmayacağınız birine ülkenin geleceğini emanet edebilir misiniz? Emekli kardeşlerim, oturduğunuz apartmana yönetici olarak seçmeyeceğiniz birine ülkenin geleceğini emanet edebilir misiniz?"
14 Mayıs seçimlerinde Ankara'dan rekor destek beklediklerini belirten Erdoğan, "Ankara'nın sandıkları patlatacak oy oranlarıyla yine tercihini Türkiye Yüzyılı'ndan yana yapacağına inanıyorum." dedi.
"Vatandaşa meydanlarda verdiğimiz sözleri, göreve gelince unutanlardan, üzerine beton dökenlerden hiçbir zaman olmadık." diyen Erdoğan, laf yerine iş ürettiklerini, reklam yerine hizmet yaptıklarını, ihtiras peşinde değil, ülkeyi ihya peşinde koştuklarını ifade etti.
TEKNOFEST'in dün Atatürk Havalimanında 360 bin, bir önceki gün 240 bin kişiyle toplandığını, büyük ihtimalle bugün de yine en az o kadar kişiyle toplanacağını ifade eden Erdoğan, "Ve gelenler gençlik. Bu milletin elinden siz TEKNOFEST'i alamazsınız, İHA'ları alamazsınız, SİHA'ları alamazsınız, Akıncı'ları alamazsınız, alamayacaksınız, Kızılelma'yı hiç alamazsınız. Bu millet sizi avucunun içindeki suyla boğar, suyla. Siz ne zannediyorsunuz ya? Bu çocuk oyuncağı mı? Buralara öyle kolay gelmedik, kolay gelinmedi." ifadelerini kullandı.
Bu milletin elinden TEKNOFEST'i alamazsınız, İHA'ları, SİHA'ları alamazsınız, Akıncı'ları alamazsınız, alamayacaksınız. Kızılelma'yı hiç alamazsınız. Bu millet sizi avucunun içindeki suyla boğar. Buralara kolay gelinmedi. Hiçbir insanımız ülkesinin 21 yıllık kazanımlarının tehlikeye düşmesini istemez. Demokrasi atılımlarının yarım kalmasını istemez.
Biz, Türkiye Yüzyılını hayal ediyoruz. Onlar, siyaseti parçalı, ekonomisi kırılgan, demokrasisi zayıf, dünyada horlanan eski Türkiye hayali kuruyor. (İLKHA)