Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay bir TV kanalının canlı yayınında soruları yanıtladı. Fuat Oktay'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Şahısları kurumlardan ayırmak gerekli"
Kızılay'ın çadırları, çadır üretim tesisleri var. Biz çadır stoklarının tamamını kullandık, dışarıdan da çok ciddi destek aldık. Sonra parayla çadır satmayı öğrendik, buna ben önceden de ifade ettim. Buna biz de üzüldük, böyle bir şey olmasaydı iyi olurdu. Kızılay genel kurulu olan ve yönetimi genel kurulla belirlenen bir kuruluştur. Şahısları kurumlardan ayırmak gereklidir. Oluşturulan algıyla kurumu dövmemek lazım. Burada yapacağımız 2 şeydir; kişinin kendi inisiyatifi ile istifasıdır, olağanüstü genel kurula davet edilmesi ve yönetimin belirlenmesidir. Erdoğan çıkıp hemen değiştiriyor olsa 'tek adam' diyorsunuz. Değiştirmiyor 'genel kurulu çalıştırsın' denildiğinde 'niye yapmıyorsunuz?' deniliyor. Genel kurul üyeleri bunu çok rahatlıkla değiştirebilir veya başkan istifa edebilir.

"‘Sana söz’ü Kandil’e sözüdür"

‘Sana söz’ dediği Türkiye’ye verdiği söz değil aslına o afişlerdeki ‘Sana söz’ü Kandil’e, Pensilvanya’ya ve kendi ağa babalarına verdikleri sözdür o. Dünya basınındaki tartışmalara bakarsanız ‘Türkiye’nin eski dönemine dönmesi için Erdoğan gitmek zorunda’, Türkiye’nin eski dönemine dönmesi demek başkalarının belirlediği dış politika doğrultusunda kendine söyleneni yapan Türkiye’ye dönmek istiyorlar. Cumhurbaşkanı Erdoğan 'dünya beşten büyüktür' derken kimsenin ağzını açmadığı bir dönemde bunu Birleşmiş Milletler kürsüsünden ifade etti. Her fırsatta da ifade eder.


"80 yılda yapılamayanları 20 yılda yaptık"
Kandil'deki teröristlerden birinin bir açıklaması vardı. 'Erdoğan bizi bitirecek, kökümüzü kazıyacak. Kılıçdaroğlu'nu desteklemek lazım, 7'li masayı desteklemek zorundayız' diyorlar. 80 yılda yapılamayanları 20 yılda yaptık. Bunu eser siyasetimizle yaptık ve bugünden sonra bir yol haritası çiziyoruz. Yol haritasını çizerken bize söylenenlerle alakalı yüzümüzü dönmüyoruz. Buna gerekli cevabın verilmesi gerekiyor. Muhalefetin bize karşı yürüttüğü kampanyalara baktığınızda biz aslında hakaret dili kullanmıyoruz. Olanı olabildiğince anlaşılabilir hale getirmekle ilgili bir dil kullanmaya çalışıyoruz.

Anketlerde son durum
Hepimizin arzusu kendi koyduğumuz hedefleri hep kendimiz egale ettik. Kendimiz yeterli bulmadık ve kendimiz hep yeni hedefler koyduk. Dolayısıyla Türkiye’yle ilgili hedeflerimiz var bizim, biz bunların hiçbirisinden vazgeçmiş değiliz. Seçimi birinci turda kazanacağımıza eminiz. Sokaklardan aldığımız geri bildirimle 'bu işi bitireceğiz' diyoruz. İkinci tura bu işi bırakarak milletimizin gündemini bunla yormaya gerek yoktur diye düşünüyoruz. Milletimizin ferasetine güveniyoruz. Milletimiz Erdoğan'a balkon konuşmasını yaptıracaktır, güçlü meclis desteğiyle her iki seçimi sonlandıracaktır. Anketlerde önde olduğumuzu söyleyebilirim. Son 10-15 günkü trende baktığımızda aradaki farkın Cumhur İttifakı lehine açıldığını görüyoruz.