ZEKİ ARAS / DOĞRUHABER

Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle vefat edenlerin sayısı 50 binin üzerine çıktı. Enkaz kaldırma çalışmaları devam ediyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun açıkladığı rakama göre 2 milyon 650 bin kişi çadırlarda kalıyor. Depremzedelerin yiyecek, giyecek, hijyen paketi, soba ve yakacak ihtiyaçları devam ederken barınma sorununun da çözülmesi gerekiyor. Depremin ilk günlerinden bu yana bölgede çalışmalarına devam eden Umut Kervanı Vakfı da bu ihtiyaçların karşılanması için seferberlik halinde çalışmalarını sürdürüyor. Bölgede yaptığı çalışmalarla takdir toplayan Vakıf, depremzedelerin gönüllerinde yer edindi. Umut Kervanı ile ilgili duygu ve düşüncelerini aktaran depremzedeler kimi zaman duygulandı, kimi zaman gözyaşlarına hâkim olamadı.

“DEPREMDEN SONRA İLK GELEN UMUT KERVANI OLDU”

Umut Kervanı’ndan bahsederken duygulanan depremzede vatandaş oldukları yere ilk olarak Vakfın geldiğini belirterek şöyle konuştu: “Biz memnunuz Allah razı olsun. Yani yemin ederim ki bu depremden sonra ilk gelen Umut Kervanı oldu. Biz hepsinden memnunuz. Allah hepsinin işini gücünü rast getirsin. Her şeylerinden memnunuz. Onu getirmeyenler düşünsün (yardım ulaştırmayanlara sitem edip, duygulanıyor). Nerede o eskiler? (büyük yardım kuruluşlarını kast ediyor) Allah peygamber razı olsun. Biz de çevremizdeki bütün dostlarımıza söyledik. Bütün adaklarını gönderiyorlar. Yani önümüz bayram, kurbanlarını falan bu tür çadırlarımıza verseler iyi olur. İnsanların durumunu görüyorsunuz.”

“SİZİNLE SONUNA KADAR KALACAĞIZ DEDİLER”

Umut Kervanı’nın acılarını hafiflettiğini, kendilerini evlerindeymiş gibi hissettiklerini kaydeden depremzede bir diğer vatandaş ise, “Yemek konusunda Umut Kervanı'na çok çok çok teşekkür ederiz. Her konuda sanki kendimizi evimizde hissediyoruz. Gerçekten hani benim çocuklarım, eşim bütün buradaki insanlar, aile yani ilk günden beri Allah razı olsun onlardan hepsi burada hep beraber. Yani bir tane isteyene iki tane veriyorlar. Bugüne kadar hiçbiri kalbimizi kırmadı. İlk günden bu yana takip ediyorum. Genelde hep buradan alıyorum. Çok çok teşekkür ederiz. Allah razı olsun. Kızım bile diyor ki; anne senin yaptığın yemeklerden hiçbir farkı yok. Kendi evimizde hissettiriyorlar gibi bize. Hatta ben bir ara çok korktum yani depremden iki hafta sonra geldim tek tek sordum ‘sonuna kadar bizimle misiniz?’ diye. İnanın bana dediler ki; ‘siz burada olduğunuz sürece, biz buradayız, korkmayın’ dediler. Ben o gün çok kötü ağlamıştım da… Bayağı yağmur da yağıyordu. Baktım bazı yardım kuruluşları toplanıyor. Çok korktuk. Dedik ki; ‘acaba hepsi gidecek mi? Biz ne yapacağız? Sahipsiz mi kalacağız?’ diye. Geldim, sordum. Biz sizinle sonuna kadar kalacağız dediler. Yani bu bizi güçlendirdi. Nasıl diyeyim, acımızı hafifletti. Bana bir umut verdi. Gerçekleri söylüyorum bakın Ramazan ayındayız. Büyütüyoruz demesin kimse asla, her şey ortada zaten.” şeklinde konuştu.

“SICAK YUVALARINDA OTURAN İNSANLAR, BUNUN MUHASEBESİNİ YAPSINLAR”

Deprem öncesi lüks konutlarda oturduklarını, şimdi ise yemek sırasında yemek aldığını ifade eden başka bir depremzede vatandaş da, “Maalesef annemi kaybettik. Çekirdek ailede çok şükür bir sıkıntı yok. Ama maalesef annemi depremde kaybettik. Sağ olsunlar şu zor günlerimizde hepsi yanımızda. Yemekleri gayet güzel. Beğenerek alıyoruz. Hepimiz şu karşıda görmüş olduğunuz dairelerde, lüks konutlarda oturuyorduk. Allah kimseyi bu durumlara düşürmesin. Olmayacak diye bir kaide yok. Bir anda doğal bir afet oldu. Ve şu anda yemek kuyruğundayız. Böyle bir durumdayız. Çadırda yatıp kalkıyoruz. Sebep olandan da emeği geçen herkesten de Allah bin kere razı olsun. Hepimizin durumu iyiydi. Hepimizin standart bir yaşam tarzı vardı. Hepimiz sabah kalkıp işimize giden insanlardık. Akşam sıcacık yuvamıza geçip oturan insanlardık. Kurban olduğum Allah bak… Bunu da hesaba katmak lazımmış. Doğal bir afet, doğal bir felaketle ne olabiliyormuş diye görebildik. Çanağımız, çömleğimiz, her şeyimiz dairelerde. Dairelere geçemiyoruz. Çünkü duvarlar yıkık durumda. Şu anda başka illerde sıcak yuvalarında oturan insanlar bunun da muhasebesini yapsınlar. Şu anda 10 tane dairesi olan insan da bu kuyrukta, 1 tane evi olan da bu kuyrukta yemek sırası bekliyor.” cümlelerini kullandı.  

“UMUT KERVANI GELMESEYDİ HERKES PERİŞAN OLACAKTI”

Konuşurken gözyaşlarını tutamayan depremzede kadın, şöyle konuştu: “Onlar (Umut Kervanı) gelmeseydi herkes perişan olacaktı. 2 aydır yemek veriyorlar. Buradaki insanlar yiyip içiyorlar. Bundan daha büyük nimet mi olur. Tek isteğim; sadece bir çadır istiyorum. Afad çadırı istiyorum. İki aile beraber kalıyoruz. Bir sıkıntımız yok çok şükür. Ama sonuçta benim de çocuklarım var. Onun da eşi rahatsız. Sadece ayrı bir çadır istiyorum. Başka da bir şey istemiyorum. Zaten evim de gitti (burada ağlıyor). Ama bir çadır istiyorum. O çadırı bir aydır istiyorum. Hep yok dediler. Battaniye istedim ona da yok dediler. Herkes helallik versin, helallik alsın. Herkes namazını kılsın. Herkes doğru ve dürüst olsun. Tevbe etsinler. Böyle bize yemek getiren iyi insanlar var. Rabbim herkesi esirgesin, çocuklarımı da esirgesin.”

“BU YARDIMSEVER İNSANLAR BURADAN GİDERSE ÇADIRLAR DA KALMAZ”

Umut Kervanı’nın yemek kuyruğunda konuşan bir diğer vatandaş da, “Bu yardımsever insanlar buradan giderse çadırlar da kalmaz. Giderler yani. Yani onların sayesinde burada insanların karnı doyuyor. Kimse evinde yemek yapacak durumda değil. Kimsenin evi de yok şu anda. Allah razı olsun yemek yapıp herkese dağıtıyorlar.”

“İYİ Kİ ONLARI TANIDIK”

Keşke depremden önce Umut Kervanı’nı tanısaydım diyen başka bir depremzede de şunları kaydetti: “Şimdi yalnız kalmadığımızı görmek bizi mutlu ediyor. Sonuç itibariyle gelmeyebilirdiniz. Yardım etmeyebilirdi Umut Kervanı. Ama iyi ki geldiler. İyi ki yalnız olmadığımızı bize gösterdiler. Allah razı olsun. Bu kadar insanın onların sayesinde karınları doyuyor. Yedisinden yetmişine herkes onlardan faydalanıyor. Allah razı olsun. İyi ki varlar. İyi ki onları burada tanıdık. Keşke deprem olmasaydı… Farklı bir şekilde onları tanısaydık ama her şeyin bir sebebi vardır, diyorlar.”

Umut Kervanı Vakfı Başkanı:

ELİMİZDEN GELDİĞİNCE YARALARI SARMAYA GAYRET EDECEĞİZ

Deprem bölgesinde yaptıkları çalışmalar ile ilgili konuşan Umut Kervanı Vakfı Genel Başkanı Cengiz Kurtaran, "İnşallah bizler Ramazan ayı boyunca ve Ramazan'dan sonra da halkımızın yanında olacağız." dedi.

 Hatay/Ömer Adıgüzel

Umut Kervanı Vakfı Genel Başkanı Cengiz Kurtaran "Bizler Umut Kervanı Vakfı, Avrupa Yetim Eli, Yetimler Vakfı ve IHO EBRAR olarak depremin ilk anından itibaren bölgelere intikal ettik. Kardeşlerimizin yaralarının sarılması için tüm ekiplerimiz ile sahada olduk. Bugün depremin 59'uncu günü ve biz bu zaman zarfı içerisinde depremzede halkımız ile beraber olduk. İnşallah bizler Ramazan ayı boyunca ve Ramazan'dan sonra da halkımızın yanında olacağız." dedi.

“YAKLAŞIK 3 MİLYON 500 BİN KİŞİYE SICAK AŞ İKRAMINDA BULUNDUK”

Depremzedelere yönelik yardım çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Kurtaran, "Umut Kervanı ailesi olarak diğer bileşen dernek ve vakıflarımız ile beraber bugüne kadar yaklaşık 3 milyon 500 bin kişiye sıcak aş ikramında bulunduk. Ve bununla beraber on binlerce aileye başta gıda olmak üzere giyim, ayakkabı, soba, yakacak, hijyen malzemesi ve bilumum diğer ihtiyaçlarının olduğu malzemeleri dağıttık. Bu aşevlerimizin yanında çalışmalarımız devam ediyor. Özellikle oluşturmuş olduğumuz sosyal market şeklindeki çadırlarımıza gelen depremzede kardeşlerimizin ihtiyaçlarını gidermekle beraber, bize gelen talepler üzerine oluşturduğumuz mobil ekiplerimiz depremzedelerin evlerine giderek bize bildirdikleri ihtiyaçları karşılıyoruz. Bu çalışmalarımızın yanında yüzlerce aileye de barınmaları için çadır yardımında bulunduk. İnşallah yakın zamanda bir konteynır çalışmamız da var, bunu neticelendirmeye çalışıyoruz." ifadelerine yer verdi.

“HAYIRSEVERLERİMİZİN DESTEKLERİNİ SÜRDÜRMELERİNİ İSTİYORUZ”

Kurtaran, açıklamalarının devamında, "Depremin ilk anından itibaren sahadaydık bir yanımızda hayırseverlerimiz, diğer yanımızda gerçekten gecelerini gündüzlerine katıp büyük bir fedakârlıkla yanımızda duran üye ve gönüllülerimiz var. Heyecan, tebessümle ve depremzede kardeşlerimizin acılarını kendi içlerinde hissederek bu yardım çalışmalarını yaptılar. Ben hem hayırseverlere ve hem de üye ve gönüllülerimize çok teşekkür ediyorum. Allah-u Teâla kendilerinden razı olsun, yaptıklarının karşılığını verecektir. Bu Ramazan ayında hayırseverlerimizin bize desteklerini sürdürmelerini ve üye, gönüllülerimizin yanımızda bulunarak bu çalışmalarımıza katkı sunmalarını istiyoruz." diye kaydetti.

"ÜYE VE GÖNÜLLÜLERİMİZ DEPREM BÖLGELERİNE GELEREK HİZMET EDEBİLİR"

"Çalışmalara katılmak için sırasını bekleyen kardeşlerimiz var” diyen Kurtaran, “Bununla birlikte özellikle bize gelen talepler vardı 'bizler de bu deprem bölgesine gelip oradaki kardeşlerimizin yaralarını sarmak istiyoruz' gibi. Biz de birkaç gün önce çağrıda bulunduk. Bu kuruluşlarımız, sadece deprem bölgesinde değil dünyanın her tarafında hizmetlerini şu an sürdürüyor. Özellikle deprem bölgesinden giden depremzede kardeşlerimize de ulaşmaya çalışıyor. Üye ve gönüllülerimiz deprem bölgelerine gelerek hizmet edebilir, diğer şehirlerde de bu hizmetleri sürdürebilirler. Bundan dolayı genel merkezimize müracaat ederek talepte bulunabilirler. Bizimle çalışmak isteyen tüm kardeşlerimizi bekliyoruz inşallah onlarla birlikte çalışmalarımızı yapacağız." dedi. (İLKHA)