Danimarka'nın İslam düşmanı Sıkı Yön Partisi lideri olan Rasmus Paludan'a izinli bir şekilde polis eşliğinde Kur'an-ı Kerim yakmasına tepkiler çığ gibi büyüyor.
İslam'a karşı var olan kinini korkakça kusan Paludan'ın yaptığı alçakça ve düşmanca tavra tepki gösteren Diyanet-Sen Gaziantep Şubesi basın açıklamasında bulundu.
Konuyla ilgili açıklamada bulunan Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral, "Danimarka'da Türkiye Büyükelçiliği önünde kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'e ve şanlı bayrağımıza karşı yapılan aşağılık saldırıyı lanetliyoruz. Bu eylemle izin veren Danimarka yetkililerini ve polisini şiddetle kınıyoruz. Dini ve milli değerlerimize yapılan bu hadsiz saldırılar kesinlikle kabul edilemez. Başta Danimarka makamları olmak üzere uluslararası yargı kurumlarını bu provokatif eylemlere karşı göreve çağırıyoruz." dedi.
"İsveç ve Danimarka polislerinin bu alçak eylemlere izin vermesi kabul edilemez"
"İsveç'te yaşanan benzer olayların ardından Danimarka'da da kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'in ve bayrağımızın yakılmasının ve her iki olayda da İsveç ve Danimarka polislerinin bu alçak eylemlere izin vermesi kabul edilemez." diyen Göral, şunları kaydetti:
"Bu yaşananlar İslam'a, kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'e ve bayrağımıza karşı nefret eylemleridir ve insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Bu alçak saldırılara izin veren bütün ülkelerin yetkilileri derhal bu akıl tutulmasından dönmelidir. Kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'e yönelik alçakça bir eyleme izin veren Danimarka Hükümeti'ni ve polisini kınıyoruz. Danimarka hükümeti düşünce özgürlüğü bahanesi ile milyonlarca Müslümanın değerlerine, kutsal kitabına saygısızlık edilmesine Şanlı Türk bayrağının yakılmasına izin veriyor. Müslümanlar olarak yapılan bu alçakça saldırıyı lanetliyoruz. Teröre desteğin, kutsal değerlere saldırının bahanesi kesinlikle düşünce özgürlüğü olamaz. Avrupa bu köhnemiş zihniyetten derhal vazgeçmelidir."
"Batı, Müslümanlarla birlikte yaşamayı değerlerine saygı göstermeyi öğrenecek"
Avrupa'da İslam düşmanlığının her geçen gün tırmandığına dikkat çeken Göral, "İslamofobi ve teröre destek Batı'da adeta siyasi bir endüstri haline gelmiş bulunuyor. Bu endüstri gerçekleri perdelemek, hakikatleri çarpıtmak, teröre desteğini meşrulaştırma amacına hizmet etmektedir. Teröre destek verenler bilmelidir ki destekledikleri terör bir gün kalkıp kendilerini de vuracaktır. Batı, ya Müslümanlarla birlikte yaşamayı değerlerine saygı göstermeyi öğrenecek ve Müslümanları kabullenecek ya da etrafına yüksek duvarlar öre öre adeta bir zindana çevirdiği karanlık ülkesinde cehennem yalnızlığına mahkûm olacaktır." ifadelerine yer verdi.
"Müslümanlar olarak tahriklere gelmeden sağduyu ve aklı selim ile Avrupa'nın bu saldırgan, provokatif tavrına karış da dik durmalıyız"
İslam'ın sevgi ve merhamet dini olduğunun altını çizen Göral, "Bizler Hz. Musa'ya da, Hz. İsa'ya da (Aleyhumusselam) sevgili Peygamber'imiz Hazreti Muhammed'e de (Sallallahu Aleyhi Vesellem) kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'e de kimsenin hakaret etmesine izin vermeyiz. Müslümanlar olarak tahriklere gelmeden sağduyu ve aklı selim ile Avrupa'nın bu saldırgan, provokatif tavrına karış da dik durmalıyız. Ancak şu da bilinmelidir ki Yüce Kitabımıza, Peygamber efendimize (sav) Bayrağımıza yapılan saldırılar karşısında hiçbir Müslüman sessiz kalmayacaktır. Tüm Müslümanlardan bu tür tahriklere sağduyu ve İslam dininin bizlere öğrettiği hassasiyetle yaklaşmalarını rica ediyoruz. Bizler sevgi ve merhamet dini İslam'ın temsilcileriyiz. Biz kimsenin peygamberine kitabına küfretmeyiz ne bizim ne de bir başka inanç grubunun inancına kutsalına hakaret edilmesine de kesinlikle izin vermeyiz." ifadelerine yer verdi. (İKHA)