Kahramanmaraş merkezli depremin etkilediği illerde, depremzedelerin hem maddi hem manevi hem de psikoloji yaraları sarılıyor.
İstanbul’dan gönüllü gelen hocalar, çadırkentlerde depremzede çocuklarla etkinlikler düzenliyorlar.
Çocukları depremin etkisinden uzaklaştırmak için gelen gönüllüler Adıyaman, Malatya, Hatay ve Kahramanmaraş illerinde, psikososyal destek veriyorlar.
“Çocukları depremin etkisinden uzaklaştırmak istiyoruz”
Umut Kervanı aracılığıyla İstanbul’dan geldiklerini belirten Merve Demir, “İstanbul'dan öğretmen arkadaşlarla beraber, Umut Kervanı bünyesinde Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya gibi illerimizde çocuklara psikososyal destek vermek üzere geldik. Yemek kadar, içmek kadar psikolojinin de özelde çocuklar üzerinde çok büyük bir ihtiyaç olduğunu biliyoruz. Çocuklarla çeşitli oyunları oynayıp, etkinlikleri yaptık. Sanat etkinlikleri yaptık, bahçe oyunları oynadık. Kendilerini bir nebze de olsa bu sürecin dışında hissetmelerini sağlamak istedik. Çocukların yüzünde tebessümü görebilmek, ilk geldiğimizde çocuklarda kasıntılı bir yüz ifadesini gördük. Çeşitli oyunlar eşliğinde beraber vakit geçirdikçe, oyunlarla beraber çocukların rahatladığını gözlemledik. Bu da bize motive oldu, çalışmalarımızı artırdık. Faydalı olduğu ümidini taşıyoruz.” diye konuştu.
Çocukları rahatlatacak etkinlikler yapılıyor
Rüveysa Ülsen ise, “İstanbul'da Umut Kervanı aracılığıyla öğretmen arkadaşlarımızla beraber deprem bölgesindeki çocuklara psikososyal destek amaçlı geldik. Burada çeşitli etkinlikler yapıyoruz. Bu etkinliklerimizden en önemlisi kız çocuklarımızı hem mutlu etmek için kuaför etkinliğimiz bünyesinde yanımızda çeşitli toka, tarak, ayna, krem, parfüm, kısacası çocukları rahatlatacak, mutlu edecek ve bu ortamda çıkabilecek uyum sağlayacağı ekipmanlarla beraber yüzlerinde bir mutluluk oluşturmaya çalışıyoruz.” ifadesini kullandı.
Yürek burkan anekdotlar
İstanbul’dan geldiği deprem bölgesinde yaşadığı anıları anlatan Veysi Ülsen, yaşadıklarının kendisini çok duygulandırdığını dile getirdi.
Veysi Ülsen, yaşadığı anekdotları şöyle aktardı:
“3 güzel anekdotu paylaşmak istiyorum. Bunlardan bir tanesi, bir kız çocuğuyla yaptım röportajda bana, ‘İçimizdeki sevgiyi dışarıya çıkardınız’ demesiydi. Depremin üzerinden bir ay geçti. Bu insanlar acılarını içeriye atmışlar. Belki onun o sıkıntısını yaşıyorlardı. Kız çocuğunun o sözleri beni yüreğimde yaraladı. Yine bir anneyle karşılaştım. Oturmuş çocuklara bakıyordu. Kendi çocuğunun saçlarını bizim öğretmen arkadaşlarımız tarıyordu. O esnada gözleri dolmuştu. ‘Keşke bu çocukların yerinde ben çocuk olsaydım.’ diyordu. Oradan ayrılırken, küçük bir kız çocuğu gelerek hoca ablalarının önünü kesti. ‘Yarın yine gelecek misiniz, bizi bırakıp gitmeyin.’ talebi oldu. Hoca arkadaşlarımız, ‘Biz başka çocukların yanına gitmek zorundayız.’ dediği halde onlara sarılmıştı. Rabbim buradaki insanların yardımcısı olsun. Gerçekten zor bir imtihandan geçiyorlar. Umut Kervanının burada bize olan desteğinden dolayı teşekkür ediyorum.” (İLKHA)