Esas adı Malik Bin Ester olan sahabe, Yemen'de Naha adlı bir oymağın beyidir. Rivayete göre Malik Bin Ejder Hazretleri, 636 yılında Bizanslılarla Suriye'de yapılan Yermük Savaşı'nda gözünden yaralanmış bundan dolayı kendisine El Eşter (göz kapakları ters) denilmiştir.
Suriye' den Maraş'a gelerek şehrin şimdiki güney taraflarına karargâhını kuran ve buradan geçitleri aşarak Bizans topraklana akınlar yaparak büyük kahramanlıklar gösteren Malik Bin Ejder'in Maraş'a Meyserete Bin Mesruku'l Abesi ile birlikte geldiği ve muharebe neticesinde şehit olduğu rivayet edilmiştir.
Şehrin güneyinde, Adana yolu üzerinden merkeze 6 km uzaklıktaki Aksu Mahallesi sınırlarında bulunan Hazreti malik Bin Ejder Türbesi'nin 1201 yılında yaptırıldığı bilinmektedir. Türbenin bulunduğu tepe, ziyaretçilere uhrevi bir ortamda huzur veren bir mekân olmakla birlikte, fotoğraf sanatçıları ve fotoğraf meraklıları için müthiş bir Kahramanmaraş panoraması sunmaktadır.
Şehrin İslam ile müşerref olduğu sırada küffar ile yapılan savaşlarda Hazreti Ali'nin komutanı, kahramanlığıyla ün salmış olan sahabeden Malik Bin Ejder, şehrin kuşatılması sırasında büyük fedakârlık gösteren İslam komutanlarındandır. Hazreti Ali'ye olan yakınlığı ve şehrin İslam ile tanışmasına vesile olmasından dolayı bölgeye türbesi inşa edilmiştir.
Kumaşır Gölü'ne bakan tepede yer alan yapı; merkezi planda küçük mescidi, türbe kısmı ve çevre düzeni ile 2010 yılında restore edilerek atıl durumdan kurtarılıp ziyarete açıldı.
Kahramanmaraş merkezli yaşanan ve 11 ilde yıkıma neden olan 7.7 ve 7.6'lık 2 büyük depremde hiç zarar görmeyen yapı, deprem sonrasında yeniden ziyaretçi ağırlamaya başladı.
Malik Bin Ejder Türbesi Camii İmamı Âdem Zincir
"Malik Bin Ejder, Kahramanmaraş'ın İslamlaşmasına katkı sundu"
Türbe ile ilgili İLKHA muhabirine bilgi veren türbe imamı Âdem Zincir, "Bu öncelikle bizlere Allah'ın bir lütfudur. Türbemizde hiçbir hasar yok, ibadete açık. Ziyaretçiler ziyaret etmeye devam edebilir. Hazreti Malik Bin Ejder sahabedir. İslamiyetin yayıldığı yıllarda Hazreti Ömer efendimiz zamanında, aslen Yemenli büyük komutan Malik Bin Ejder buraya tayin ediliyor. Kahramanmaraş'a gelip buranın İslamlaşmasına katkı sunuyor." dedi.
Malik Bin Ejder türbesinin dünyanın her yerinden ziyaretçi ağırladığını belirten Zincir, depremden sonra da ziyaretçi ağırlamaya devam ettiğini, gelenlerin yaşanan depremde türbenin yıkılmamasına sevindiklerini ifade etti.
Hazret Akbaba
"Merkezdeki camilerin çoğu yıkıldı ama burada bir çatlak dahi yok"
Türbeyi ziyaret eden Hazret Akbaba, "Kahramanmaraş'ta binalarımızı yıkıldı. Birçok yer harabeye döndü. Pandemi zamanında kızım vefat etmişi. Türbeyi ziyarete geldim. Yıkılmadığını görünce çok sevindim. Kahramanmaraş merkeze camilerin çoğu yıkıldı. Burada bir çatlama dahi yok. Bunca acının içerisinde burayı sağlam görünce sevindim." diye konuştu.
Mehmet Koç
"Acımız büyük ama Allah'tan geldik ve O'na döneceğiz"
Kendisi de farklı bir yerde imamlık yapan ve deprem sonrasında ilk defa türbeyi ziyaret eden Mehmet Koç, "Her şeyin sahibi Allah'tır. Sahabenin yattığı bir mekân burası. Daha önce ailece her yıl 2-3 defa buraya gelir dua ederdik. Kahramanmaraş'ın manevi zırhı diye bilinir. Şehrimizin bu acı olaylar karşısında korunması için dua ettik. Şehrimizin en güzel hakim tepelerinden birisi olan bu türbeden ne acıdır ki üçte biri yerle bir olan bir manzarayı görüyoruz. Çok dostlarımız, akrabalarımız, meslektaşlarımız, sınıf arkadaşlarımız vefat etti. Çok üzgünüz. Acımız, yasımız büyük ama Allah'tan geldik ve O'na döneceğiz. Tevekkül edip üstesinden geleceğiz. Kahramanmaraş büyük bir şehir. İnsanları birbirleriyle iç içe olan bir şehir. Bu şehri inşallah en kısa zamanda ayağa kaldırıp yeniden ihya ve inşa etmenin gayret içerisinde olacağız. Biz de insanlarımızın manevi olarak rahatlamaları için gerekli çalışmalarımızı yapıyoruz." şeklinde konuştu. (İLKHA)