Kentin birçok noktasında iki gündür etkili olan toz taşınımından dolayı çamurlu yağış da görüldü. Yağışın ardından park halindeki otomobillerin üzeri çamurla kaplandı.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çöl arazilerinde atmosfere kalkan tozun ve kumun rüzgarlarla beraber bahar aylarında Türkiye'ye geldiğini söyledi. Atmosferin içerisindeki tozun yağmurla birlikte yeryüzüne indiğini belirten Toros, "Şimdi bu yere düştüğünde tabii ki suyun içinde bu toz parçacıkları kadar kum parçacıkları olduğu için bilhassa parlak cisimler yüzeyine vurduğu ve az miktarda yağdığı zaman daha çok kendini belli ediyor. Su buharlaşıyor ve tozun izleri araç yüzeylerinde veya parlak yüzeylerde kalıyor. Onun için biz 'yağmur çamurları' diye bunu söylüyoruz." ifadelerini kullandı.

İnsan vücudunun çöl tozlarına alışkın olmadığını dile getiren Toros, şöyle devam etti:

"Bu çöl tozları yer seviyesinde ise doğrudan soluduğumuz zaman doğal olarak toz yani kum parçacıkları vesaire arzu ettiğimiz bir durum değil. Ama bununla beraber genel anlamda düşündüğünüz zaman bu çöl tozlarının içi mineraller yönünde çok zengin. Afrika'nın çöl tozu mineral yönünden çok zengin. Bilhassa bahar aylarında yeryüzüne düşerek aslında yeryüzünün doğal gübresini, bitkilerin doğal gübresini oluşturuyor. Dolayısıyla denizlerdeki o canlıların, karadaki bitkilerin besin ve mineral kaynağı çöl tozları oluyor. Toz taşınımına karşı özellikle solunum yolu hastalığı bulunanların dikkat etmesi gerekiyor. Çöl tozlarının, çok yoğun solumadığımız sürece ve vücudumuzda solunum yolu rahatsızlığı yoksa herhangi bir zararı bulunmuyor. Afrika'daki doğal ve kirlenmemiş ortamlardan geliyor."

Prof. Dr. Toros, tozların şu an çok yoğun olmadığını, ülkede henüz yer yüzeyi düzeyine inmediğini, daha yukarı seviyede bulunduğunu aktararak, bu nedenle çok fazla sıkıntı yaşanmadığını söyledi.

Kentte bugün itibarıyla puslu havanın da hakim olduğunu vurgulayan Toros, şunları kaydetti:

"Türkiye'de şu anda yüksek basınç alanı var. Yüksek basınç alanı olduğu zaman genelde rüzgar az olur. Yeryüzünde zaman zaman sis veya pus oluşabilir. Pus ve hava kirliliğini karıştırmamak gerekiyor. Evet, pus var. Hava kirliliğiyle karıştırmamak, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının hava kirliliği izleme sitesini takip etmek gerekiyor. Hava kirliliği değerlerine vatandaşın oradan bakması gerekiyor. İstanbul'daki pusu tozla karıştırıp 'Acaba burada şu an toz mu soluyorum?' diye düşünmesinler. Şu anda havadaki su buharı yani pus. Bunu da söylemekte fayda var."

"Toz taşınımı solunum yoluyla insanları rahatsız eder"
İstanbul Aydın Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi ve Meteoroloji Mühendisi Güven Özdemir, Afrika ile Arabistan üzerinden gelen toz ve kumun atmosferin en üst tabakalarına kadar taşınabildiğini, rüzgarlarla birlikte Türkiye'yi etkilediğini, yağışla beraber ise çamura dönüştüğünü ifade etti. Çöl üzerinden gelen tozun mineral taşımasından dolayı faydası olduğunu dile getiren Özdemir, "Bakır ve çinko gibi mineralleri de taşır ama bunun akabinde gözle görülmeyecek kadar çok, mikro ölçekte olan toz taşınımı solunum yoluyla insanları rahatsız eder. Tabii ki astım ve KOAH hastası olanları olumsuz yönde etkileyecektir. Zaman zaman maalesef bu oluyor." dedi.

Meteoroloji Mühendisi Özdemir, bugün İstanbul'da görülen sisle toz taşınımı da işin içine katılınca bunun havadaki kirlilik oranını arttırdığını, görüş mesafesine kısıtlama yapıp insan sağlığını olumsuz etkilediğini bildirdi.

Özdemir, su canlılarının ve bitkilerin mineraller sayesinde bu durumdan olumlu etkilendiğini kaydederek solunum yolu rahatsızlığı olan hastaların ise toz taşınımının yoğun olduğu yerlerde maske takması gerektiğini sözlerine ekledi.