Eskişehir 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanık Onur C. ile taraf avukatları katıldı.
Polis memuru ve oğlunun yaşamını yitirdiği kazayla ilgili savunmasını yapan sanık, şu ifadeleri kullandı:
"Bir süt fabrikasında gıda teknikeri olarak çalışıyordum. Kaza günü Han ilçesindeki köylere numune toplamaya gitmiştim. O gün Seyitgazi-Eskişehir yolunda yokuşu çıkıyordum, bu sırada önüme diğer araç çıktı. Aracı gördüğümde aramızda 5 metreden az mesafe vardı. Ben kafa kafaya çarpışmamak için direksiyonu tarlaya doğru sol tarafa kırdım. Diğer araç da sağa kırınca çarpışarak savrulduk. Ben de böyle bir kaza olmasını istemezdim. Kazada ben de yaralandım. Keşke onlara değil bana olsaydı. Kafa kafaya çarpışsaydık belki sonuçları daha ağır olacaktı. Yaralanan ve ölenler için vicdan azabı çekiyorum."
Kazada babasını ve kardeşini kaybeden Elif Zeycan Sarı ise "Kaza anını hatırlamıyorum. Ben şoför koltuğunun arkasında oturuyordum. Hızımızı bilmiyorum ancak hızlı olmadığımızı düşünüyorum. Babam emniyet mensubu olduğu için hız konusunda bizi sürekli denetler ve uyarırdı. Kazadan sonra gözümü hastanede açtım. Sanıktan şikayetçiyim." ifadesini kullandı.
Sanık Onur C'nin yurt dışına çıkış yasağı tedbiriyle tahliyesine hükmeden mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
Yakup Efe Sarı'nın (19) kullandığı 10 F 6761 plakalı otomobil ile Onur C. idaresindeki 26 ADZ 133 plakalı hafif ticari araç, geçen yıl kasım ayında Seyitgazi-Eskişehir kara yolunda çarpışmış, kazada Eskişehir'de görevli polis memuru Ercan Sarı olay yerinde, ağır yaralanan oğlu Yakup Efe Sarı ise kaldırıldığı Eskişehir Şehir Hastanesi'nde hayatını kaybetmişti.
Kazada yaralanan hafif ticari aracın sürücüsü Onur C. ise Yunus Emre Devlet Hastanesi'ndeki tedavisinin ardından sevk edildiği adli makamca tutuklanmıştı.