Tercihler aynı zamanda yaşam biçimini de yansıtır. Doğal olarak ailenin sınava bakış açısı, öğrencilerin bakış açısını da şekillendirir.
Sosyolojik anlamda iyi ve kötü faktörünün belirleyicisi toplumdur. Toplumun kabullendiği bölümler, genellikle ekonomik anlamda kazanç sağlayan bölümlerdir.
İnsanlarımızın ekonomik kriteri merkeze koyup seküler (dünyevi) bir bakış açısı geliştirerek bütün olaylara bu pencereden bakması gerçek anlamda değerler problemini de ortaya çıkarmıştır.
Toplumun temel taşı olan aile; bireyin sosyalleşmesinde, iyi bir eğitim almasında en büyük etkendir. Ailenin bu konuda öğrenciyi olumlu etkilemesi, bireyin de sadece ekonomik düşünmeyip topluma faydalı olma anlamında olumlu adımlar atması gerekir.
Velilerin samimiyeti, çektikleri acıyı haz sayarak bütün varlıklarıyla fedakârca tutum sergilemelerini her ailenin, ortak aklın sonucu olarak görebiliriz.
Bütün öğrencilere aile durumlarını gözden geçirmelerini, sevip okuyabilecekleri bölümleri tercih etmelerini, tercihler noktasında ümitvar olmalarını tavsiye ediyorum.
Öğrenciler, geçmişe ve geleceğe odaklanmayıp enerjilerini yaşadığımız zaman dilimine yoğunlaştırmalı ve tutarlı davranışlar sergilemelidirler.
Doğuştan verilen zekâ ve yeteneklerin geliştirilmesi bireylerin azmiyle ilgilidir.
Bu sınav sisteminde özellikle birinci bölüm, alternatifleri içeren ortak bir alandır. Bireyler üniversiteyi amaç olarak görmemeli, okumayı hayatının her döneminde alışkanlık haline getirmelidirler. Üniversiteye girişi, araç olarak görüp üniversiteyi İş-Kur olarak görmekten ziyade üniversiteyi ilim irfan yurduna dönüştürmeli, aynı zamanda kendi müspet kültürlerini oraya taşımalıdırlar.
Bireyler akademik kariyer için matematik ve dil noktasında kişisel gelişimlerini tamamlamalıdırlar. Bu alternatifleri göz ardı eden öğrencilerin çaresizlik psikolojisi geliştirmeleri, savunma mekanizmasından başka bir şey değildir.
Tercih yaparken mutlaka tercihler noktasında uzmanlaşan yetkililerden yardım almalıyız. İyi niyetli insanlar olabilir. Fakat son durumumuzu Rehber öğretmenlerimizle paylaşmalıyız.
Sonuç olarak akıllı insanlar kendi aklını kullanır, daha akıllı insanlar başkaların aklını da alır.
Tercihlerle ilgili teknik bilgileri haftaya paylaşmak ve tüm öğrencilerin istikballerinin parlak olması temennisi ile Allaha emanet olun.
Hasan Yılmaz / Rehber öğretmen