Shamdasani, konuya ilişkin soruları uluslararası insan hakları çerçevesinde değerlendirdiğini belirterek, "Uluslararası insan hakları çerçevesi, dini kitapların bu şekilde yakılmasını yasaklamaz ancak bu kesinlikle saygısızca ve sorumsuzca bir davranıştır." ifadelerini kullandı.

Çeşitliliğin ve karşılıklı saygının desteklenmesini teşvik ettiklerini belirten Shamdasani, "Siyasi ve dini liderler, özellikle hoşgörüsüzlüğe karşı kesin ve hızlı bir şekilde seslerini yükseltme noktasında önemli bir role sahiptir. Şiddetin daha önce yapılmış provakasyonla meşrulaştırılamayacağını da açıkça belirtmeliler." değerlendirmesinde bulundu.

BM Cenevre Ofisi Sözcüsü Alessandra Vellucci de AA muhabirinin BM Cenevre Ofisi'nin haftalık basın toplantısında "İsveç'te Kur’an-ı Kerim yakma eylemi büyük bir rahatsızlığa sebep oldu. Böyle bir eylemin ifade özgürlüğü kapsamına girdiğini düşünüyor musunuz? Bu binanın önünde bir Tevrat ve İncil yakma eylemi yapılsaydı neler düşünürdünüz?" şeklindeki sorusuna, BM Medeniyetler İttifakı'nın İsveç'teki olayı kınadığı 23 Ocak tarihli açıklamayı alıntılayarak yanıt verdi ve bunu desteklediklerini belirtti.

BM Medeniyetler İttifakı Kur'an-ı Kerim yakılmasını kınadı
BM Medeniyetler İttifakı Yüksek Temsilcisi Miguel Angel Moratinos, İsveç'in başkenti Stockholm'de İslam'ın kutsal kitabı olan Kur’an-ı Kerim'in bir nüshasının yakılmasına yönelik "alçakça eylemi" kesin bir dille kınadığını belirtmişti.

Moratinos'un adına Sözcüsü Nihal Saad, yaptığı açıklamada, "Yüksek Temsilci, ifade özgürlüğünü temel bir insan hakkı olarak desteklemenin önemini vurgularken aynı zamanda Kur'an-ı Kerim yakma eyleminin Müslümanlara karşı bir nefret ifadesi anlamına geldiğini de vurguluyor. Bu eylem, İslam dini mensuplarına karşı saygısızca ve aşağılayıcıdır. Bu, ifade özgürlüğü ile karıştırılmamalıdır." ifadelerini kullanmıştı.

Saad, Moratinos'un, İslamofobi kaynaklı vakalar da dahil olmak üzere, dünyanın çeşitli yerlerinde dini ve diğer toplulukların üyelerine, ayrımcılık, hoşgörüsüzlük ve şiddet vakalarındaki genel artıştan duyduğu derin endişeyi belirtmişti.