Avrupa'da İslam düşmanlığı geniş bir evreye girdi. Bir süredir kimi Avrupa ülkelerinde İslam ve Müslüman düşmanlığı yaparak, hatta Kuran-ı Kerim yakarak kendilerine siyasi rant sağlamaya çalışan sözde siyasetçiler türedi.

Devletler eliyle yürütülen söz konusu İslam düşmanlığı, son olarak İsveç'te büyük bir provokasyona dönüştürülmek istendi.

Danimarkalı İslam düşmanı Sıkı Yön Partisi lideri Rasmus Paludan'a Kur'an- Kerim'i yakma izni verildi. Paludan'a, Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim yakma izni verilmesi Müslümanlar arasında infiale neden oldu.

İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström'ün yaptığı açıklama da Müslümanların büyük tepkisini çekti. İsveç Dışişleri Bakanı, Kur'an yakma girişimini "ifade özgürlüğü" olarak tanımladı.

Avrupalı siyasetçilerin İslam düşmanlığı ile mücadele etmek yerine bunu istismar etmenin, siyasi ranta çevirmenin, oya devşirmenin hesabını yapması tepkilere neden oldu.

Allah'ın indirdiği son kitap olan Kur'an-ı Kerim'e karşı haddi aşan provakatif eylemlere izin verilmesi, Avrupa'da son zamanlarda büyük bir artış gösteren İslam düşmanlığını bir kez daha gözler önüne serdi.

İsveç makamlarının böyle çirkin bir eyleme izin vererek İslam düşmanlığını teşvik etmesi, "modern barbarlık" olarak nitelendirildi.

Danimarka ve İsveç çifte vatandaşlığına da sahip olan Paludan, daha önce hem Danimarka'da hem de İsveç'te Kur'an'a yönelik benzer saldırılar yapmıştı.

Kur'an'a yönelik provokatif saldırılar İslam dünyasında büyük tepki çekmişti. Başta Türkiye ve Pakistan olmak üzere birçok ülkede Müslümanlar sokaklara çıkmıştı.

Kur'an yakma girişimi Avrupa'daki Müslümanları da sokağa çıkarmış, çıkan olaylarda çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Yapılan açıklamalarda Avrupa'da yükselen İslam karşıtlığına karşı İslam dünyasının tek ses olması, Müslümanların inanç ve ibadet özgürlüğünün muhafaza edilmesi için güçlü bir mekanizma oluşturulması gerektiği ifade edilmişti. (İLKHA)