Basın mensuplarının ve şube yöneticilerinin katıldığı buluşmada Yavuz, "Basınla sendikacılık bir yönüyle de toplumda denge mekanizmasını oluşturan, toplumun problemlerini öne çıkaran, ayna ve ışık tutma görevi ifa ediyor." dedi.
"Eğitimi, yeniden tanımlayarak yeniden konumlandırmamız lazım"
Cuma günü bitecek 2022-2023 eğitim öğretim yılının ilk dönemi hakkında değerlendirmelerde bulunan Yavuz, "Geldiğimiz aşamada eğitimin 'Türkiye Yüzyılı' hedefine uygun, yeniden bütün birimleriyle; eğitim felsefesinden eğitim yönetimine ders kitaplarının içeriğinden sosyal etkinliklere, öğretmenlerin atanmasından yer değiştirmesine hizmet içi eğitimden sosyal etkinliklerin nerede yapılacağına kadar eğitim ile ilgili çok şey söyleyebiliriz. Çünkü bugünlerde basında çok şeyler yazılıyor. Örneğin; öğrencilerin camilere gitmelerini eleştiren bir sendikal yaklaşım var. Eğitimi; öğrencilerimize batı karşısında ezik olmayacak, özgüveni yüksek, Türkiye'nin geldiği aşamayı özümsemiş, kendi milletinin değerlerine saygı duyan, köklü tarihinden beslenen, dünyadaki gelişmeleri takip eden, milli ve manevi değerlere saygı duyan gençler yetiştirmemiz lazım diyerek yeniden tanımlayarak yeniden konumlandırmamız lazım." şeklinde konuştu.
"Seçmeli din dersleri: Batı'nın, emperyalist, ülkelerin, bizim neslimizi geleceğimizi hedef alan fonlanmış mihrakların çalışmalarına karşı duracağımız en önemli silahımızdır"
31 Ocak'ta sona erecek seçmeli ders seçimi hakkında sorulan bir soruyu cevaplayan Yavuz, "Seçmeli derslerle ilgili duyarlılığımız, dönem dönem ülkemizde düşüyor. Seçmeli din dersleri; şu anda gençliğin içinde olduğu problemler, toplumun geleceğini tehdit eden sapkınlıklara bir çözümdür. Batı'nın, emperyalist, ülkelerin, bizim neslimizi geleceğimizi hedef alan fonlanmış mihrakların çalışmalarına karşı duracağımız en önemli silahımızdır. Seçmeli din dersi seçimini özendiriyoruz. Camiamızın bütün kurumları, idarecilerimiz, öğretmenlerimiz, bütün eğitim-öğretim kadrosu ve bütün arkadaşlarımıza; seçmeli din derslerini özendirin, inisiyatif alın, sahip çıkın çabası içerisindeyiz. Burası Müslüman bir ülke burada yetişen çocuklarımızın; dinini, camisini, Kuran'ını, manevi değerlerini öğrenmesi lazım. Bunun okullarda öğrenilmesi lazım. Diyanet İşleri Başkanlığı, bütün çalışmalarıyla, 4-6 yaş Kur'an Kursları ile; Milli Eğitim, seçmeli dini derslerle, normal müfredatı olan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersleri ile, sosyal etkinlikler ile bir avuç itiraz eden kökü dışarda olan insanların söylemine ve uçuk, kaçık fikirlerine pabuç bırakacak durumda değiliz. Biz mücadelemizi veriyoruz, vereceğiz. Çocuklarımız; Peygamberimiz'in hayatını, Kur'an-ı Kerim gibi dersleri alacaklar ve en temel dini bilgilerle mezun olacaklar." ifadelerini kullandı. (İLKHA)