IMF'nin "Jeoekonomik Ayrışma ve Çok Taraflılığın Geleceği" başlıklı raporunda, on yıllardır süren küresel ekonomik entegrasyondaki artışın ardından dünya ekonomisinin ayrışma riskiyle karşı karşıya olduğu belirtildi.
2008-2009'daki küresel finansal kriz sonrası yaşanan toparlanmayı Brexit, ABD ve Çin arasındaki ticaret gerilimleri ile artan sayıda askeri çatışmanın izlediği hatırlatılan raporda, kriz sonrası dönemde küresel mal ve sermaye akışlarında bir dengelenme ve ticaret kısıtlamalarında bir artış görüldüğü ifade edildi.
Ticaret bağlarının derinleşmesinin küresel yoksulluğun büyük ölçüde azalmasını sağladığına işaret edilen raporda, gelişmiş ekonomilerdeki düşük gelirli tüketicilere ise daha düşük fiyatlar aracılığıyla fayda sağladığı bildirildi.
Raporda, ticari ilişkilerin zayıflamasından en çok düşük gelirli ülkelerin ve gelişmiş ülkelerdeki dar gelirli tüketicilerin etkileneceği kaydedildi.
Azalan sermaye akışlarının doğrudan yabancı yatırımı azaltacağına işaret edilen raporda, uluslararası işbirliğindeki bir düşüşün de hayati önem taşıyan küresel kamu mallarının sağlanmasına yönelik riskler oluşturacağı ifade edildi.
Raporda, dünya ekonomisindeki ayrışmanın küresel üretimin yüzde 0,2 ila yüzde 7'sine mal olabileceği belirtildi.
Teknolojik ayrışmanın da kaybı önemli ölçüde artırabileceği belirtilen raporda, teknolojideki ayrışmanın eklenmesiyle bazı ülkelerde üretimdeki kaybın yüzde 8 ila yüzde 12'ye ulaşabileceğine değinildi.
(İLKHA)