Şanlıurfa Barosu üyesi Avukat Nurullah Küçükoğlu’nun Beddiüzzaman Said-i Nursi’nin kabir yerinin ortaya çıkarılması için verdiği hukuk mücadelesi ikinci kez AİHMye takıldı.
Daha önce de defalarca reddedilen dava, ayrıca Beddiüzzaman’ın resmi vasisi olduğunu belirten bazı avukatlar tarafından da engellenmeye çalışılmıştı.
Şanlıurfa Barosunda verilen bu kararı basın mensuplarına açıklayan Küçükoğlu, AİHM’in bu kararının Türkiye’nin kayıp mezarlar konusunda geçmişiyle yüzleşmesinin yolunu kapattığını söyledi.
Beddiüzzaman Said-i Nursi’nin mezar yerinin ortaya çıkarılması için iç hukukta gerekli tüm adımları atmalarına rağmen herhangi bir sonuç elde edemediklerini ifade eden Küçükoğlu, bundan dolayı kararı bir kez daha 26 Eylül 2022 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşıdıklarını söyledi.
Daha önce de dava ile ilgili Baronun, suçun mağduru olmadığı bahanesiyle başvuruyu reddeden AİHM’nin iç hukuk yollarının tüketilmemesini ileri sürerek bir kez daha reddetme yoluna gittiğini belirten Küçükoğlu, AİHM’nin başvuruyla ilgili vereceği bir ihlal kararıyla Türkiye’nin kayıp mezarlar konusunda geçmişiyle yüzleşmesinin yolunu açma ihtimali olduğunu dile getirdi.
Küçükoğlu, şunları söyledi: "Daha önce ceza yargısı yönünden yapmış olduğumuz başvuruyu suçun mağduru olmadığımız bahanesiyle reddeden AİHM, idari yargı yönünden yapmış olduğumuz başvuruyu da Baromuzca iç hukuk yolları tüketilmiş olmasına rağmen, iç hukuk yollarının tüketilmemesini ileri sürerek bir kez daha reddetme yoluna gitmiştir. (Şanlıurfa Barosu Başkanlığı/Türkiye Kararı, Başvuru No:46779/22)Sözleşmeye göre bu karar kesin olup itiraza konu olamamaktadır. Daha önceki AİHM kararı sonrası yapmış olduğumuz açıklamada belirttiğimiz gibi yaptığımız başvuru sadece Said-i NURSİ’nin kayıp naaşı ile ilgili olsa da başta Şeyh Said ve Seyit Rıza olmak üzere diğer kayıp mezarlar için de örnek teşkil etmesi bakımından çok önemli bir başvuru idi. Ne yazık ki AİHM, tıpkı Kamuoyunda Roboski Davası olarak bilinen Selahattin ENCÜ ve Diğerleri/Türkiye kararında olduğu gibi başvurumuzla ilgili ihlal kararı vermemek için bahane arayarak başvurumuzu bir kez daha reddetmiştir. Halbuki Mahkeme, başvurumuzla ilgili vereceği bir ihlal kararıyla Türkiye’nin kayıp mezarlar konusunda geçmişiyle yüzleşmesinin yolunu açabilirdi. Bu vesileyle bir kez daha Merhum Said-i Nursi/Kürdi'yi rahmet ve minnetle yad ediyor, Urfa Barosu olarak bu konuda gerekli girişimlerde bulunmaya devam edeceğimizi beyan ediyoruz." (İLKHA)