MEHMET GÜLLÜ BOZDAŞ / DOĞRUHABER
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 1 Ocak 2023'te geçerli olacak asgari ücretin belirlenmesine yönelik çalışmaları devam ediyor.
Yeni yılda geçerli olacak asgari ücret hakkında değerlendirmelerde bulunan halk, asgari ücretle birlikte yeni yılda zamların da gelmesi halinde asgari ücretteki artışın bir anlam ifade etmeyeceğini, bu nedenle hayat pahalılığının önlenmesi gerektiğini belirtiyor.
Konuya ilişkin bir değerlendirmede HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’ndan geldi.
Yapıcıoğlu, asgari ücretin vergiden arındırılmasının yeterli olmadığına dikkat çekerek, asgari ücretin tanımına işçinin bakmakla yükümlü olduğu ailesinin de dâhil edilmesi gerektiğini söyledi.
"ÖNEMLİ OLAN ZAMLARIN ÖNÜNE GEÇMEKTİR"
Halkın geçim sıkıntısı yaşadığını belirten vatandaşlardan Hamza İnal, "Şu an asgari ücrete verilecek zammı üç harfli marketler fazlasıyla geri aldığı için yetmiyor. Bu açıdan asgari ücrete yapılacak zamdan sonra marketlerde yapılan zamlara bir kısıtlama getirilirse zam yeterli kalır. Marketlerin yaptığı zamlara müdahale edilemezse 15 bin TL'de yetmez. Halk için önemli olan rakam değil, önemli olan bundan sonra yapılacak zamların önüne geçilmesidir." dedi.
"İNSANCA YAŞANABİLECEK BİR ARTIŞ YAPILMALI"
Halkın alım gücünün artırılması için çalışmaların yürütülmesi gerektiğini ifade eden Ekrem Yakut da "Asgari ücretin 6, 7, 10 ya da 16 bin lira olmasının bir anlamı yok. Önemli olan alım gücünü yükseltebilmektir. Şu anda asgari 10 bin lira da olsa kurtarmaz. Çünkü şu anda kira fiyatları uçmuş, yağ fiyatı yüksek. Yeni asgari ücretin insanca yaşanabilecek bir fiyat olarak belirlenmesi gerekiyor. Bunun tutarı önemli değil." diye konuştu.
"ASGARİ ÜCRET EN AZ 13 BİN LİRA OLMALI"
Asgari ücretle ilgili düşüncelerini paylaşan Fikriye Orhan ise, "Şu anda asgari ücretin en az 13 bin lira olması lazım. Eşimle tek başımıza bir evde kaldığımız için belki bize yeter ama benim oğluma yetmez. Çünkü 5 çocuğu var. Bu sene asgari ücret beklentimiz bu devirde ve şartlarda 13 bin veya 14 bin lira olması lazım." ifadelerini kullandı.
"GEÇİNMEMİZ İÇİN NE GEREKİYORSA ONU YAPSINLAR"
"Millete kaşıkla veriliyor kazanla alınıyor" diyen İsmet Dinçer ise şunları söyledi: "Bir doğal gaz faturamız 2 bin liraya yakın geliyor. Elektrik faturası en az 300-400 lira geliyor. Böyle olunca ne alıp ne içeceğiz? Nasıl geçineceğimizi bilemiyoruz. Asgari ücretten beklentimiz; ne gerekiyorsa bir an önce yapmalarını istiyoruz. En az 8 veya 9 bin lira olursa belki biraz idare ederiz. Bir insan sadece kendini düşünmemesi lazım. Eğer kiralık evde oturmuş olsaydım geçinemezdim."
"PARAMIZ DEĞERSİZLEŞMİŞ"
Asgari ücretin genel itibariyle çok az olduğunu belirten Serdar Çelik, "Şu anda en az 10 bin liradan aşağı olmamasını bekliyoruz. Çünkü ülkede her ürün, sebze yetiştiriliyor ama parası değersizleşmiş. Bu da uygulanan politikalar yüzündendir." şeklinde konuştu.
"ASGARİ ÜCRET ARTIŞINDAN SONRA HİÇBİR ŞEYE ZAM GELMEMELİ"
Yetkililerden dar gelirlilerle empati yapmalarını isteyen Mazlum Arıtürk, "Karnı tok olan insan, aç olan insanı anlamaz. Zirvedeki insanlar tok olduğu için halimizden hiçbir şekilde anlamıyor. Bir ev kirası 3-4 bin lira olmuş. Şu an ben bekârım ve hiçbir şekilde evlenmeye kalkışamıyorum. Çünkü köşeye bir şey atıp biriktiremiyorum. Biriktirsem aç kalacağım. Asgari ücretin en az 10 bin lira olması lazım ve hiçbir şeye zam gelmemesi lazım." açıklamasında bulundu.
"EVLİ BİRİ ÇOCUKLARINI NASIL BESLEYİP İHTİYAÇLARINI ALACAK?"
Günümüz şartlarda asgari ücretin 15 bin liradan aşağı olmaması gerektiğini kaydeden Hikmet Alphan ise şunları söyledi: "2 bin 500 lira kiraya, bin 500 lira elektriğe gidiyor. 2 bin lira da doğal gaza. Yani elde var sıfır. Bu şekilde evli biri çocuklarını nasıl besleyip ihtiyaçlarını alacak?"
"ÇOCUKLARIMIN İHTİYACINI ALAMADIĞIM OLUYOR"
Güneydoğu halkının yarısından fazlasının zor şartlarda çalıştığını söyleyen Abdullah Çelik, "5 çocuğum var ve bazı günlerde çocuklarımın ihtiyacını alamadığım oluyor. Bu zor şartlardan dolayı iyi bir düzenleme olması gerekir. Asgari ücret 10 bin lira olsun ki insanlar iyi geçinsin. Ama Türkiye'de enflasyon yükseldikçe istedikleri kadar asgari ücret yükselsin yine de millet ihtiyaçlarını gideremez." dedi.
"YAŞAM ZORLAŞMIŞ"
İsmini vermek istemeyen bir vatandaş, "Şu an Türkiye'de yaşamak çok zor olmuş durumda. Asgari ücret şu anki ülke şartlarına göre en az 12 bin liranın altında olmaması gerekiyor. Çünkü şu anda en kötü ev kirası 4 bin liradan aşağı değil. Bir değeri ise elektrik ve doğal gaz faturaları o kadar çok yüksek geliyor ki ülkede yaşamak zorlaşmış." ifadelerini kullandı.
"ASGARİ ÜCRET ZAMLAR KARŞISINDA DEĞERSİZ KALIYOR"
İsmini vermek istemeyen bir diğer vatandaş ise asgari ücretle ilgili düşüncelerini şöyle aktardı: "Asgari ücret ne kadar yükseltilse de yetersizdir. Çünkü bu fiyat artışları sürdükçe zam anlamsızdır. Şu anda asgari ücret ne kadar yükseltilse de yapılacak zamlar karşısında değersiz kalıyor. Her gün her şeye zam geliyor. Hükümet yapabilirse fiyatlarda indirim yapsın."(İLKHA)
ASGARİ ÜCRETİN TANIMINA AİLE DE DÂHİL EDİLMELİ
Gündemdeki asgari ücret artışı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, asgari ücret tanımına işçinin bakmakla yükümlü olduğu ailesinin de dâhil edilmesi gerektiğini ifade ederek, "Açlık sınırının altında hiçbir ücret, hiçbir maaş olmamalıdır." dedi.
Partisinin Diyarbakır’da düzenlediği onuncu kuruluş yıldönümü etkinliğinde konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu gündeme ilişkin önemli mesajlar verdi. Asgari Ücret konusuna da değinen Yapıcıoğlu, “Asgari ücret vergiden arındırılıncaya kadar on yıl boyunca sürekli bu hususu dile getirdik, nihayet bir yıl önce bu da gerçekleşti. Asgari ücretle ilgili ısrarlı bir talebimiz daha var ve o konuda da sonuç alıncaya kadar ısrarcı olmaya devam edeceğiz. Nedir o? Asgari ücretin tanımına işçinin bakmakla yükümlü olduğu ailesinin de dâhil edilmesi.
"AÇLIK SINIRININ ALTINDA HİÇBİR ÜCRET, HİÇBİR MAAŞ OLMAMALIDIR"
Yapıcıoğlu, "Fakat bu tanıma göre bile asgari ücret yetersiz kalmaktadır. Bir kişinin yaşam maliyeti olarak tarif edilen miktar bile aylık 10 bin TL civarındadır. O da şimdilik. Emeklilerin hali daha da perişandır. Açlık sınırının yarısının bile altına düştü bazı emeklilerin maaşı. Açlık sınırının altında hiçbir ücret, hiçbir maaş olmamalıdır. 2000 öncesi ve sonrasında emekli olanlar arasındaki farkın azalması için emekli aylıklarına seyyanen zam yapılmalıdır.
Yapıcıoğlu, faiz sisteminin terk edilmesi, israfın ve yolsuzlukların önüne geçilmesi gerektiğini kaydetti.