Fatih'te 20 Aralık 1873'te dünyaya gelen Ersoy'un babası Fatih Medresesi müderrislerinden İpekli Mehmet Tahir Efendi, annesi ise Emine Şerif Hanım'dı.

Eğitim hayatına Fatih'te Emir Buhari Mektebinde dört yaşındayken başlayan Mehmet Akif, yaklaşık iki yıl sonra Fatih İptidasine geçti. İlkokul tahsilini tamamlayan milli şair, 1882'de Fatih Merkez Rüştiyesinde eğitimine devam etti.

İstiklal Şairi, rüştiye mektebinde 3 yıl geçirdikten sonra mülkiye mektebinde eğitim hayatını sürdürdü.

Babasının vefat etmesi ve evlerinin yanması sonucu zor günler geçiren Mehmet Akif, ailesinin geçimini sağlamak üzere mülkiye mektebindeki eğitimini bırakıp veteriner yüksekokuluna girdi.

Halkalı Ziraat ve Baytar Mektebi'ni birincilikle tamamlayan Mehmet Akif Ersoy, Orman ve Ma'adin ve Zira'at Nezareti fen heyetinin, baytarlık işlerine bakan beşinci şubesine müfettiş muavini olarak atandı.

Tophane-i Amire veznedarı Mehmet Emin Bey'in kızı İsmet Hanım ile 1894'te evlenen Mehmet Akif'in Cemile, Feride, Suad, İbrahim Naim, Emin ve Tahir isimlerinde 6 çocuğu dünyaya geldi.

19 yaşındayken ilk şiiri Destur'u yazan Ersoy'un 1893 ve 1894'te Hazine-i Fünun Dergisi'nde gazelleri, 1895'te de Mektep Mecmuası'nda Kur'an ve Hitab adlı şiiri yayımlandı.

1900'lü yılların başına kadar gazetelere ve dergilere şiirler gönderen Mehmet Akif, "Sa'di" mahlasını kullandı.

2. Meşrutiyet'in ilanından sonra Sırat-ı Müstakim dergisinin başyazarı olan milli şair, 24 Kasım 1908'de aralarında Ahmet Mithat Efendi, Namık Kemalzade Ali Ekrem ve Tevfik Fikret gibi döneminin öne çıkan isimlerinin de yer aldığı Darülfünun Edebiyat Şubesi birinci sene "Edebiyat-ı Osmaniye" muallimliğine tayin edildi.

Mehmet Akif'in 1911 yılı nisan ayında dergide yayımlanan şiirlerinin yer aldığı Birinci Safahat basıldı. Dergi, Ersoy'un, dönemin Harbiye Nazırı Mahmud Şevket Paşa'yı yerdiği gerekçesiyle örfi idarece kapatıldı.

- Şiirlerini "Safahat"ta topladı

Şiirlerini 7 kitap halinde "Safahat" isimli eserinde toplayan Ersoy, 1911'de yazdığı ilk bölümde Osmanlı toplumunun meşrutiyet dönemini, 1912'de yazdığı "Süleymaniye Kürsüsünde" Osmanlı aydınlarını kaleme aldı. Ersoy, "Halkın Sesleri" adlı üçüncü bölümü 1913'te yazarken, "Fatih Kürsüsünde" isimli eserini ise 1914'te kaleme aldı. 1917'de "Hatıralar" ile I. Dünya Savaşı hakkında görüşlerini anlatan Ersoy, 1924'te kaleme aldığı "Asım"ın ardından 7. bölüm olan "Gölgeler"i 1933'te yazdı.

Milli şair, yazdığı "İstiklal Marşı"nı ise "Safahat" eserine koymadı.

"Kur'an'dan Ayet ve Hadisler" ile "Mehmet Akif Ersoy'un Makaleleri" adlı çalışmaları ise vefatının ardından okunabildi.

Arabistan'a 1917'de görevli olarak giden Mehmet Akif, 1918'de İstanbul'da kurulan Darul-Hikmet-i İslamiye Cemiyeti'nde başkatip olarak çalışmaya başladı.

"Asım'ın Nesli"ne Eylül 1919'da başlayan Ersoy, 1924 yılına kadar şiir yazmaya devam etti.

- Vatan mücadelesi için Anadolu'ya gitti

Milli mücadeleye desteğini artırmak için Anadolu'ya giden şair, Ankara'ya izinsiz gittiği gerekçesiyle Darul-Hikmet-i İslamiye Cemiyeti'ndeki görevinden azledildi.

Ankara'ya giden Mehmet Akif Ersoy, Mustafa Kemal'in istediğiyle 5 Haziran 1920'de Burdur milletvekili seçildi.

İstiklal mücadelesinde Anadolu'da etkili olan Akif'in, Kastamonu'daki Nasrullah Camii'nde verdiği vaazı basılarak diğer illere ve cephelere dağıtıldı.

Taceddin Dergahı'na yerleşen 48 yaşındaki Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Marşı'nı burada yazdı. 500 lira ödüllü İstiklal Marşı yarışmasına katılmayan milli şair, Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Beyin ricası ve arkadaşı Hasan Basri Beyin teşvikiyle yazmaya başladı.

İstiklal Marşı 17 Şubat'ta Sırat-ı Müstakim ve Hakimiyet-i Milliye'de yayımlandı. Bakan Hamdullah Suphi Bey tarafından mecliste okunan İstiklal Marşı, ayakta alkışlandı. İstiklal Marşı 12 Mart 1921'de "Milli Marş" olarak kabul edilirken, Ersoy kendisine ödül olarak takdim edilen 500 lirayı hayır kurumuna bağışladı.

Kurtuluşu için mücadele verdiği öz yurdunda suikasta uğrama tehlikesiyle yüz yüze kalan Ersoy, 1923'te Mısır'a giderek, Kahire Üniversitesi'nde Türk Edebiyatı dersleri verdi.

Mehmet Akif Ersoy, Abbas Halim Paşa'nın vefatından sonra rahatsızlanmasının ardından 1935 yılında Lübnan'a gitti. Lübnan'da sıtmaya yakalanan Mehmet Akif 1936'da Antakya'ya geldi.

Sonrasında İstanbul'a dönen istiklal şairi, Abbas Halim Paşa'nın Beyoğlu'ndaki Mısır Apartmanı'na yerleşti.

Nişantaşı'nda tedavi gören Mehmet Akif, 27 Aralık 1936'da Beyoğlu'ndaki Mısır Apartmanı'ndaki dairede 63 yaşındayken hayata gözlerini yumdu.

Mili Şair Mehmet Akif Ersoy'un Edirnekapı Şehitliği'nde bulunan kabri ve Ankara'dayken yaşadığı, sonrasında da müzeye çevrilen Taceddin Dergahı binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor.

Doğum tarihi 20 Aralık, vefat tarihi ise 27 Aralık olan Ersoy, "20-27 Aralık Mehmet Akif Ersoy'u anma Haftası" dolayısıyla da çeşitli etkinliklerle yad ediliyor. (AA)