Coronavirus ile birlikte yaygın olarak kullanılmaya başlanan maskeler, hastalıklara karşı hem kendimizi korumak hem de başkalarını korumak için alınacak bireysel tedbirlerin başında geliyor.
Hastalıklarla mücadelede koruyucu bir bariyer görevi gören maskeler, başta Covıd-19 olmak üzere bulaşıcı birçok hastalığın bulaş ve yayılma riskini azaltıyor.
İsveç'teki Chalmers Teknoloji Üniversitesi, Padua Üniversitesi, İtalya'daki Udine Üniversitesi ve Avusturya'daki Viyana Üniversitesi’nden oluşan uluslararası bir araştırma ekibi, Covıi-19 yüz maskesi olan ve olmayan kişiler üzerinden enfekte olmanın risklerini araştırdı.
Hapşırma esnasında enfekte damlacıklar 7 metre uzağa yayılabiliyor
Araştırma sonucuna göre; 2 metrelik standart "güvenli" mesafe her zaman yeterli olmuyor. Yüz maskesi olmadan konuşan bir kişinin enfekte damlacıkları, 1 metre uzağa ulaşabiliyor. Aynı kişinin öksürmesi durumunda damlacıklar 3 metre uzağa, kişinin hapşırması durumunda ise 7 metre uzağa kadar yayılabiliyor. Ancak cerrahi maske veya FFP2 maske takılması durumunda enfekte olma durumu yok denecek kadar azalıyor. Yüz maskesinin doğru takılması koşuluyla kişi, 1 metre gibi kısa bir mesafeden; konuşuyor, öksürüyor veya hapşırıyor bile olsa ortamdaki enfeksiyon riski yok denecek kadar azalıyor.
Araştırmalar salgınla mücadelede maske kullanımının önemini gözler önüne seriyor. Ancak piyasadaki her yüz maskesi yüksek koruma sağlamıyor. uzmanlara göre; doğru yüz maskesi, çok katmanlı bir yapıda ve nanofiber özellikte olmalı.
(İLKHA)