BİNGÖL - Adliye personelinin bir şüpheli, bir zanlı gibi didik didik arandığını belirten Adalet Büro Sen Genel Başkanı Ömer Ali Kalemoğulları, "Bingöl Adliyesi personeli bir zanlı değildir. Bingöl Adliyesi personeli bir şüpheli değildir" dedi.


Adalet Büro Sen Genel Başkanı Ömer Ali Kalemoğulları, Başkan Yardımcısı Meltem Kağnıcı ve çok sayıda personelin katıldığı basın açıklamasına avukatlar da destek verdi.


Adliye personellerinin iş yoğunluğuna dikkat çeken Adalet Büro Sen Genel Başkanı Ömer Ali Kalemoğulları, "Adliye personeli, Türkiye'de mevcut devlet kurumları arasında, gerek iş yoğunluğu ve gerekse çalışma ortamının olumsuz şartlarından en çok etkilenen tek memur kesimidir. Mevcut siyasi otoritelerce, yargı çalışanlarının, ellerinden tüm ek ödemeleri, fazla mesaileri ve yollukları alınarak mağdur edildikleri yetmiyormuş gibi, çalıştıkları taşra teşkilatlarında da bazı haksız uygulamalara hatta mobbinglere maruz bırakılmaktadırlar. Son zamanlarda Bingöl Adliye personelinin de bu haksız uygulamalara maruz bırakıldıklarını üzülerek öğrenmiş bulunmaktayız. Bütün olumsuz çalışma koşullarına göğüs germemize rağmen, bırakın takdir edilmeyi, bir de üstüne üstlük amir baskısına ve maalesef üzülerek söylüyorum adliyeler içerisinde sınıf tabakası oluşturulmak suretiyle kast sistemi uygulamasına maruz bırakılıyoruz" dedi.


Personellere yönelik uygulamayı kınayan Kalemoğulları, "Bingöl Adliyesi'nde personelin bir şüpheli, bir zanlı gibi didik didik aranarak adliyeye girmesini esefle kınıyoruz. Bingöl Adliyesi personeli, toplumun hukuksal düzeninin sağlanmasına yönelik sistemin en önemli çarklarından birisidir. Bingöl Adliyesi personeli hukuksal düzenin işlemesine yönelik görev alır. Bingöl Adliyesi personeli bir zanlı değildir. Bingöl Adliyesi personeli bir şüpheli değildir. Şayet ortada bir güvenlik önleminden bahsediliyorsa, işte o zaman bu güvenlik önlemi hakim-savcı-personel ayrımı yapılmaksızın bütün personele eşit şekilde uygulanmalıdır. Şayet herkese eşit şekilde uygulanamıyorsa o zaman personel üzerindeki bu psikolojik baskı, bezdirici, işten soğutucu uygulamaya bir an önce son verilmelidir. Personele ayrı bir giriş kapısı tahsis edilmeli, en azından mevcut kartlarıyla turnikelerden rahatlıkla geçiş yapabilmeleri sağlanmalıdır. Hiçbir şekilde kolluk kuvvetleriyle yargı çalışanı karşı karşıya getirilmemelidir" dedi.


Kalemoğulları, "Bingöl Adliyesi personeline yapılan bu onur kırıcı eyleme bir an önce son verilmesini istiyoruz. Unutulmamalıdır ki, tüm yargı çalışanları buz dağının görünmeyen devasa kısmıdır. Şayet bugün yargı çarkları düzenli bir şekilde işliyorsa, bunun en önemli nedeni yargı çalışanının fedakâr çalışmasından kaynaklanmaktadır" şeklinde konuştu. (Nihat Kanat-İLKHA)